Dedektif ShimYoung'dan...
Resmen şu an para karşılığında ünlü bir iş adamını gün gün takip ediyordum. Bana takip etmem için gelen kız bunu arkadaşı için yaptığını söyledi, bende onca para karşısında boyun eğdim ama, buna değecek gibi.
Adam güne kahvaltıda et yiyerek başlıyor akşam da et yiyerek bitiriyordu, bunları nereden öğrendiğimi soracak olursanız. Kendi takip etme yöntemlerimi kullanarak, kapıdaki korumalara gözükmemeyi başarıyordum.
Ama bu adamın o sert suratını uzaktan izlemek bile beni geriyor nedensizce, dedektifliğim boyunca hiç bu kadar gerildiğimi hatırlamıyorum.
Bir şekilde eve girip başka şeyler öğrenmem gerekti ama...nasıl?
Benimle iletişime geçen fakat adını bilmediğim kızın numarasını aramıştım.
Erika.
"Neden beni bu saatte arıyorsun?"
Dedektif ShimYoung.
"Bana bir şeyler söyledin ama, benim eve girmem gerek...bu evin her tarafı adam dolu"
Erika.
"Bu saatte yatmıştır arkadaşımın babası, gir işte içeri"
Dedektif ShimYoung.
"Adamlar diyorum küçükhanım, onlar hesapta yoktu"
Erika.
"Evin yan bahçelerinden girebilirsin, yangın merdivenlerinin olduğu taraf çok kullanışlı olabilir. Ayrıca yangı merdiveninin ilk basamağının altında yedek anahtar var"
Dedektif ShimYoung.
"Tamam...dur biraz, bunları sen nereden biliyorsun?"
Erika.
"Daha önce o evde harcadığım vakitler var"
Dedektif ShimYoung.
"...anladım"
Erika.
"Ya da bekle şimdilik erken olabilir, eve daha sonra anahtar olmadan gireceksin"
Dedektif ShimYoung.
"Nasıl?"
Erika.
"Kılık değiştirip Adamlarının yanına sızacağım ve ona patronlarına çocuğunu bir dedektifin bulmasının daha kolay olabilceğini söyleyeceğim"
Dedektif ShimYoung.
"Yia işe yaramazsa?"
Erika.
"O zaman sana bende yardım edeceğim"
...
Minho'dan...
Erika yanımdan giderken çalıştırmıştı...yaklaşık üç saattir çalışıyor.
Durmadan karşıdaki saate bakıyor ve Erika'nın gelmesini bekliyordum, bir yerden kalkıp başka bir yere geçiyor ve dizlerimi sallıyordum. Ellerim enseme çok fazla gidiyordu. Birazda terliyordum. Sinirlerim gerildikçe daha da sabredemiyordum, burada çığlık atıp onun sadist ruhuna zevk vermek istemiyordum ama artık dayanamayacağım.
Minho.
"Yeter artık!"
Diyerek demirleri elimin arasına almıştım.
Minho.
"GEL VE DURDUR ŞU PİSLİK OYUNCAĞI! DUYMAK İSTEMİYORUM ARTIK BU TOPLARIN SESİNİ!"
MİNHO.
"...ERİKA!...ERİKAAA!...DURDUR ŞUNLARI DİYORUM, ÖZÜR DİLERİM! sen haklıydın Erika! Sen haklısın!...ama lütfen durdur şunları!...lütfeeeen!"
Erika'nın ıslık ve topuklu ayakkabı sesleri birbirine çarpan toplara eşlik ediyordu...a toplar mı? Hani şu çalıştırdığınızda durmadan birbirine çarpıp insanın sinirleri ile oynayan psikolojik baskı oyuncağı.
Yanıma geldiğinde biraz karşımda dikilmişti. Ellerini arkasında bağlayarak birleştirmişti ve beni izliyordu. Her ne kadar üzerindeki siyah elbise onu mükkemmel göstersede, şu an sadece ondan topları durdurmasını istiyorum.
Erika.
"Çok komik görünüyorsun"
Minho.
"Erika, lütfen"
Erika.
"Demek ben haklıydım he?...bak sen şu işe...ben hiçbir zaman haksız olmadım Lee Minho"
Bana biraz daha yaklaşmıştı, gözlerini kapatarak dudaklarıma bastırdı. Erika günler sonra ilk defa benimle temas kuruyordu.
Erika.
"Seni severek öldüreceğim Lee Minho, sen bu kitabın son sayfasında yaşıyor olamayacaksın"
30.06.2021
DEVAM EDECEK...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Stray Kids:"Ucunda Ölüm Var"✅
Fanfiction"Bu kitap aşkını yaşayamamış, aldatılmış ve kullanılmış bütün aşıklara ithaf edilmiştir" "Erica iki yıllık platonik aşığından, iki yıl sonra çok samimi olduğunu düşündüğü bir çıkma teklifi aldı ve kabul etti. Fakat çıktığının sahne aşkının ardında ç...