Uzun ve güzel bir bölümle geldim. Oy vermeyi yorum yapmayı unutmayın lütfen😈😈
Yazımyanlışı varsa kusura bakmayın ❤❤
Keyifli okumalar
"Ben sana aşık oldum Mahur"
Duyduğum sözlerle iyice yaklaşıp dudağına öpücük kondurdum. Dudaklarına dokunmamla beni tuttuğu gibi sırt üstü yere yatırıp üzerime doğru eğildi. Tekrar dudaklarına kapanacağım sırada uzaktan bir ses duydum. Birileri bizi mi görmüştü. Korkuyla Esref'i uzaklaştırmaya çalıştığımda Eşref'in sesini duydum.
"Nöbet sırasına nasıl uyursun asker"
Ne oluyordu be? Ayrıca Eşref neden aniden nöbetten bahsediyordu ki? Tekrar bağırış sesini duyduğumda gözlerim açıldı. Nerdeydim ben?
yerimde doğruluğumda nerde olduğumu anladım. Biz dün eğitim için bu mağarada uyumuştuk. Ve şuan Eşref ayakta karşısında ki askerlere kızıyordu. İyi de biz öpmedik mi? Tüm bunlar rüya mıydı?
O güzel anların rüya olduğunu idrak ettigimde sanki mağara başıma yıkılmıştı. Kendimde bulduğum güçle ayağa kalkmaya çalıştım.
Bütün hevesim yerle bir olmuştu. Oysa ilk defa bir erkeği öpmüştüm. O da rüyaya denk gelmişti. Gerçi bir erkeğin bana aşık olmasını ancak rüyamda görebilirdim. Ve görmüştüm.
Ayakta hazır olda bekleyen diğer askerler gibi ben de yerimde durup onu izledim. Karsısında dün akşam bana mağaranın girişinde uyumamı söyleyen kadın asker vardı.
Eşref'in sırtı dönük olmasına rağmen nasıl sinirlendiğini görebiliyordum. Sırt kasları gerim gerim gerilmişti.
"Özür dilerim komutanım"
"Ne özrü? Bu işin özrü mu olur? Ya eğitim değilde gerçek bir operasyon olsaydı, O zaman uyusaydın ne olurdu haberin var mı? Şuan hepimizin anası ağlıyor olacaktı. Bu kadar insanın canı sana emanetti. Sana emanet edilene böyle mi sahip çıkıyorsun?"
Mağara sesinden yankılanıyordu. Çok sinirliydi. Bana karşı o yumuşak hali yoktu. Allahtan nöbette uyuma gibi bir huyum yoktu. Yoksa Eşref'in bu kadar sinirlenmesini kaldıramazdım.
"Çok özür dilerim komutanım. Bir daha asla olmayacak"
"Hepinize söylüyorum. Nöbet sizin namusunuz. Bütün arkadaşlarınızın canı size emanet. Uykunuz geliyorsa başka bir arkadaşınızla yer değiştirebilirsiniz. Ama eğer nöbette uyursanız, o haninler gözünüzün yaşına bakmaz. Çünkü kimse sizin kadar merhametli değil. Şimdi herkes hazırlansın gidiyoruz. "
Karışısında ki kadın asker dokunsak ağlayacak hale gelmişti. Eşref'e selam verip çantasını hazırlamaya başladı. Herkes hazırlığını yaparken ben de hemen içinde uyuduğum tulumu toplamaya başladım.
Gözüm yan tarafıma kaydığında çoktan çantasını ve eşyalarını toparlayıp bir köşeye bıraktığını farkettim. Ne zaman uyanmıştı?
Rüyamda yaşadıklarım bir bir aklıma düştü. Elimi tutup okşamıştı. Parmak uçlarımı öpmüş, elimi kalbinin üstüne koyarak bana aşık olduğunu söylemişti.
Peki bunları gerçekte yaşadığım his nasıl rüya olabilirdi.Yaşadığım güzel rüyanın etkisi altındayken eşyalarımı hazırlayıp çantama koydum. Bileğimde ki siyah tokayı dişlerimin arasında sıkıştırıp iki elimle saçlarımı toparlayıp tokayla bağladım. Elimi yüzümü yıkamak için çantamdan bir su şişesi çıkarıp ayağa kalktım. Kalkmamla birine çarpmam bir oldu. Kime çarptığıma bakmak için geri döndüğümde onunla burun buruna gelip kendimi geriye doğru çektim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖRDÜĞÜM (FİNAL)
General FictionGecenin bir yarısı nereye olduğunu bilmeden saatlerce yürüdüm. Kalbim acıyordu. Beni bu saatte yürüten derdin ne olduğunu kime anlatacaktım? Yüzümde ki yaşları sildim. Sonra bir çıkmaz sokağa girip duvar dibine çöktüm. Neden ben, neden? Bu sorunun...