Ay sizin güzel yorumlarınız ve verdiğiniz oylar ile iyice gaza gelip bölüm yazdım.😀😀
Not: bu bölüm Mahi'nin anlatımıyla olacak.
Oy vermeyi yorum yapmayı unutmayın lütfen
Keyifli okumalar ❤
Çalınan kapıyla başımı ekrandan kaldırmadan içeri girmesini söyledim.
"Evine git artık "
Klavyede ki elim birkaç saniye donup kalırken, hemen kendimi toparlayıp işime devam ettim. Bir zamanlar bu ses benim dünyamdı. Şimdi ise en büyük nefretim olmuştu.
"Kendini bu kadar yorma, yoksa hastalanacaksın "
"Merak etme ölmem "
"Mahi !"
Sert çıkan sesine aldırmadan kalan belgeleri kontrol etmeye devam ettim.
"Ilgili bir anne rolünü oynamayı ne zaman bırakacaksın Esma hanım "
"Ben senin annenim. Benimle bu kadar acımasızca konuşamazsın "
"Sadede gel "
Karşımda öfkeyle oturmuş ateş saçan gözlerini bana dikmişti. Sorumla beraber önce yüz ifadesi yumuşadı.
"Eyüp ile aranız nasıl. Ne sen ne de Eyüp evlendiğinizden beri bize uğramadınız. Bir akşam bize gelin. Ailecek yemek yiyelim "
"Aile mi? "
"Bak babanı biliyorsun. O gün sana öyle söylemek istemedi. Sadece çok sinirli ve üzgündü. Biraz anlayış göstersen ne olur sanki?"
"Bu hayatta ki en büyük hatam ne biliyor musun Esma hanım?"
Ona ne zaman Esma hanım desem yüzü sinirden kasılıp kıpkırmızı kesilirdi.
" Babamın gözüne girmeye çalışmak "
İkimizde sustuk. Çocukluğumdan beri yaptığım hatalar hep bana zarar vermişti. En büyük şerefsizliğim ise Kardeşimin sevdiği adamla yatmıştım. Sevdiğimi sandığım ama sevilmedigim bir adamla evlenmiş birgün olsun mutlu olmamıştım. Gerçi adamın koynuna türlü işler çevirip sarhoşken ondan yararlanmıştım. Zaman geçtikçe aşık olmadığımı anlamıştım. Bu süre zarfında tüm aile bana çoktan sırt çevirmişti bile
"Sonsuza kadar böyle devam etmez"
Ona cevap vermeden işimi halledip bilgisayarı kapattım.
"Baban seni çok seviyor "
Ayağa kalktığım sırada duyduklarımla kala kaldım. Bunun gerçek olmasını ne çok isterdim. Bir kere ,sadece bir kere görsem öldüğümde gözüm açık gitmezdim.
"Aynen beni çok seviyor. "
Çantamı alıp başka bir şey söylemesine izin vermeden odadan çıktım. Etraf kararmış sekreter hariç herkes dağılmıştı. Ona da çıkmasını söyleyip asansörün düğmesine bastım. Bir dakikadan az sürede aşağı inmiştim.
Şirket kapısında çıktığımda göz göze geldiğim adamla bakışlarımı kaçırıp kendi aracıma doğru yürümeye başladım. Çok utanıyordum. Yaşadıklarım ve yaşattıklarım alnımda ömür boyu silinmeyecek birer kara leke halini almıştı.
Her ne kadar koşup ayaklarına sarılıp ağlayarak özür dilemek istesemde düğün gününde söylediklerini unutamıyordum.
"Bugün burda olmak benim için utanç verici. Sırf insanlar konuşmasın diye burda bulunuyorum. Seni asla affetmeyeceğim. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖRDÜĞÜM (FİNAL)
Ficción GeneralGecenin bir yarısı nereye olduğunu bilmeden saatlerce yürüdüm. Kalbim acıyordu. Beni bu saatte yürüten derdin ne olduğunu kime anlatacaktım? Yüzümde ki yaşları sildim. Sonra bir çıkmaz sokağa girip duvar dibine çöktüm. Neden ben, neden? Bu sorunun...