25. Bölüm🌼

8.1K 383 12
                                    



"Mutluluk nasıl dayanıksız."

Cemal Süreya



-

Bugün pazar ve ben yarın okula gidecektim.

Yeni okulum için heyecanlıydım. Fakat okuldan çok derslerime daha iyi çalışabilme düşüncesi beni mutlu ediyordu. Eski okulumda pek çalışamıyordum. O adamda okuma düşünceme pek sıcak bakmıyordu. Liseye bile zor gidebilmiştim.

Ama şuan bana karışacak biri yoktu. Aksine bana destek olan ailem vardı. Ve mutluydum.

Bilincim kapanmaya başladığında kendimi uykuya bırakıyordum ki dışarıdan bir takırtı duyuldu. Yerimde sıçradığım da ayaklarımı yataktan sarkıttım. Gece lambamı yakarak ayağa kalktım. Kapıya doğru yürürken elim kalbimin üstündeydi.

Kapının kulpunu indirdiğimde kapıyı aralayarak kafamı çıkardım. Karşımda Kaan abimi gördüğüm de kaşlarım çatılmıştı. Bana arkası dönüktü. Kapıyı tamamen açarak bir adım yaklaştım ona.

"Kaan abi?" Ses gelmediğinde elimi kaldırarak koluna dokundum. "Kaan abi?" Hareket etmediğinde etrafından dolanarak önüne geçtim. Eş zamanlı olarak ismini seslendiğimde sözüm yarıda kesilmişti.

"Kaan a-" Gözleri kapalıydı. Ve beni duymuyordu.

Kaan abim uyurgezerdi.

Gözlerim şaşkınlıkla açılırken bu şeyin ne kadar tehlikeli olduğunu düşünüyordum. Çok tehlikeliydi. Kaan abimin elini tutarak odama doğru çektim. Geliyordu.

Odama girdiğimizde kapıyı kapatarak Kaan abimi yatağa yönlendirdim. Yatağa uzandığında üzerini örterek bende yanına uzandım. Kollarımı beline sararak yeniden uyumayı denedim.

Kendimi karanlığa teslim ettiğimde Kaan abimin bir psikoloğa görünmesi gerektiğini düşünüyordum.

-

Sabah 7 için kurduğum alarm çaldığında esneyerek uyandım. Kalkmaya çalıştığımda kollarımın üzerinde hissettiğim baskı buna engel olmuştu. Kaşlarımı çatarak mırıldandığımda gözlerimi kırpıştırarak açtım.

Gözlerimi açtığımda gördüğüm yüz ile dün gece yaşananlar aklıma üşüşmüştü. Kaan abimle uyumuştum.

Hâlâ çalan alarmdan dolayı Kaan abim gözlerini kırpıştırmıştı. Gözlerini açmadan elini uzatarak alarmı kapatmıştı. Yeniden uyuyacağı sırada konuşarak uyumasını engellemiştim.

"Kaan abi?" Benim konuşmamla kaşlarını çatarak gözlerini aralamıştı.

"Umut?" Uykulu sesinden sonra kollarını sardığı bedenimi serbest bırakmıştı. Yatakta doğrularak konuşmaya başladım.

"Burada ne yaptığını sorguluyorsun biliyorum." Gözlerimi Kaan abime çevirdiğimde başını sallamıştı. "Uyurgezersin." Kaan abim derince kaşlarını çatarak yerinde dikleşti.

"Nasıl yani?" Kaan abimin soran gözlerinden gözlerimi çekerek ayağa kalktım.

"Dün gece dışarda sesler duydum. Merak edip kalkıp baktım. Seni gördüm. Uyuyordun ama ayaktaydın. Bende seni odama getirdim." Adımlarımı banyoya yönlendirdiğimde bir kaç kelime daha söyleyerek banyoya girmiştim. "Psikoloğa gitmen gerektiğini biliyorsun değil mi?"

Sessizce başını salladığında düşünceyle ayağa kalkarak odadan çıktı. Bende bu sırada duş almak için banyoya girdim.

Hızlı bir duş alarak çıktığımda saçlarımı kurutmuştum. Bornozuma sarılarak banyodan çıktığımda giyinme odasına girerek okul formamı giydim. Formamın altına da beyaz bir spor ayakkabı giydiğimde saçlarımı yukardan at kuyruğu yapmıştım.

Mucize | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin