Hayatımın en büyük hatasını yaptığım gecenin bana en güzel mucizesini vereceğini bilmiyordum. Peki nasıl yapacağım? Nasıl olacak? Peki ya o? Kabul edecek mi?
| Changlix |
| Mpreg |
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
~~
2 hafta sonra...
"Felix telefonun çalıyor."
Felix Jeongin'in haber vermesiyle salona Jisung'un yanına geldi. Evet Jisung'u o gün hastaneden sonra kendi evlerine getirmişlerdi. Jisung'u tek başına o hatıra dolu evde bırakamazlardı.
Felix arayanın Minho olduğunu görünce gözünün ucuyla Jisung'a baktı. Minho iki haftadır ailesinin yanındaydı ve sadece Felix'i arıyordu. Ama Jisung hakkında ne Felix bir şey söylüyor ne de Minho soruyordu...
"Efendim?" Felix telefonu açmış koltuğa oturmuştu.
"Nasılsın Felix?"
"İyiyim."
Minho bir şey diyecekken Jisung öksürmeye başlamıştı. İki gündür böyleydi.
"Kim o öksüren? Ciğeri çıkacak."
"Jisung."
Jisung ismini duyunca Felix'e bakmış tekrar öksürmeye başlamıştı. Jeongin Jisung'un öksürdüğünü duyunca hemen su alıp yanına gelmişti.
"Neden öyle öksürüyor? Su falan verin."
Jisung Jeongin'in içirmeye çalıştığı suyu içememiş midesi bulanmıştı. Hemen banyoya koştuğunda Jeongin'de peşinden gitmişti.
"Neden öğürdü? Nesi var?"
Minho'nun sesi endişeliydi.
"Hasta biraz."
"Hastaneye götürsenize."
"İstemiyor hyung, çok zorladık ama gitmiyor."
"Saçmalama Felix. Tut kolundan zorla götür. Nesi var böyle, ne oldu?"
"Çok mu merak ediyorsun hyung? Jisung'u bırakıp giderken de düşündün mü peki? Acaba Jisung ben gidersem ne yapar diye düşündün mü? Sana ne olduğunu anlatayım dinle."
Derin bir nefes aldı ve son iki haftadır olanları anlatmaya başladı. "Sen gittiğinde amcam bana mesaj attı, bende bunu Changbin'e anlatırken Jisung duydu. Hadi tahmin et ne oldu? Düşüp bayıldı lan senin yüzünden.
Seninle hatırası dolu evde tek başına kalsın istemedik bizim eve getirdik. Jisung o kadar Kötü ki şuanda...
Biliyorsundur zaten Jisung'un seninle tanışmadan önce anksiyete bozukluğu varmış. Seninle düzelmiş ama sen onu bırakıp gidince tekrarladı. Ya o kadar kötü bir durumda ki...
Geçen yanlışlıkla bardak kırdığı için oturup ağladı. Benden ve Changbin'den bir bardak için saatlerce özür diledi. Kendisinin bize yük olduğunu söyledi. Bir bardak için ne kadar endişelendi, ne kadar korktu biliyor musun?
