Ahuvah-6

12.7K 367 8
                                    

     MEDYA===> YAMANBen ona alık alık bakarken o benden gözlerini ayırıp masanın kenarındaki peçeteye uzandı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

     MEDYA===> YAMAN
Ben ona alık alık bakarken o benden gözlerini ayırıp masanın kenarındaki peçeteye uzandı. Ve peçeteyi benim önüme fırlattı. Evet yanlış duymadınız resmen fırlattı. Ben hala ona safça bakarken,

" Ne kadar pasaklısın kızım sen , her tarafına çikolata bulaştırmıssın. "

Peçeteyi kaptığım gibi ağzımı sildim.Bir insan ne kadar kızarabilirse o kadar kızarmıştım. Ne diyeceğimi bilemedim. Ona bakmak istemediğim için Burcu' nun oturduğu masaya baktım. Onun keyfi gayet yerindeydi. Yaman abiye gülümseyerek bakıyordu. Demekki aralarında güzel şeyler olmuştu.

" Bakma öyle gayet güzel anlaştılar. Yaman onu korur. Asla da üzmez merak etme. Hem onu seviyor. Bunu konuşmak için çağırdı zaten .Arkadaşınında keyfi gayet yerinde. "

Ona doğru döndüm. Hiçbirsey olmamış beni utandırmamış gibi rahat konuşuyordu. Bende ona ayak uydurdum.
" Yaman abi fazlasıyla büyük görünüyor. Kaç yaşında."
Yavaşça arkasına yaslandı.
" Evet arkadaşından büyük. Benimle yaşıt yani 24. Senin için yaş farkı sorun sanırım."

Sorduğu soruyla afalladım. Sanki burda konuşulan Yaman abi ve Burcu degil de benmişim gibi hisettirdi. Aslında yaş farkı çok büyük bir sorun değildi benim için fakat bununda belli bir sınırı olmalıydı .
Sonuçta her yaşın farklı bir olgunluğu vardı .

" Aslında sevgi olduğunda belli bir yaş farkının sorun olmayacağını düşünüyorum. Ama Burcu ne düşünür bilemiyorum."
Aklımı başımdan anlatabilecek şekilde gülümsedi.
" Hımmm anladım. Yani seversem yaş farkını gözüm görmez diyorsun ha?"

" Evet öyle diyorum. Sonuçta aşık olunca insanın gözü bişey görmez derler öyle değilmi? "
Birden yüzü ciddileşti. Sanki dediklerim moralini bozmuş gibiydi.
" Aşık gibi konuşuyorsun"
Bu dediğine gülümsedim. Babanem evden bile zor çıkarırken kime aşık olacaktım ki. Sırf beni yanlış anlamasın diye kafasını bile yerden kaldırmayan ben kimi görüpte aşık olacaktım.
Yüzüme uzun uzun baktı.
" Ben mi? Yok artık . Kimseye aşık falan değilim . Öylesine söyledim onu."

Rahatladı gibi geldi bian .İyice saçmalıyordum artık . O benimle arkadaşça sohbet ederken düşündüğüm şeylere bak. Acaba sevgilisi varmıydı. Burcu bilirdi kesin. Soramazdım da şimdi. Hem sevgilisi olan bir adam neden başka bir kızla aynı masada otursun ki.

" O zaman sevgilinde yoktur senin . Sonuçta kimseye aşık değilsin."
Dedikleri sürekli beni şaşırtırken . Yüzüne saf saf baktım. Neden merak ediyordu ki bunu.

"Hayır sevgilimde yok. Olmasını da istemiyorum. Aileminde böyle bişeye sıcak bakacağını düşünmüyorum. Sanırım senin var "
Yüzüme tuhafça baktı.
" Sanırım deden ve babanenle yaşıyorsun. Şey yani öyle duymuştum mahallede. Ayrıca sevdiğim bir kadın olsa başka bir kadınla bu masada oturmazdım "
İstemsizce bir gülümseme oluştu yüzümde. Nedense sevgilisi olmaması içimi rahatlatmıştı . Diğer bir konuysa beni tanıyordu. Bildiği halde neden soruyordu ki.
" Evet doğru duymuşsun dedemlerle beraber yaşıyorum. Babam vefat etti . Annemi de hiç görmedim. Senin annenin ismi ne peki? Belki tanıyorumdur."

"Başın sağolsun çok üzüldüm senin adına. Tanırmısın bilmiyorum anemin adı Emine "

Gözlerim kocaman açıldı. Aman Allahım Emine mi ? Bu yakışıklı ve tatlı adam o kadının mı oğluydu. Resmen şaşırmıştım.
" Ne o baya şaşırdın demekki tanıyorsun annemi. Söyle bakalım yüzünü bu hale getiren düşünce ne?"

Ona düşündüklerimi nasıl söyleyecektim ki . Mesela ne diyecektim. Her bulduğu ortamda seni övüp Yeliz'i de gelini olarak ilan ettiğini mi. Belkide onunda haberi vardı bundan.
" Şey anneni mahallede ki altın gününde görmüştüm . Ordan tanıyorum. Evinizde bize pek uzak değil. Ama seni gördüğümü pek hatırlamıyorum. "
Gözlerimin içine bakarak gülümsedi.
" Açıkçası kafanı kaldırsan belki görürdün beni. Ama sen sağına soluna bile bakmadan yürüyorsun. Okula giderken birkaç defa görmüştüm seni."
Haklı olması beni üzdü. Söyledikleri gerçekti.
Cevap verecekken Burcuların masasında hareketlilik olduğunu hissettim . Oraya doğru döndüm. Gördüğüm şey beni fazlasıyla şaşırttı. Yaman abi ve Burcu el ele bize yaklaştı.

Yağıza doğru döndüm. O bunun olacağını bilir gibi gayet rahattı. Hemen çantamı alıp ayağa kalktım.
Yağız'da benimle birlikte ayaklandı. Yağız Yaman abiye bakarak kaş göz işareti yaptı. Ve Yaman abi Burcuyla birlikte arabasına doğru yürümeye başladı. Bende peslerinden gidecekken kolumda onun uzun parmaklarını hissettim. Doğrudan yüzüme bakıyordu. Benden fazlasıyla uzun olması ona aşağıdan bakmama neden oluyordu.

Kolumdaki elini saçlarına geçirdi ve konuşmaya başladı.
" Tekrar ne zaman görüşebiliriz. Yanlış anlama tabi sende görüşmek istersen. "

O heybetli adam karşımda yaptığı hareketlerle küçük bir çocuk gibi görünüyordu. Bu kadar güzel olmak zorundamıydı ki.
" Şey tabiki bende görüşmek isterim."
" Tamam o zaman sen bana numaranı ver. Yada ben sana numaramı vereyim sen müsait olduğunda görüşelim."

" Telefonum yok ama numaranı verirsen seni arayabilirim "

" Tamam hemen geliyorum " diyerek yanımdan ayrıldı. Birkaç dakika sonra elinde küçük bir kağıt parçasıyla geldi. Elime tutuşturdu.
" Herzaman arayabilirsin beni. Aramanı bekliyor olacağım. Kendine iyi bak Ahu."

Avucumun içindeki kağıdı çantamın köşesine sıkıştırdım.
" Hoşçakal Yağız en kısa sürede aramaya çalışacağım. Kendine iyi bak . Gitmem lazım beni bekliyorlar. " diyerek onu arkamda bırakarak kafeden çıktım. Beni bekleyen arabaya doğru yürüdüm.


AHUVAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin