GECE YARISI 25.BÖLÜM GELECEK!
Keyifli Okumalar! ❤
24.Bölüm
Canozan & Toprak Yağmura
1997
"Ağlama!"
Adam çocuğu kolundan sarsarak yere ittiğinde Lorenzo acıyan ellerini umursamadan başını babasına çevirdi. Babası önünde çömeldi. "Ağlamayacaksın!" Lorenzo tek bir gözyaşı bile dökmüyordu. Boncuk boncuk olan bakışları babasının üzerindeydi. "Erkek adam ağamaz! Güçlü olacaksın! Dimdik duracaksın! Sert olacaksın!"
Babası kollarından tutarak onu ayağa kaldırdığında boyu soba kadardı, daha küçücük bir çocuktu Lorenzo. İlkokula gidiyordu. "Sen bir Cassalini'sin!" Babası çenesinden tutup dikleştirdiğinde, "Soyadına leke sürmeyeceksin! Ona layık yaşayacaksın!"
"Ama baba..." dedi yumuşak çocuksu sesiyle. "Annemi özledim ben!"
"Anne yok dedim sana!" Çocuğun kollarından sarsmaya başladı Alvaro Cassalini. "Hiçbir zaman bir kadın için gözyaşı dökmeyeceksin! Peşinden koşmayacaksın! Kadınlar seni satar, kullanır kenara atar. Asla bir kadına kalbini yedirmeyeceksin!"
Lorenzo babasının anlamsız davranışlarını ve sözlerini anlayamıyordu. Onu annesiyle beraber sayısız kere görmüştü ama gördüğü asla sevgi dolu bir aile tablosu değildi. Annesi çoğu zaman tiksinerek nefret ederken bakardı babasına. Ama kendisine gelince... Şefkatle okşardı Lorenzo'nun saçlarını.
Babası bunu gördükçe delirirdi, ortalığı yakar yıkardı. Annesinin umurunda dahi olmazdı. Annesi için tek önemli varlığı Lorenzo'ydu. Kendisiydi. Yine de sevsin istedi annesi babasını. Hatta kardeşi olsun diye Tanrı'ya sayısız kere küçük elleriyle yalvardığını hatırlıyordu.
"Lütfen lütfen annemle babam ayrılmasın lütfen..."
Ama dileği kabul olmamıştı. Yılmadı, yine yalvardı yakardı Tanrı'ya.
Yine olmadı.
Bu kez Tanrı'ya üstü Lorenzo.
İnanmadı onun varlığına.
Kimseye inanmadı, kendisine sevgi şefkat gösteren annesinden bile nefret etti.
Çünkü babasıyla Como Gölü'ne taşındıklarında anne bir daha gelmeyecek demişti babası bir daha onun adını ağzından duyayım, bir anne kelimesini duyayım seni sobaya yatırırım!
Lorenzo o ana kadar korkmadığını fark etti. Yatağından kalkarak babasının karşısında dikildi, babasının arkasında ise odanın kapısında bekleyen onları izleyen bir kadın ve amcası Giovanni Cassalini vardı.
"Ben annemi istiyorum!" Parmağı ile kadını işaret etti. "Bu kadını istemiyorum! Bu gitsin, annem gelsin!" Yürek yemiş gibiydi Lorenzo. Alvaro o an gözünün döndüğünü hissetti. Lorenzo'nun kolunu sertçe kavrayarak yaka paça oğlunu sürükledi. "Yürü soytarı seni!" Lorenzo'yu pijamasının sertçe kavrayıp sürüklemeye devam ederken Lorenzo küçük ellerini yumruk yapmış çatık kaşlarıyla babasına bakıyordu, dirense de babasına karşı koyamıyordu.
Salona indiklerinde şömine odasına girdiler.
"Yapma Alvaro!"
"Sen karışma Giovanni!" diyerek kardeşinin suratına kapıyı kapatıp kilitlediğinde çocuğu halının üzerine fırlattı. Lorenzo dizlerinin düştüğünde bile ağlamadı. Kafasını araya doğru çevirip kaldırdı. Sarı saçları kumrala dönüktü. Babasına benziyordu. Fiziksel olarak kopyasıydı. O an ilk kez nefret etti babasından.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cassalini
Ficção Geral📍Hikayede sıkça yetişkin içerik bulunmaktadır. Rahatsız olacaklarının okumamasını tavsiye ederim. ✔️ TAMAMLANDI. Lorenzo Cassalini, ürkütücü bir zekaya sahipti ve de büyüleyici bir zevke...