Bücür Bakıcı Bölüm 23

2.6K 196 8
                                    

Bücür Bakıcı Bölüm 23

Histerik bir kahkaha attım.

Gitmiyordum öyle mi? Aşkımdan daha çok baskın olan nefretim kısa bir süreliğine de buhar olmuştu lakin bana dedikleri sınırını bozmuştu. Bana bakıyordu. Aslında inancı yoktu.

Umut ediyordu. Bu beni daha da çok sinir ediyordu. Elimdeki çayı yatağımın yanındaki masaya koydum. Biraz ses çıkmıştı. Ardında da elimi yakan bir sıvı hissettim. Umursamadım.

Onu iterek yataktan kalktım.

"Sen!" ne diyeceğimi bilmez halde işaret parmağımı ona doğrulttum. Son derece sinirliydim.

"Siktir git hayatımdan Jongin! Siktir git! Önce abimi elimden aldın,şimdi de hayatımı yönetmeye çalışıyorsun. Senden nefret ediyorum tamam mı?!"

Pür dikkat beni izliyordu. Gözleri kızarmıştı. Ağlayacak gibiydi. Ama ağlamayacağını biliyordum. Çünkü başını yaslayacak bir omza ihtiyacı vardı. Onu da çoktan kaybetmişti.

Ellerimi saçlarıma geçirdim.

"Sen benim kalbimi onaramazsın Jongin. Neler yaşadım biliyor musun? Hangi insan 17 ne 17'si ya hatta 16 yaşında boktan bir hayata sürüklenmek ister? Lanet olsun yorgunluktan bayılana kadar çalıştığım zamanlar bile oluyordu be! Hadi onu geçtim. Ulan hayatımda değer verdiğim tek insanı aldın lan elimden. Sırf eğlence olsun diye bir masuma kıydın." sesim gittikçe yükseliyordu. Ve yanağımdan süzülen yaşları bile güçlükle hissediyorum. Damarlarında dolasan heyecan ve nefret gözlerimi kör etmiş gibiydi. Kendime hakim olamıyordum. Ellerimi sertçe saçlarımdan çektim ve kahkaha attım.

Duygularım tarif edilemezdi.

Acı çekiyordum. Kızgındım.

"Sen.." sesim kısıktı. O bana böyle bakarken kıyamuyordum ki ona. İstemeyerek yapmıştı evet. Ama ölen kişi benim abimdi. Yaşama sebebimdi.

Yataktan kalkıp bana sarıldı.

Güçlü kolları sarmıştı bedenimi. Onu ittirmeye çalışıyordum ama beni sıkıyordu. Benin debelenmelerim yüzünden ikimizde diz çöktük. Ona karşı gelmekten yorulmuştum. Ve beni sarmalamasına izin veriyordum. Ona bağırmak işe yaramıyordu ki.

Gözlerimden süzülen yaşları yanağımı ıslatırken hıçkırarak nefes alıyordum. Uzun süre birşey demedim. Diyemedim. Derin bir nefes aldım ama hala hıçkırıyordum. Ellerimle penyesini sıkıyordum.

"Sen benim elimden yaşama sebebimi aldın Jongin. Çok kez intihar etmeye kalkıştım ben. Hep Tao piçi kurtardı beni. Ben gözlerimin önünde dayak yiyen insanları bile önemsemeyen biri oldum. Kalpsizin teki oldum lan. Ta ki sen kaza yapana dek. Neden bilmiyorum ama sana yardım etmek istedim." hıçkıra hıçkıra konuşuyordum. Ara da iç çekip derin nefesler de alıyordum. Transa geçmiş gibiydim. Benliğimi hissetmiyordum.

Kafamı onun yüzüne bakacak şekilde kaldırdım. Gözleri kıpkırmızıydı. Ağlamamak için direniyordu.

"Kurtarıcın olarak bir teşekkürü hak ediyorum. Ama ben abimi öldüren adamın sen olduğunu öğreniyorum sevdiğim." dedim. Bunu dememle gözyaşları süzülmeye başladı. O kadar tutmuştu ki kendini haykırarak ağlıyordu. Benim ise hıçkırıklarım durmuştu ama hala ısrarla göz yaşlarım akmaya devam ediyordu. Burun cekişlerini işitiyordum. Çok masumdu benimleyken.

Bücür BakıcıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin