CASSALINI
37.BÖLÜM
Bölüm Şarkısı: Mark Eliyahu & Perdenin Ardındakiler & Uzaklara Savrulalım
5 Yıl Sonra
Ocak. Şubat. Mart. Nisan. Mayıs. Haziran. Temmuz. Ağustos. Eylül. Ekim. Kasım. Aralık.
12 ay...
Koskoca 12 ay.
Aylar yıllar devrilmişti.
Bir çizik daha attı Lorenzo. Haziran bitmişti. Ve Lorenzo Temmuz ayından nefret ediyordu. Sersemce sakalını kaşıyarak mutfağa gitti. Buzdolabını açtığında boş olduğunu gördü yine ve yine. Franco'yu arayıp bir şeyler getirtmesini söyleyebilirdi ama daha geçen gün aramıştı. Haftada bir arardı. Daha fazla aramazdı, arayan olursa açmazdı.
Sadece Merisa'yı çok özlediğinde sesini duymak için aradığı olmuştu.
Merisa...
Biricik öldüğünden beri kızını görmüyordu. Göremiyordu. Gözlerini yumdu. Üzerini giyinip dışarı çıktığında hafif rüzgarlı onu çarptı. Sabahın dördüydü. Ortalık yeni yeni aydınlanıyordu.
Elleri cebinde sersem sersem yürümeye devam etti. Ortalık sessizdi. İtalya'nın en ücra sahil kentinde ıssız bir yerde yaşıyordu. Burayı bilen çok yoktu. Nüfusu beş yüz kişi kadardı. Etrafta bile komşu ev sayısı çok azdı. Merkeze gitmek yarım saat sürüyordu. Son zamanlarda yakın arkadaşı sahilde deniz taşları toplayan küçük bir erkek çocuğu olmuştu. Küçük demişti ama on iki yaşındaydı. Lorenzo'ya göre küçüktü.
Bazen çocuğa kendisini nasıl koruması gerektiğini anlatıyordu. Hatta silah tutmayı bile öğretmişti. Neden bilmiyordu kendisini korusun, annesini korusun istiyordu. Lorenzo o çocuğa bakınca kendi küçüklüğünü görüyordu.
"Enzio?" dedi sahile vardığında. Enzio bu kez taşları toplamıyordu, balıkçı teknesinin üstüne çıkmış oturuyordu. Dalgın dalgın denizi izliyordu. Üzerinde beyaz tişört, altında da paçalarını kıvırdığı kot pantolonu vardı. "Lorenzo?"
Lorenzo derdi. Abi demezdi. Bay Cassalini demezdi. Sadece Lorenzo.
Lorenzo da kendisine böyle seslenmesini istiyordu.
"Erkencisin..."
Yanına oturdu Enzio'nun. "Canım sıkkın." dedi. Lorenzo kendi acısını bir kenara bırakarak çocuğa odaklandı. "Neden?"
"Annem... Boşanıyor."
"Ee?"
"Çok üzgün." Yutkundu Enzio. "Geceden beri ağlayıp duruyor."
"Babanı çok mu seviyor?"
"Babam değil... Ama evet o adamı çok seviyor."
Sessizleştiler. "Ya baban?"
Enzio Lorenzo'ya bakmadı. "Bilmiyorum."
"Nasıl?"
"Ben doğduğumdan beri babamı görmedim hiç. Bilmiyorum babamı." Yutkundu. "Ama bilmek isterdim... Babamı." Başını eğdi. "Yarın ölüm yıl dönümü."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cassalini
Ficción General📍Hikayede sıkça yetişkin içerik bulunmaktadır. Rahatsız olacaklarının okumamasını tavsiye ederim. ✔️ TAMAMLANDI. Lorenzo Cassalini, ürkütücü bir zekaya sahipti ve de büyüleyici bir zevke...