Hala yerden kalkamamışken ayağa kalkarak başımda dikiliyor. Kollarındaki zincirler kollarını göğsünde bağlanmasına engel olmuyor. Az önceki zevkimden sıyrılıp sakinleşebildiğimi düşündüğümde yere yaslanmayı keserek dikleşiyorum, ayağa kalkmama izin vermeden elini omzuma bastırarak oturur pozisyonda kalmama sebep oluyor.
Ona uyum sağlıyorum, çoktan bütün irademi ellerine bıraktım. Benimle oynamasını veya yönetmesini kabul ediyorum sorgulamadan.
Yüz ifadesinden ve öncesinde de evde kendini göstermemesinden bana karşı kızgınlığının olduğunu anlıyorum ancak sebebini bilmiyorum.
Kelimeler boğazıma diziliyor dudaklarımdan dökülmek için, beni susturan bakışlarının altında beklentiyle gözlerine bakarken o kelimelerin dudaklarımdan dökülmesine izin veremiyorum. Sadece neden kızgın olduğunu sormak için bile bu kadar çekinirken konuşuyor.
"Büyük bir hata yaptın."
Derin sesiyle kaşlarım çatılırken konuşmak yerine iç çekiyorum.
"Benim evime bir yabancıyı getirmemeliydin."
Sesi daha da derinleşirken tüylerim ürperiyor. Kızgınlığının sebebini öğrenmek ise rahatlamamı sağlıyor.
"Burası artık benim de evim. Satın aldım."
Mırıltı denebilecek kadar alçak perdeden çıkan sesimle kızgınlığı artıyor, kızgınlığı artarken sesim de gittikçe alçalarak kayboluyor. İki eli de yumruk halini almış bir şekilde yanına düşüyor. Kollarını sıktığı için kasları geriliyor ve ani hareketiyle oluşan zincirlerin şıngırtısının sesi kısaca yankılanıyor.
Kolundaki zincirlere rağmen kapıya ilerlerken araladığı kapının ardında uçsuz bir karanlık gözüküyor ve kapıdan çıkmadan önce öfkeli bakışlarını son kez bana çevirdiğinde ''Bizim evimiz.'' diye mırıldanıyorum.
''Ondan kurtulmalısın.''
Duyduğuna eminken duymazdan gelerek konuştuktan sonra kapıyı arkasından çarparak kapatıyor. Yüksek kapı çarpma sesi sıçramama sebep olurken gözlerimi açıyorum. Bir insanın suyun altında nefessiz kaldıktan sonra su yüzüne çıktığı zamanki gibi bir hisle uyanırken ve vücudum sarsılırken etrafıma bakıyorum.
Hala zindandayım ve bu sefer benimle iletişim kurduğunu daha kolay kavrıyorum. O benimle bu şekilde bağ kurduğunda bir rüyadan uyanmaktan ziyade başka bir dünyadan geçiş yapmış gibi hissediyorum, her an zihnim açık olmaya devam ediyor ve onu fazlasıyla hissedebiliyorum.
Elimi yere yaslayıp oturur konuma geçtiğimde bunun fazla kısa sürmesi ve biraz da onun mesafeli duruşu yüzünden canım sıkılıyor. Bunu şimdi düşünmek istemeyerek son söylediği cümleye odaklanıyorum ve yerden tamamen kalkıp az önce gerçekten de kapanmış kapıyı aralayarak odadan çıkıyorum.
Felix buradan çıkarken kapının ardında gördüğüm boş karanlık aklıma gelirken kapadığım kapıya sırtımı yaslayıp bekliyorum. Üst katın aydınlığı merdivene yakın kısımları çok az aydınlatırken burada keşfetmediğim daha çok fazla şey olduğunu fark ediyorum. Felix'in enerjisi beni nereye çektiyse sadece oraya odaklanmam evin geri kalanını görmezden gelmeme sebep oluyor.
Dikkatimi daha fazla dağıtmayarak adımlarımı merdivenlere çeviriyorum. Üst kata çıkarken hala yatak odamda duran ölü bedeni bahçede yakabileceğimi düşünüyorum. Kışın yaklaşmasıyla bazı evlerde şöminelerin de yakılmaya başlamasıyla bacalardan çıkan dumanlar yüzünden dikkat çekici bir görüntü olmayacağı için ve başka türlü de yapmam mümkün olmayacağı için kararımı bir an önce gerçekleştirip kurtulmak istiyorum ondan. İnsanların bu tarafa gelmiyor olması da bu durumda fazlasıyla işime geliyor.
Merdivenin bitmesiyle adımlarımı yatak odasına çevirirken kapıya yaklaşmamla yerinden oynamış olan sandalyeyi fark ediyorum. Kapıya doğru dönmüş sandalye karşısında adımlarım duraksıyor. Durup etrafına göz attığımda biraz da kapıya yaklaşmış olduğunu fark ediyorum.
''Şaka mı bu?''
Dudaklarımdan bir küfür dökülmek için beklerken derin bir nefes alarak bunu engelliyorum. Ölü bedenin başı öne eğik olmak yerine sandalyenin sırt kısmına yaslanıyor, açık gözleri beni izliyormuş gibi bir his verirken Felix'in dediği gibi ondan kurtulmamın gerekliliğine bir kez daha hak veriyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Spectrophilia | Hyunlix
Fanfiction"Tek başıma evin önünde kaldığımda önümde tuttuğum bavulumla durup yeni evime bakıyorum, gözlerim az önce evin camında saniyelik olarak gördüğüm gölgeyi arıyor. Kalp atışlarım hızlanırken dudaklarımda bir gülümseme oluşuyor." 21/08/21-20/10/21 #1- h...