6.BÖLÜM

15.1K 651 190
                                    

Öncelikle neden bölümlerin bu kadar geç geldiğine bir cevap vereyim.
Yaz boyunca eczanede çalıştım. Daha sonra okul açıldı zaten, bu sene YKS gireceğim için de çalışıyorum, okuldan da geç dönüyorum elimden geldiğince bölüm yazmaya çalışıyorum ancak birikiyor.

🌪️

Kartal'dan 

Hain, her kimin aklından geçiyor, dudaklarından dökülüyorsa farklı ifadelere, karakterlere bürünürdü.

Mesela benim için karşımda duran it sürüsünü temsil ediyordu.

Üzerinde ki kahve şalvarı yukarı çekerek gülümsedi ve arkasını döndü, "Birisinin Türkleri durdurması gerekiyor, öyle değil mi hevaller?" (Heval: Arkadaş)

Dişlerimi sıkarak karşımda duran sıralı dağlara baktım. Sakin olmalıydım, elbet bu lafların bedelini çok güzel ödetecektim.

Ben yumru olan elimi sıkıp gevşeterek sakinleşmeye çalışırken, yanı başımda duran Melih fısıltıyla, "Bok durdurursunuz," dedi.

Bahos bir anda arkasını dönerek bize baktı, "Bir şey mi dedin heval?"

Dirseğim ile Melihin koluna vurdum. Hemen irkilerek düşmanın gözlerinin derinliklerine baktı, "Yok, ne diyeceğim heval. Köküne kadar kurutalım diyorum. Ama neresi kurur orası şüpheli," dedi ve dalga geçercesine yan yan güldü.

Bu beni de güldürürken, içime derin bir nefes çektim.

Bahos gözlerini kısarak Melihi baştan aşağı süzdü sonra birkaç saniye bende oyalandı hareleri, "Sevdim sizi, gözlerinizde ki kin güzel, diri. İş görürsünüz."

Kafamı sallayarak, "Eyvallah," dedim.

Bu güzel bir şeydi. Adam fark etmeden çok güzel iltifat etmişti ve bu bizim gururumuzu okşamıştı. O kin bu işe başlar başlamaz diriydi. Onlar için diriydi...

Yanımıza yaklaşan adam elinde ki silahı yere vurarak, "Adamlar geldi Bahos, ne yapalım?"

Gözlerini bizden çekerek gelen adama odaklandı, "Başlayacağız Çiyazan, önceden planlanan alana geçin ve pusuda bekleyin. Kirpilerin ve tankların gelmesini bekleyin sadece. İşte şölen o zaman başlayacak, gözlerimiz için."

Ayağımla yerde ki toprağı eşeledim, "Şölen başlayacak," diyerek onu tekrar ettim.

Gelen adam tekrar giderken bu sefer biz de onun peşinden gittik. Beyaz kamyonun arkasında elimizde ki bomba ve silahlarla geçerken ben arabayı ve insanları inceliyordum. Toplanma alanına geldiğimizde herkes teker teker indi arka kasadan, Melih ve ben sona kalırken onu kolundan tuttum.

"Etrafı kontrol et telsizini kapatmayı unutma. Sadece benim telsizim açık kalacak, işin sonuna gelmişken batırırsan belanı sikerim."

"Tamam komutanım ne tehdit ediyorsunuz ya, sanki operasyonları batırmışlığım var gibi şey ediyonuz," diyerek dudak büzdüğünde bu hareketine göz devirdim.

VATAN UĞRUNA [ARA VERİLDİ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin