1 bölümlük AhDen gerçek olsaydı senaryosu yazıyorum (sıkıntıdan hep bunlar eheheh)
~
Dizi final olduktan sonra herkes günlük sıkıcı hayatını yaşamaya devam ediyordu. Denizcan sahnelerde Ahsenden etkilenmeye başladığını farketmişti, fakat zaten dizi bittiği için çok umursamadı. Zaten şuanda da çok sık görüşmüyorlardı. Hâlihazırda olan ilişkisi biraz kötü durumdaydı, fakat toplamaya mecali yoktu. Çok sıkılmıştı Hafsanin bu kıskançlık hallerinden. Artık çabalamak istemiyordu. Araları bozuk ve soğuktu. Denizcan; "inceldiği yerden kopsun" düşüncesindeydi. Zaten 45 bölümlük bir dizi onu çok yıpratmış, yormuştu.
Bugün Denizcanin doğum günüydü. Sabah erkenden Ailesiyle birlikte kutladıktan sonra kendi evinde döndü. Zaten çok şaşaa seven biri değildi. Sade bir kutlama yeterdi onun için. Fakat Hafsadan bir mesaj bile gelmemişti. Çok da umursamadı, hatta işine geldi.
Ayaklarını uzatmış tv izlerken bir anda mesaj yağmuruna tutuldu telefonu. Eğlenceli, bol emojili, çok samimi bu kutlamanın hepsi Ahsenden gelmişti. Ekranda adını görür görmez gülümsedi. Tam cevap yazacaktı ki kapı çaldı.
Mesaja geri dönmek için hızlıca kapıya koştu. Fakat mesaja geri dönmesine gerek yoktu artık. Çünkü gelen best partneri Ahsen'di.
Kapıyı açar açmaz hafif dolu gözlerle Ahsene sarıldı.Ahsen tüm sempatikliği ve çekiciliği ile karşılık verdi. Saçlarının kokusunu cok özlediğini farketti Denizcan. Vücut kokusunu da değiştirmemişti
Bu, Denizcanda Dicle'ye sarılıyormuş etkisi yarattı. Sanki hala sahne çekiyorlar, hala sevgililerdi. Bu histen kendini çekmeye çalışarak Ahsenin elindeki poşetleri alip salona geçtiler.Ahsen, final bölümünde Barışın doğum gününü kutladığı ses tonuyla konuştu:
-İyi ki doğdun..
Denizcan o sahneye gitti tekrar, aynı hisleri yaşadı; orada öpebilmişti Dicle'yi fakat burda Ahseni öpemezdi..
Belli etmemeye çalışarak teşekkür edip hislerini azaltmak için yanağından öptü Ahseni
Pastayı birazdan yeme kararı aldılar. Şimdi birlikte yanyana oturup derin sohbete dalmışlardı.
Denizcan farkında olmadan Ahsene biraz daha yaklaşıyordu onu dinlerken. Sonra Ahsen telefonunu çıkarıp bir video çekmek için Denizcana daha da yaklaştı. Komik bir video olmasini istediği için telefonu alttan tutup sonra yukarı kaldıracaktı. Gerçekten ikisi de çok komik gözüküyorlardi bu açıdan
Ahsen telefonu yukari kaldırınca Denizcan beklenmedik bir hareketle eliyle Ahsenin bir yanağını kavrayıp diğer yanağını öptü. Ahsen de buna karşılık vermek için küçücük öpmüştü Denizin yanağınıVideoyu kapattıktan sonra izleyip kaydettiler
Ahsen: Bunu paylaşmayayım istersen?
Deniz: Niye?
Ahsenin kasdettiği şeyi saniyeler içinde farkeden Denizcan tekrar konuştu:
-Ha yok canım nolacak, arkadaşız biz..
-Peki o zamanAhsen videoyu paylasmak icin telefonu eline aldığında bir anlık vazgeçti:
-Dur ya sonra da paylaşırım şimdi telefonla ilgilenmeyeyim seninleyim
Bu incelik Denizcanı cok sevindirmişti. Bir an Hafsayla olan anları aklına gelince kendisinin birlikteyken sürekli telefonla ilgilendiğini, hatta tartışmaların çoğunun bundan çıktığını hatırladı.
Ahsen ve Denizcan sohbetlerine devam ettiler. Denizin moralinin düşük olduğunu anlayan Ahsen bir kaç ısrardan sonra onu konuşturmayi başarmıştı. Denizcan, Hafsayla olan durumlarini anlatıp, bu sıkıcı ve bunaltıcı durumun uzunluğündan bahsetti. Yaklaşık 2 aydır böylelerdi ve artık Denizcan iliskiyi sonlandirmak istiyordu. Soğumuştu o kızdan neredeyse. Ahsen bir kaç motivasyon cümlesi kurduktan sonra Denizin modunu yükseltmek için konuyu değiştirdi. Denizin hayranlığı Ahsenin her kelimesinde daha çok artıyordu.
Ahsen aklına gelen düşünce ile sordu:- şiir sever misin?
Denizcan mutlulukla yanıtladı;
- bayılırımmAhsen emin olamadığı hediyesinden şimdi emindi artık.
Yaninda duran çantasının içinden pakette bir hediye çıkardı. Bunun, Denizcanin en sevdiği eski basım şiir kitabı olduğundan habersizdi
Denizcan kikirdeyerek paketi yırttıktan sonra hiç beklemediği bu hediyeyi görünce dolmak üzere olan gözlerini sildi. Ahsenin yanında ağlamamalıydı. Fakat bu kitapla arasında sanki görünmez bir bağ vardı. Farklıydı bu kitabi sevme nedeni, çocukluğuna dayanıyordu. Bir an için küçüklüğüne gitti..
Ahsen nereden bulmuştu bu kitabi? Hissetmiş olabilir miydi yoksa tesadüf müydü?
Nasıl başariyor bu kadın bunları, hayrandı doğrusuBiraz süren bu sessizlikten sonra Denizcan, ona çocukluğunu getiren Ahsene baktı uzunca. Ahsen de nefesini tutmuş, kitabı beğenecek mi diye bakiyordu
Denizcan Ahsene baktıkça 37. bölüm Diclesini görüyordu. Ne bölümdü ama! Ne güzel öpmüştü Ahsen onu... Orda bile zor tutmuştu kendini, ama sanırım şimdi tutmayacaktı...