Bölüm 3

644 74 186
                                    

Kapı önünde dikilirken ne kadar suçsuz görünmemeye çalışırsa çalışsın, Taehyung tam olarak öyle görünüyordu. Delikten baktığında kapkaranlık olan oda, Jin tarafından yeni aydınlatıldığında bile etrafta farklı hiçbir şey yoktu.

Odanın içerisinde ne yaşandığına dair ipucu ararken, pes etti. Başka bir sesle karıştıramayacak kadar derinden duymuştu. Açıklama yapmak adına hızlı davrandı. ''Öksürdüğünü duyduğum için gelmiştim.''

Az önceki şeye öksürük demek hafif kaçardı. Duyduğu ses daha çok atak geçiren birisine ait gibiydi. Kapının açılmasıyla bir anda hepsinin kesilmesi mümkün değildi. Jin'i gözlemleyen O da hemfikirdi ama başka şekille. ''Bir yanlışlık olup olmadığını kontrol etmek için onunla beraber kalmalısın bu gece.''

Hangi amaçla söylediğini gayet iyi bildiğinden susma hakkını kullandı. Bu sırada Jin ''Rutubetli bir odaya girince genelde öksürük krizi tutuyor.'' dedi. Kapının önünden çekildi, odanın içerisini daha genişletti. Pencereyi açmak üzere olduğunu gösterdikten sonra gülümsedi. ''Ama içeri hava girdiği sürece sorun yok.''

Ona rutubetli bir odayı verdiği için hafif pişman olsa da, bu pişmanlığı uzun süreli olmadı. Tam olarak ikna olmadığı halde aksini söyleyebileceği yeni bir fikri yoktu. Jin'i başka odaya yerleştirecek hali de yoktu. Her ihtimalde, az önceki krizini duyduğu gibi yakınında Jin'i duymalıydı. Bu durumdan nefret eden O farklı düşünüyordu elbette. ''Dediklerimi yapmama inadın yüzünden bu güzel insanı sağlığından ediyorsun.''

Açık pencereden esen serin havanın O'nu da içinden götürmesini umdu. Ardından Jin tekrar konuşmaya başladığında ''Başka bir şey yoksa, ben dinleneyim.'' dedi. Gülümsemesi yüzünden silinerek içtenlikle esnemeye başladı. Bedenini gererek kollarını geriye doğru yavaşça açtığında Taehyung'un da esneyesi gelmişti, bu kötüye işaretti. ''Tamam o zaman, iyi dinlenmeler.''

Uykusunu engellemek için bir an önce uykulu bir insanın yanından ayrılması gerekiyordu. Aceleyle söylediği ''İyi dinlenmeler.'' sözü sonrasında ne kadar garibine gitse de, sadece yüzünü buruşturdu. Odasına doğru dönerken kapı çoktan arkasından kapatılmış ve hızlıca kilitlenmişti. ''Bambaşka bir eve gelmesine rağmen sırf uyurgezerliğinden korkuyor olamaz. Ona gerçekten inanmıyorsun değil mi Taehyung?''

Kapıyı hemen kilitlemesi gerçekten de ilginçti. Taehyung kendi odasına girip kapıyı ardından kapattığında tedbiri elden bırakmayarak sessizliği dinledi. O'nun düşüncesine neredeyse katılabilirdi ama emin değildi. Şu anda öksürük sesi yoktu, çıt bile çıkmıyordu. İçindeki sesin konuşması dışında. ''O kilit sözde uyurgezerliğin için değil, başka bir şey için.''

İç sesine kesinlikle güvenmiyordu ama devam etmesi için ''Ne için?'' dedi. Sessizce içinden konuşmasına rağmen, bulunduğu sessizlikte sesli bir şey deme ihtimali bedenini gerdi. Omuzlarını dikleştirerek hareket etmemeye özen gösterdi. ''Belki de onun bedenini sürekli olarak dikizlediğin içindir.''

O'nun ciddiyetten uzaklaştığını fark etmesine rağmen ''Daha önceden de söylemiştim, kontrol için bakıyordum.'' demekten kendisini alıkoyamadı. Karşılıklı sohbetleri okyanusta kürek çekmeye benziyordu. ''Sen nasıl demek istersen de, aynı anlama çıkıyorlar.''

İç çekmekle yetindi ve kapanmak üzere olan gözlerini ovaladı. Yanaklarına vuruyormuş gibi yaparak yüzündeki kan akışını hızlandırdı. Pasta yerine kulaklık alsaydı şu anda rahatça uyuyor olabilirdi, bu kararından çok pişmandı.

Aldığı pastayı bile eve sağlam bir şekilde getirememişti. Bunun üstüne başına başka türden belalar sırtındaydı. Yaşamına dair en sevinebileceği şey birisine zarar vermemekken, bugün avucunu yalamıştı. Normal bir insan gibi davranmaya çalıştıkça elini yüzüne bulaştırıyordu. ''Bu kadar kontrol manyağı olmayı bırak, bazen hayat istediğin gibi gitmeyebilir Taehyung.''

PAINT IT BLACK ~TaeJin~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin