Deniz, Ahseni eve bıraktığında bu geceyi ikisinin de kendi evlerinde gecirmelerinin daha sağlıklı olacağını düşündü. Ahseni yatağına yatırdığnda ayakkabılarını çıkarıp kenara koydu. Rahat yatması için gömleğinin bir kaç düğmesini açtı. Tam gidecekken Ahsen uyku uyanıklık arasında seslendi;
-Gitmesen olmaz mı? Dicle gitmişti ama bizim hikayemiz farklı olsun; olmaz mı?
-Ahsen kafan yerinde mi değil mi anlamıyorum, gitsem daha iyi olacak ikimiz için de
Bir kaç saniye sonra Ahsenin gözleri kapanmış uykuya dalmıştı aniden. Denizcan içindeki korkuyla birlikte evden çıktı. Artık sadece yarını beklemeliydi; gergindi...
~
Sabah ilk uyanan Deniz olmuştu. Ilk iş telefonuna bakti ama Ahsen'den bildirim yoktu. Acaba uyanmamış mıydı? Uyandı da mesaj mi atmadı? Ama asıl soru hatırlıyor muydu, hatırlamıyor muydu?...
Denizcan stresli ve gergindi. Ahsen yazmadan yazmak istemiyordu rahatsiz etmemek için; kafasının dağılması için kahvaltı yapmayı seçti. Klasik yulaf kahvaltısını hazırlamaya başladı
~
Ahsen şiddetli bir baş ağrısıyla uyandı. Bir kaç dakika dün geceyi hatırlamaya çalıştı fakat çok da başarılı olamadi. Telefonuna baktığında Deniz'den bildirim yoktu. Uyuyor muydu acaba? Uyansa mutlaka yazardı; en azından son bir haftadır öyle yapıyordu. Bu düşüncelerle kendini soğuk duşa attı.
~
Deniz hazırladığı yulafın fotoğrafını çektikten sonra storysine attı ve ınstagramda gezinmeye başladı. Dünden beri telefonunu eline almadığından menajerinin çok sayıda aramasını duymamıştı bile.
-Alo, ha aramışsın dün duymadim bir şey mi oldu?
-.........
-N'apmisim ya bisey yapmadım ki noldu?
-..........
-Dün mü? Ahsenle birlikteydim de niye?
-..........
-Ha bilmiyorum yani karışık, sevgili gibiyiz ama degil gibiyiz de
-..........
-Ne fotoğrafı ne videosu!?!?!?!
- Dün gece siz öpüşürken çekmişler Deniz, onları yayımlamasınlar diye neler teklif ettim haberin var mı! Zar zor ikna ettim magazini. Sen böyle şeyler yapmazdın hayırdır?
-Nasil yaaa!!! Her yerdeler resmen ya olacak iş değil! Ya aslında bakarsan benim için sıkıntı yok ne var seviyorsak seviyoruz çıkar söyleriz ama ben bilmiyorum işte durumumuz ne seviyor muyuz napiyoruz kafam karışık. Belki Ahsen için sıkıntı olabilirdi iyi yapmışsın yine de
Telefonu kapattıktan sonra olanları düşünüp sırıttı. Sahi, bunlar öpüşmüştu değil mi? Hem de bu sefer Dicle ve Barış olarak değil, kendileri olarak...
Kahvaltısını bitirip mutfağı toparladıktan sonra bir umut telefonu eline aldı ama hala ses yoktu partnerinden. Denizcan bir haftadir alışmıştı her sabah, her gece onunla konuşmaya; dayanamadı yine...
Ahsen Eroğlu🧡
Nasılsın, dün biraz kötüydün seni merak ettim.
~
Ahsen duştan çıktıktan sonra başının ağrısı biraz da olsa hafiflemişti. Kendine sert bir kahve yapıp dünü hatirlamak için kendini zorladı tekrar. Başarısız olunca telefonunu kontrol etmeye karar verdi. Menajeri aramıştı... Hem de kaç kere...
Ama bir dakika! Önce Denizcan'ın mesajına dönmeliydi tabii ki♡