Spoiled Prince ❦ Jikook

《10》

"Hayır jimin. Önce sağ ayağını benimle birlikte ileri al, daha sonra sol ayağını. Tıpkı yürüyormuş gibi." Jungkook milyon defa jimin'e nasıl dans edeceklerini tek tek gösteriyordu ama jimin ya kendi ayağına takılıyor ya da ayağına basıyordu.

"Bak dışardan kolay görünüyor ama olmuyor işte. Sen bu kadar dibimdeyken ve seninle uyum içinde olmam gerektiği için strese giriyorum." Jimin bitkince kendini yere bırakmıştı. 

Sabah uyanır uyanmaz kısa bir kahvaltıdan sonra jungkook onu balo salonunun olduğu kısma getirmiş ve nasıl dans edeceğini teker teker göstermişti. Alfa normalde oldukça yoğundu. İşlerine ara verip nasıl dans edeceğini jimin'e gösteriyor olması hoş bir şey olabilirdi. Fakat jimin alfanın işlerine geri dönüp bu dans işinin bir an önce bitmesini istiyordu. 

"Hayır strese girmiyorsun. Eğer strese girmiş olsaydın gergin ve heyecanlı olurdun. Sen gayet rahatsın. Sadece dikkatini vermiyorsun." Ellerini beline koyarak yere uzanan bedene baktı jungkook. Yüzü biraz ifadesizdi. Sıkılmıştı, yorulmuştu üstelik jimin hareketleri yapamadığı gibi sürekli inatçılığını konuşturuyordu. 

Yoksa kendisi ile dans mı etmek istemiyordu? Bunun olabileceğini düşünüyordu jungkook. Jimin esnek bir vücuda sahipti. Üstelik koşarken düzenli ok atarken görmüştü. Eğer ok ve yayı adımlarına göre düzenliyorsa ufak bir dansı da kısa bir çalışmayla kolayca halledebilirdi. Yani jungkook böyle düşünüyordu. 

"Ha ve ha. Şimdide doktor mu oldun?"

Jungkook jimin'in dediği şeyle sahte bir gülümseme gösterip tekrar ifadesiz haline bürünmüştü.

"Her neyse bu kadar dinlenme yeter-"

"Efendim bu yılki dans şenliğinde açılış kısa bir vals ile olacak. Kapanış ise salsa ile olacak." Yanlarına gelen uşakla jimin oturur pozisyona geldiğinde jungkook'a uzatılan karta bakmıştı. Vals ve salsa mı? Jimin kırk fırın ekmeği değil fırının kendisini yese gene de kısa sürede bu dansları öğrenemezdi. 

"Tamam ben bırakıyorum. Salsa ve valsı akşama kadar öğrenmemi bekliyorsan eğer tamamen çıldırmış olduğunu düşünürüm." Yerden kalkarak jungkook'un elinde tuttuğu kartı işaret parmağı ile göstermişti. 

"Hayır bırakmıyorsun. Biliyorum salsa zor görünüyor ama vals o kadarda zor değil."

"Eğer dans etmeyi bilseydim bana da zor gelmezdi zaten." Kaşlarını çatarak jungkook'a bakıyordu jimin. Gergindi ve ortamın neden gergin olduğunu bilmiyordu. Dans edemiyordu işte daha neden zorluyorlardı?

"Eğer dans etmeyi bilseydin zaten burada olmazdık." Jimin gibi jungkook'da kaşlarını çatmıştı. Akşama omegası ile herkesi etkileyecek şekilde dans etmek istiyordu sadece. O kadar işi arasında hepsini bir kenara atarak jimin'e bir şeyler göstermeye çalışıyordu ama jimin kaya kadar sertti.

"O zaman sende baloya dans etmeyi bilen bir omegayla katıl? " 

"Siz ikiniz! Sesiniz tüm sarayı kaplıyor. Sorun ne?" Kraliçe birbirlerini her an dövecekmiş gibi bakan ikiliyi süzmüştü. 

"Kendimi iyi hissetmiyorum efendim. Bu akşamki balo için prens jeon'a dans edebilen bir omega bulunması daha iyi olacak gibi." Jimin gözünü jungkook'un gözlerinden bir an olsun ayırmadan konuşmuş ardından ise hızlı adımları ile büyük salondan ayrılmıştı.

Sinirle elindeki eldiveni yere attı jungkook. Böyle bir şey ağzından çıkmamıştı bile. Jimin durduk yere neden kızıyordu? Tamam saatlerdir onu zorlamış olabilirdi ancak akşama kadar dans işini halletmeleri gerekiyordu. Dişini biraz sıksa bir şey olmayacaktı.