6. Toxic Love ¬

496 23 90
                                    

İyi okumalar bebekler 💗

Yanına ulaştığımda soran gözlerle ona bakmaktan başka hiçbir şey yapamadım.
Zaten gözlerimden akan yaşları durdurmak için kendimi sıkıyor fakat bunda pek de  başarılı olamıyordum.

Ağladığımı yanına vardığımda fark etmiş olacak ki yüzündeki bıkkın ifade yerini şaşkınlığa bıraktı.

"Ne oldu sana aşkım?" merak dolu sesi ile sorduğunda ona "Önemli bir şey yok biliyorsun zaten her şeye ağlıyorum, gidebilirsin." diye yanıtladım sorusunu.

"Carmen, neden ağladığını, gecenin bu saatinde neden uyanık olduğunu ve en önemlisi üst katta ne yaptığını bana anlatana kadar hiç bir yere gitmeyeceğim."

Hızlı bir yalan bulmalıydım fakat beynim durmuş gibiydi. Seninle yaptıklarımızdan başka bir şey düşünemiyordum.
Üst üste yaşadığım bu son olaylar mantıklı düşünme becerimi benden almış gibiydi.
Aynı zamanda pratik yalanlarımı da götürmüştü...

Bende gerçeği çarpıtarak anlatmanın kimseye zarar getirmeyeceğini düşündüm ve söze girdim "Pekala, ama dalga geçmek yok." Louis beni "Orasına ben karar veririm" diye cevapladı. Oflayarak inandırıcı olması umuduyla yalanımı anlatmaya başladım.

"Sadece Harry hala bizde mi diye merak ettim ve ona bakmak için misafir odalarına göz atmaya karar verdim. Merdivenlerin en üstteki basamağına geldiğimde bir anda takılıp bir kaç basamak aşağı kayarak düştüm. Sonra da popom ve bacağımın acısından ağlayarak aşağı geri indim."

Louis ikna olmuş gibiydi, birden gülmeye başladı gülmelerinin arasından "Carmen, benim aptal kardeşim" dediğini duyabildim.

Biraz sonra gülmesini durdurdu ve göz bebekleri söylediklerimi yeni anlamış gibi büyüdü. Yavaşça yutkunduktan sonra "Harry'e olan hislerin takıntıya dönüşmeden kendini durdursan iyi olur, bu durumdan rahatsız olmaya başladım." dedi.

"Popom acıyor diyorum sen hala Harry diyorsun. Yakışıklı diye ilgimi çeken biri sadece, ona karşı bir his beslediğim falan yok."

"Bu söylediklerinin gerçek olmasını çok isterim. Her neyse, git ve uyu sabah erken kalkacaksın."  Lou sözlerini bitirmesinin ardından merdivenlere yöneldi.

YUKARI ÇIKIYOR!

Aman tanrım, Harry'nin yanına mı gidiyor?
Umarım Harry bir şey anlatmaz.
Anlatır mı?
Neden anlatsın?
Ya anlatırsa?

Bu aptal sorular kafamdayken nasıl uyuyacağımı bilmesemde yatağıma geçtim.


İlahi Bakış Açısı;

Harry yatağında öylece uzanıyor ve Carmen'i düşünüyordu.
Nasıl olabilirdi?
Nasıl kendinden bu kadar küçük birine hem de en yakın arkadaşının kız kardeşine böylesine sıkı duygular besleyebilirdi?
Tüm bu düşünceler ile boğuşmaktan yorgun düşmüştü.

İşin kötüsü Carmen'in da ona karşı boş olmamasıydı. "Eğer Carmen benden hoşlanmasaydı, benden uzak dursaydı bende kendimi durdurabilirdim. Ama o kucağımda beni zevkle öpmüşken, beni isterken ben ondan nasıl uzak durabilirim?" sıkıntılı nefes alış-verişlerinin arasında aklından bunlardan başka geçirebildiği  yoktu.

Hele birde Lou'nun ondan hoşlandığını düşünmeye başlamışken bu durum kimse için iyi değildi.

Tüm bu saçmalığı düşünürken kapı tıklatıldı. Harry tüm o düşüncelere rağmen Carmen olmasını, koşarak yanına yatmasını ve onun kokusunda sarhoş olmayı diledi. Fakat kapıyı aşıp odaya ulaşan "Harry, uyuyor musun?" sesi Harry'e gelenin Louis olduğunu fark ettirdi.

Back To Us  //Harry StylesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin