Draco'nun eli bacağıma değdiğinde istemsizce sınıfta duyulacak bir biçimde tuttuğum nefesi bıraktım.
Mcgonagall: iyi misiniz Bayan Potter
Yn: iyiyim profesör sanırım biraz boğuluyormuş gibi hissediyorum. İzninizle bahçeye çıkabilir miyim?
Mcgonagall...
Bugünlerin geldiğine inanamıyordum. Yıllar önce her şeyin daha farklı olacağını düşünürken hayat karşımıza bir sürü zorluk çıkarmışlar ve her şeyi daha beter hale getirmişti. Tam her şey bitti derken mucizeler peşimizi bırakmamış en eski en güzel haline geri döndürmüştü. Be işte buradaydım. Aynada kendimle ve üzerimdeki Beyaz elbisemle bakışıyordum. Karnım çok hafif belli olmaya başlamıştı ama üzerimdeki gelinlik belli olmasını engelliyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ginny: Harika görünüyorsun.
Pansy: Çok yakışmış sana.
Onlara döndüm. Gözleri dolu bana bakıyorlardı. Benim de onlardan farkım yoktu.
Yn: Güzel olmuş dimi ya. Şuraları san-
Hermione: Harika olmuşsun Yn. Gerçekten çok güzel gözüküyorsun.
Yn: Teşekkür ederim.
GöZyaşlarımı tutamamaya başlayınca Pansy yanıma gelip elindeki peçete ile göz altlarımı sildi.
Pansy: Kızım bu makyajı bozarsan seni döverim ağlama.
Yn: Bunlar hep hormonlardan.
Pansy: Hamile sürüsünün arasında kaldım her tarafım hormon oldu.
Yn: Senden de bekliyoruz bir şeyler. Evde kaldın.
Pansy: Ben önce kariyer yapıcam bebeğim. Erkek dırdırı çekemem.
Gülerek ona baktım. Blaise'ten sonra konuştukları olmuştu ama kimseyle ciddi ilişkiye başlama gereği duymuyordu.
Kapı açıldığında Harry ve Teddy takım elbiselerini giymiş gelmişti. O kadar harika duruyorlardıki.
Harry: Biziz biz.
Gülümseyerek bize doğru yaklaştı. Bakışları beni bulduğunda beni baştan aşağı süzdü ve derince bir iç çekti. Gözlerinin dolduğu belliydi. Teddy'de aynı şekilde duruyordu.
Yn: Ağlamayın çünkü her şeye ağlıyorum. Beni ağlatmak istemezsiniz.
Harry: Çok güzel gözüküyorsun birtanem.
Bana yaklaşıp kollarını sardığında ağzımdan ince bir hıçkırık koptu. Harry kollarımı benden çekip ellerini yüzüme koydu. Baş parmakları gözlerimden akan yaşları silerken gülümsüyordu.
Harry: Ağlama ama. Bugün çok özel ve güzel bir gün.
Yn: Ama sen de ağlıyorsun.
Harry: Ben senin yerine ağlarım güzelim benim.
Tekrar kollarını bana sardığında uzun bir süre sarıldık. Ne kadar uzundu bilmiyorum ama içini rahatlatacak kadardı. Benden ayrıldığında kenarda duran Teddy kendine dikkat çekmek amaçlı boğazımı temizledi. Ona dönüp baktım.
