P.S. Bir yerden sonra ilahi bakış
açısı kullandım.Bu bölüm Harry'nin bu olaydan
sıyrılma çabasını okuyacaksınızİyi okumalar luvs <3
Şimdi sessiz bir gerginlik vardı.Bu sessizliği bozan kişi sen oldun. Uyarıcı bir ses tonu kullanmaya çalışarak "Odana git ve beni bekle Jesse." dedin.
Fakat Louis "Önce söyleyeceklerini söylesin, sonra gider." diyerek onun kalmasını istediğini belirtti.
Bu çıkmazın içine hapsolmuştuk.
Hepimiz Jesse'in iki dudağından dökülecek sözleri heyecanla beklerken o nihayet konuştu. "Eğer yanıma geleceksen odama gidebilirim Harry."
Sen sadece derin bir nefes alıp "Geleceğim. Şimdi git." dedin.
'Ölümlerden ölüm beğen' dedikleri durum sanırım buydu. Jesse'in odasına gitmeni istemiyordum. Onu susturmak için ona istediğini verme ihtimalin içimi yiyip bitiriyordu. Fakat Jesse'in abime gün içinde gördüklerini anlatması daha kötü bir seçenek gibiydi.
Üstelik tam olarak ne gördüğünü bile bilmiyorduk. Umarım arabanın içinde olup bitenleri görmemiştir.
Ahh, dediğim gibi bir çıkmaza hapsolmuştuk ve bu durum gittikçe daha da içinden çıkılmaz bir hal alıyordu.
"Saçmalama Jesse. Az önce söylediklerinin açıklamasını yapmadan bir yere gidemezsin. Nerede olduklarını anlat hemen!" bu abimin sesiydi.
"Jesse artık odana git. Ve bu açıklamayı bana bırak." ve işte bu da senin sesindi.
Jesse yavaşca odasına adımlarken yapabildiğim tek şey ardından onu izlemekti.
"Carmen sen de odana git artık." sesini duyduğumda elimi sıkıca tuttuğum kolundan çektim.
Louis "Hayır Carmen kalacak. Onunla henüz konuşmadım bile." diye söylenince sen onu "Artık çok geç oldu. Önce beni dinle. Sonra sabah istediğin herkesle konuşursun." diyerek yanıtladın.
Louis başını hafifçe belli belirsiz salladığında bunu bir çeşit onaylama olarak kabul edip odama geçtim.
Sen bu durumdan kolayca sıyrılabileceğini iddia ederken çok rahattın. Bu yüzden yatağıma uzanıp rahatlığının boşa çıkmamasını umut etmeye başladım.
İlahi Bakış Açısı :
Şimdi koca koridorda Louis ve Harry yalnız kalmışlardı. Aslına bakarsanız Harry'nin aklında güvenebileceği kesin bir plan yoktu. Bir şekilde bu işten sıyrılabileceğine dair yeterli güvene sahipti sadece.
Fakat Louis'nin gözlerindeki hayal kırıklığı ve öfkeyi fark ettiğinde ancak o zaman Carmen'i attığı tehlikenin büyüklüğünü kavrayabildi.
Şimdi biraz pişman olmuş gibiydi. Yine de kendinden emin tavrını yitirmemeye gayret etti.
Sakin çıkarmak için özen gösterdiği sesi ile "Emin ol Lou, bu kadar abartılacak bir şey yok. Sadece fazla sıkıcı geçen geziye renk katıp Carmen'i eğlendirmek istedim. Ve onu bir göl kenarına götürdüm. Orada beraber kayığa binip gölü izledik. Biraz da piknik falan yaptık." dedi.
Aslında bunlar doğruydu. Sadece tüm günü aşk ile geçirdiklerini ve günün sonunda bir
arabada saatlerce seviştiklerini eklememişti. Tabii, bunları ekleme olasılığı düşünülemezdi bile.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Back To Us //Harry Styles
FanficHikaye yaş farkı ve cinsel ögeler içeriyor ⚠ Abisinin en yakın arkadaşı Harry'e aşık olan ve aşkı hiç beklemediği bir şekilde karşılık bulan Carmen, abisi Louis'nin de Harry'den hoşlandığını nasıl tahmin edebilirdiki? -Larry kurgusu değildir.-