Keyifli okumalar...
●●●
"Hayır!" dediğimde herkes şaşkın bir şekilde bana bakıyordu. En çok şaşıran da Emirdi. Şuan hiçbir şey umrumda değildi. Güvenlik adı altında hayatımı mahv edemezdim.
Onun yanından uzaklaşacağım an Emir sıkıca elimi tutup "Ne yaptığını zannediyorsun sen?!" diye kükredi. Kendimden ödün vermeden "Memur beyin sorusuna cevap veriyorum!" dedim.
Kulağıma yaklaşıp fısıldayarak "Kendine gel Alisa! Sen gelmezsen, ben getirmesini çok iyi bilirim. Salonda gördüğün herkesi hiç çekinmeden öldürürüm. İmzanı at!" diyerek kalemi elime tutuşturdu. Bir kağıda, bir de Emir'in kararlı ifadesine baktım.
Şuan kimsenin canı umrumda değildi. Hem bu kadar adamı kurşuna dizmesi onun açısından pek iyi olmazdı. İçindekilerin bir çoğu ünlü iş adamlarıydı. Onun bu tehdidinin boş olduğunu düşünerek kalemi masaya fırlattım.
"Ne yaptığın inan umrumda değil. Bu imzayı atmayacağım. Çok istiyorsan al, atmama yardımcı ol."diyerek elimi uzattım.
Emir'in bakışları ifadesizleşirken ne yapacağını kestiremiyordum. Eliyle bir işaret yaptıktan sonra bakışlarını üstümden çekip başka tarafa yöneltti. Kalp atışlarım hızlanırken adamları ailemin arkasına geçti. Iki adamı silahını gizli bir şekilde çıkarmıştı. Hedefleri annem ve babam olduğunda hızlıca bakışlarımı Emir'e çevirdim. Benimle silah zoruyla evlenmeyi düşünmüyordu değil mi?
Emir sonunda dudaklarını aralayıp konuştu. "Kimsenin hayatı umrunda değil, öyle mi?"
Kulağıma dolan alaylı sesi onun ne kadar iğrenç bir adam olduğunu gösteriyordu. Ailemle tehdit edeceğini hiç düşünmemiştim. Hem de canlarıyla.
Yeniden konuşunca bu sefer ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. "Tüm aileni gözünün önünde kurşuna dizerim. Senin evet demekten başka çaren yok! Kabul etmesende seni bırakmam. Sen benim kadınımsın!"
Gözlerim hafif dolarken "Zorla diyorsun yani?"diye sordum.
"Güzellikle yaptım olmadı. Böyle olmasını sen istiyorsan sorun değil. Gerekirse zor kullanmaktan çekinmeyeceğim!" dediğinde hiç çarem kalmamıştı. Karşımda sadece bir seçenek vardı.
Evlenmek.
Elime kalemi aldım...
Düşüncelerimden kurtulmam nikah memurunun soruyu tekrar sormasıyla oldu. Oteli dolduran insanlara, aileme, Emir'e baktıktan sonra tedirgin bir şekilde soruyu cevapladım.
"Evet!" Hayaldi...
Herkes alkışlayınca gözümden bir yaş akmaması için direndim. Resmen her kızın rüyası olan gün, benim kabusumdu.
Nikah memuru aynı soruyu Emir'e sormuş sonra kararlı bir şekilde evet demişti. İmzaların atılmasıyla artık evli bir kadındım.
Emir bedenimi kendine döndürüp alnıma uzun bir öpücük kondurdu. Dans müziği çalınca elimden tutarak boş alana yürüdü.
Emir ortada durunca ben de durdum. Ellerini belime sardığında kollarımı boynuna doladım. Müziğin uyumuyla dans etmeye başladık.
Şarkının ritmi yavaşlayınca biz de yavaşlamıştık. Emir bedenlerimizi daha çok yaklaştırıp aramızdaki mesafeni kapattı.
Kulağıma eğilip "Sana aşığım." dedi. Bende kulağına yaklaşıp nefesimi üfledim. Dudaklarım kulak kemiğine çarparken "Ben değilim!" dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sessiz itiraf
Teen FictionOna bir daha onunla evlenmek istemediğimi söylediğimde sinirlenmişti. Yüzüme bakmamamak için çaba harcıyordu. Önümde boş boş dolanmaya başladı, gömleğinin yakasını açarak. Birden "Sen benimsin kadın! Bunu o kafana sok! Şimdiki hayatında da, sonraki...