Hafifçe sallandığını hissederken, gözlerini açtı. Enzo onu uyuya kaldığı kanepeden kucağına alarak kaldırmış, sabah uyandığı odaya götürüyordu. Sophie'ı yatağa yavşça bıraktıktan sonra tam ondan uzaklaşacaktı ki, Sophie buna izin vermedi. Ona sarılarak kendine doğru çekti. Enzo'da memnuniyetle ona sarıldı. Sophie onun kolları arasında hayallerle dolu uykusuna tekrar daldı.
Sophie gözlerini açtığında güneş yeni doğmaya başlıyordu. İlk defa Enzo'dan önce uyanmıştı. Enzo derin bir uykudaydı. Yüzü huzurlu, nefes alış verişi düzenliydi. Sophie onu böyle görünce içinden mutlu rüyalar görüyor olmasını diledi. Yavaşça Enzo'nun ona sardığı kolunu çekerek, yataktan kalktı. Nereye gideceğini çok iyi bilerek, evin içinde ilerlemeye başladı. Onu en çok çeken yere, annesinin bale stüdyosuna çevirdiği odaya gidiyordu. Sayısız kez annesini dans ederken izlemişti bu odada. Onu izlerken hep annesi gibi olmayı hayal ederdi.
Annesini ona verdiği ilk bale dersini hatırladı. Sophie ilk derste düşmüş, bileğini incitmişti. Annesi 'Canın ne kadar yanarsa yansın asla belli etme. Acıyı görmezden gelmelisin. Sadece müziği hisset. O müzik sana hangi hikayeyi anlatıyorsa onu yaşa. Yaşa ve hisset' demişti.
İlerleyen yıllarda Sophie'nın da annesi kadar bale de yetenekli olduğu ortaya çıkmıştı. Annesi buna çok sevinmişti. 'Sophie bir kez sahneye çıktığında asla vazgeçemeyeceksin. O ışıklar sana döndüğünde, alkış sesleri salonda yankılandığında yaşadığını hissedeceksin'
Sophie odadan içeri girere girmez, tüm anılar tekrar zihninde canlanmaya başladı. Ellerini annesini üzerinde defalarca egzersiz yaptığını gördüğü barın üzerinde gezdirdi. Buradaki her şey annesinden bir hatıraydı. Sophie için annesinin yaşadığının, burada bir zamanlar nefes aldığının mutlu anılar paylaştıklarının kanıtı gibiydi. Sonunda annesinin bale müzüklerinden oluşan küçük plak koleksiyonunu gördü. Yerde oturarak, hepsini incelemeye başladı.
Tam kuğu gölü resital müziğini dinlemeye başladığı sırada, Enzo gelip sessizce yanına oturdu. Bir süre müziği dinledikten sonra 'Hikayesi nedir?' diye sordu Sophie'a. En sonunda 'En sevdiğim hikayelerden biri' dedi. Sophie hikayeyi anlattı.
'Madam eksik bir parçam olduğunu söylüyor. Ona göre bu parçamı bulmalıyım' dedi Sophie Enzo'ya bakarak.
'Peki bulabildin mi?' diye sordu Enzo.
'Evet' dedi Sophie tereddüt etmeden.
'Ben uzun zamandır cehennemde yaşıyordum. Karanlıktan ve yalnızlıktan başka bir şey yoktu. O yüzden seni kurtarmak için cehenneme gidemem Sophie. Ben zaten oradayım. Ama belki sen beni kurtarmak için cehenneme gelmişsindir' dedi Enzo sıkıca Sophie'a sarılırken.
'Hikayeleri sever misin?' dedi Enzo. Sophie başını sallayınca, 'Pekala. Sana bildiklerimden bir tanesini anlatacağım' dedi.
'Bir dakika. Sen hikaye mi anlatacaksın' dedi Sophie şaşkınlıkla.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KATİLİN KOLLARINDA
Chick-LitBugün bir adamla tanıştım. Bir katille. Soğuk kanlı bir katil. Bana bakan kapkara gözleri vaatlerle doluydu. Bir daha karşılaşacağımıza dair. Adını söylerken yeminler ediyordu sanki. Bir sonraki hedefi bendim. Bunu biliyordum ve korkmuyordum. Bugün...