Spoiled Prince ❦ Jikook

《29》

Ortalık tamamen savaş alanı gibiydi. 

Hem de gereğinden fazla. 

Alfa karşısındaki boynunu yakalamayı başardığı diğer bir kurdun boynunu sesli bir şekilde kırmıştı. Diğer alfanın haykırış ve bağırışlarını duymamıştı bile.

Daha niceleri gibi yüzlerce bağırış ve kemik çıtırtısı duyuluyordu.

Yüzündeki kan lekesi gözünü yakmasına rağmen profesyonel bir nişan alarak tanımadığı başka bir kurdu tam ense bitiminden vurmayı başarmıştı omega.
Bu karmaşa içinde yarım saat gibi kısa bir süre de bulunuyorlardı.

Olaylar o kadar karışıktı ki jimin dahi neler olduğunu kestiremiyordu. Tek bildiği sırtına ve karnına aldığı kılıç sıyrıklarının canını oldukça yaktığıydı. Gerçi korku ve heyecanından ötürü onları da fazla hissetmiyordu.

Jungkook'un gözü ise aldığı büyük yaralara rağmen omegayı arıyordu. Bu kargaşa da onu gözünün önünden ayırması, kargaşa bitiminde bir cenazesi var anlamına gelebilirdi.

Yırtılan ve tamamen kan akan üniforması yüzünden rahatsız hissediyordu alfa. 

Arkası dönükken kendisine doğru koşan başka bir kurdu hissettiğinde kılıcını hızla savurmaktan çekinmemişti. Düşünmemişti bile. Kendisine koşan kendi birliğinden bir asker olsa dahi bedenini keserdi.

Karşısındaki adam oldukça uzundu, kaslı ve iri yapılıydı. 

Ani gelen kılıç darbesinden kaçmayı başarmıştı. Sinirle dişlerini sıktı alfa. Bir kılıç darbesi atmak için bedeni yanıp tutuşuyordu.

Kısa bir oyalanma ardından gözleri deli gibi kan kırmızısına dönen kurt kılıcını elinden diğer eline geçirerek direkt boynuna doğru hedef almıştı.

Eğitimliydi. 

Ancak şu an hırsına yenik düşerek büyük hatalar yapıyordu.

Kürt, jungkook'un kılıç darbesinden kaçmayı başarmış yetmiyormuş gibi sert bir tekmesiyle kılıcı da elinden düşürtmüştü.

Jungkook yara alan kolunun tepilip geriye doğru gitmesinden ötürü kopan liflerini hissettiğinde acıyla seslice bir hırıltı bırakmıştı. 

Alfa kurdu tamamen dışardaydı fakat o bile yetmiyordu.

Sol kolunu her ne olursa olsun hala kullanabilirdi. Böyle bir zamanda yara aldığını düşünüp gardını indirirse aptallık ve korkaklıktan başka bir şey olmazdı zaten.

Alfa jungkook'un üzerinde silahını çevirip direkt karnına saplamak için öne doğru fırlattığında zor da olsa kaçabilmişti jungkook. Az önce alfanın kendisine yaptığı gibi tek bir tekmeyle kılıcını yere fırlatmıştı. Gururla gülümsedi jungkook.

"Kendi tuzağına düşmek nasıl bir his?" Sinirle gülümseyerek bir yumruk savurmuştu prens.

İri yapılı kurt her seferinde siniri ne kadar bozulsa da yüz ifadesini bozmuyor gelen darbelerden profesyonelce kaçabiliyordu.

Sayısız tekme ve yumruklara rağmen ikisi de aynıydı. Kimse kimseyi yenemiyordu. 

Artık yumruk atmaktan elindeki derinin yırtılıp kanamaya başladığını hissetse de devam ediyordu jungkook. 

Bir anlık dalgınlığı ise kabusu olurdu. 

İri yapılı kurdun, jungkook'un sol bileğini tutup çevirmesiyle acıyla bir haykırış çıkmıştı ortaya. Kolunun koptuğunu hissetmişti resmen. Sol kolunu hissizleşmeye başlamış acıdan karıncalanmasını bile hissedememişti.