Ahsen elleriyle Denizin yanağını sevmeye başladığında Deniz, Ahseni altına alarak uzandi beyaz koltuğa. Ahsen, Denizin saçlarıyla oynarken bir süre sonra ikisi de uyuyakalmıştı...
~
Saat öğleye geliyordu, önce Ahsen uyandı. Göğsünde hissettiği baskının sahibine bakınca saatler önce olan şeyleri gözünün önüne getirdi. E sevgililer artık bunlar! Aahh kalbim! Heyecanıma yenik düşmemeliyim!..
gibi şeyler geçirdi aklından. Bir kaç dakika sonra da Deniz uyandı. Saniyelik Bir an hangi pozisyonda olduğunu anlamaya çalıştı. Kafasını ufacık kaldırıp Ahsenin üstünde olduğunu farketti, yüzü hala onun yüzünü görmemişti ama sanki kalpleri buluşmuştu. Aklına saatler öncesi geldiginde sırıtışlar içinde tekrar kafasını gömdü kalktığı yere. Ahsen de anlık refleskle ellerini saçlarından geçirdi Denizin.. Sanki bir film sahnesinin içindelerdi; tek eksik kameralar gibi gözüküyordu..
Bu anı bölen Denizin kedisi oldu. Birden üstlerine zıplayıp ikisini de saniyelik korkutmuştu. Artık toparlanmanın zamanı geldiğini düşünen Deniz, aslında çok rahat uyuduğu bu bedenden yavaşça çekilmişti. Ahsen de olduğu yerde doğruldu. Pek de Minik olmayan kedi önce Deniz'e sonra Ahsen'e sırnaşmaya başladı
Ahsen: Kedin olduğunu bilmiyordum :)
Deniz: Benim değil ya ablamın; ufak bir işi vardı da evde tek kalmasın diye bana bıraktı akşama alır herhalde
Ahsen: Hmm anladım, ne tatlıymış!
Deniz şirinlik yaparak kafasını eğip Ahsene doğru yaklaşır;
"Senin gibi miiiğ"
"yiaa mmhh"
"eheheihiheheh"
Ahsen de kikirdeyerek Deniz'e sarılıp ufakca boynunu öper. Deniz daha fazlasını istercesine mıknatıs gibi Ahsen'le birlikte gelir fakat nafile :)
Ahsen kediyi severken, kedi de ona alışmıştır. Ahsenin kucağından inmiyordu artık!
Deniz: Aaa şu kediye bak! Beni bile böyle sevmedi ha!
Ahsen: E Deniz'ciğim sen biraz şeysinn..
Deniz: Nee neyim bennn söylesene yağ
Bunu derken yine kafasini yatırıp Ahsenin üstüne gider. Ahsen gülmelerinin arasına hızlıca bir cümle sıkıştırır
Ahsen: Tomom tomom söylicem dur durr.. ahahha.. durr
Deniz, Ahseni gıdıklamaya başlamıştı bile. Kedicik ise buradan kurtulmanın vaktinin geldiğini düşünüp koltuğun bir köşesine zıplar. Sanki anne babasını izleyen küçük bir bebek gibi, Ahsenle Denizi izlemeye başlar
Ahsen: Yhaa... ahahha dursanaa ahaah kedi gitti zaten... heheheihiheh
Deniz durduğunda Ahsen'i belinden kendine çekerek aralarındaki mesafeyi kapatır; biraz öncekinin aksine ikisi de ciddiyete bürünmüştü şımdı. Ses tonları bile degismisti. Deniz elini belinden çekmeden sorar:
Deniz: Durdum..! Şimdi söyle bakalım; benn biraz neyim?
Ahsen: Immh şeysin.. Sanki sevgini dışardan belli etmeye çekiniyor gibisin biraz. Yanlış mı?
Deniz: Ha! Aslında doğru söylüyorsun, ama bence bu senin için geçerli değil. Ne dersin?
Ahsen: Bilemem, zaman gösterecek onu Deniz Bey...
