XXIII) babe

519 19 19
                                    

• Dikkat bu bölümde smut vardır.•

Arkadaşlar bu kitabı sadece smut kısımların okunması için yazmadığımı belirtmek isterim. Ayrıca bu kitap smut/argo/küfür barındıran bir kitaptır. Rahatsız olanlar uyarıları dinleyerek kitabı okumayabilirler, teşekkürler.

Eve girer girmez odama çıkıp üstüme rahat bir şeyler giydikten sonra spor için aldığım bol tişörtlerden birini alıp salonda oturan Zayn'in yanına geçtim.

"Bunu giyebilirsin, olur sana."

"Kimin bu tişört? Ayrıca senden iki tane girer buna, senin olamayacağına göre bu eve kim geldi? Erkekti değil mi? Kesin Jackson yavşağının bu tişö-"

"Bir sus artık sevgilim. Tişört benim ve spor için almıştım. Şimdi git giyin ve gel artık. Tam karşıdaki odada giyebilirsin."

"Ne gerek var?"

Oturduğu koltuktan kalkıp üstünü çıkardı. Has ve siktir... Nesin sen? Analar neler doğuruyor hey yavrum benim be. Sütlü mü, şireli mi?

Kitlenmiş karın kaslarına ve dövmelerine bakarken egolu sesini duymuştum.

"Gözlerinle yedin gözlerinle..."

Bakarken yakalandığım için hızlıca bakışlarımı yere eğdim.

"Yere bakmana gerek yok güzelim. Senin olana bakmak suç değil."

Son cümlesine ne taraftan düşüyorduk...
Kafamı yerden kaldırmayı unutacak kadar düşmüştüm ki bedenini yakınımda hissettim. Gittikçe yaklaşan bedenlerimiz heyecanlanmamı sağlıyordu. Sonrası hızlı oldu ve dudaklarını boynumda hissettim.

"Kokun beni delirtebilir."

Boynumdan çektiği dudaklarını yüzümle hizalayıp dudaklarımla birleştirdi. Sertleşmeye başlayan öpüşleriyle iyi şeyler olmayacağını anlamıştım. Dudağımın üstünden çekilmeden boğuk bir şekilde konuştu.

"Sanırım şimdi odanın nerde olduğunu öğrenmeye ihtiyacım var Ellie."

Dudaklarının üstüne gülümsedim.

"Takip et."

Geri çekilip, elinden tutarak odama doğru hızlı adımlarla ilerledik. İçeri girdikten sonra kapıyı kapattım. Her ne kadar evde kimse olmasa da kapı kapatma alışkanlığım değişmiyordu.

Kapıyı kapatır kapatmaz sırtımı kapıya dayadı ve bacaklarımı kaldırıp beline doladı. Kendini bana bastırdığında onu hissetmiştim.

"Özlemişim."

"Bende öyle."

Kucağındaki bedenimle yatağıma doğru ilerledi ve bıraktı. Üstündekileri çıkarmak için biraz doğruldum ve çok geçmeden ellerini üstümde hissettim. İkimizde birbirimizi soyuyorduk.

"Bu sefer yatağın olmasıyla bir yenilik gelmiş oldu. Bir dahakini mutfakta yapmamız yok mu?"

Gülerek söylediği şeylerle ciddi kalamamıştım.

"Şimdiden bunu mu düşünüyorsun?"

"Seninle her anı düşünüyorum."

Bu nasıl matematikçi böyle? Edebiyat bölümü başkanını sollardı amınakoyayım...

Tekrardan boynuma yönelen dudaklarla, bir öncekinden farklı olarak dişlerini de kullanmaya başlamıştı. Bir süre nazik hareket ettikten sonra sertleşen ısırışıyla inlemek zorunda kalmıştım.

"Özür dilerim, çok acıttım mı?"

Hızlıca kafasını kaldırıp sorduğu soruyla iyi olduğumu belli etmek için samimi bir şekilde gülümsedim.

"Sorun yok."

Bu sefer dudaklarıma yönelen dudaklarına karşılık vermemle bacaklarımda duran elini hareket ettirerek bacak arama getirdi ve parmağıyla okşamaya başladı. Hareketleriyle ok gibi yaylanan bedenimle şimdiden ıslanmaya başladığımı hissetmiştim.

"Hadi artık."

"Sabret güzelim."

Dudaklarını dudaklarımdan çekip yavaşça diliyle aşağı doğru ilerledi. Bu sefer göğsümde oyalanmaya başlamıştı.

Yavaş hareketleri sabırsızlanmama neden olduğu için belinden tutup döndürdüm. Şimdi ben üstte, o alttaydı.

Sürtünmeye başlamamla inlemesi bir olmuştu. Baksırını da çıkardıktan sonra gözlerini gözlerime sabitledi.

"İkinci kez hazır mısın sevgilim?"

Kafamla onayladıktan sonra onu içimde hissetmiştim. Gel gitleri ilk başta canımı yaksa da zamanla alıştırdı.

Bir süre sonra ikimizinde boşalmasıyla içimden çıktı ve yatağın boş tarafına kendini attı.

"Çok güzeldi, önceki gibi."

Söylediklerini onayladıktan sonra yorgun olmama aldırmadan bir havlu bulup üstüme sardım ve mutfağa ilerledim. Çekmeceden doğum kontrol hapını içtikten sonra odama tekrar geldim.

"Nereye gittin hemen öyle?"

"Hap içtim."

"Ne hapı? Hasta falan mısın?"

Kendisi de korunmadığı halde benden korunmamamı bekliyor olamazdı öyle değil mi?

"Ne hastalığı be. Doğum kontrol hapı içtim işte. Saati geçmeden içmem gerekiyor çünkü."

"Bence gerek yoktu."

Şaşkın çıkan sesime engel olamamıştım.

"Gerek yok mu? Ne saçmalıyorsun?"

"Yakında evleniriz zaten. Bebeğimiz olsa ne olacak? Hatta çok güzel olur. Düşünsene küçük bir Zayn daha. Tanrım kesin tatlı bir şey olur. Hem annesi de güzel..."

"Aptal aptal konuşma sevgilim."

Sinirimi belli etmek ister gibi bir sesle konuşmuştum.

Daha fazla terli beklemek istemediğim için odadaki banyoya adımlamadan önce iç çamaşırlarımı alıp ilerledim.

"Hey...Beni bekle, bende geleceğim."

Kapıyı kapatmadan koşarak yanıma geldi ve bedenini banyonun içine attı.

"Oh yetiştim."

"Sanırsın kapanan Viyana kapısına yetişiyorsun. Topu topu banyoya giriyordum zaten."

"İçinde senin olan bir banyoya yetiştim. Oradaki sıfat tamlamasını unutmayalım lütfen."

"Bölüm değişsene sen ya? Neden matematik profesörüsün anlamıyorum."

"Çok konuşma da gel yanıma."

Küvetin içine oturmuş gelmemi bekliyordu.

İlerleyerek yanına gidip kucağına oturdum. Çünkü küçücük küvet amınakoyayım, yer mi kalmıştı...

İyi okumalar <33

math teacher || zmalikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin