FİNAL

2.3K 93 45
                                    

Bücür Bakıcı/ Final..


(Kaza günü/ Jongin ve Soo ameliyat olurken.)

Baekhyun'dan..


Bazı şeyler garip bir şekilde anlamsız geliyordu. Ama o anlamsız şeyleri anlamlı kılandı. Onu tanımıyordum. Nasıl biri bilmiyordum. Ama herkesten daha çok mutlu ediyordu beni. Bu hissi biliyor musunuz?

Günlerce beni tek taraflı sevmişti. Onu fark ettiğime dair ufak bir belirti bile vermemiştim. Hoşuma gidiyordu çünkü. Beni de birisinin seviyor oluşu hoşuma gidiyordu. Bu zamana kadar hep o beni rahatlatmıştı. Şimdi de sıra bendeydi.

Daima onu uzaktan gözetlerdim. Hep gülerdi. İnsanları mutlu ettikçe kendisi de mutlu oluyordu. Nasıl bir harikalıktır bu? Kalbi nasıl böylesine mükemmel olur ha? Böyle biriydi o işte. Ama ilk kez böyle darma duman olduğunu görüyordum. Sanki hemen çökücekmiş gibi. Öylesine güçsüz ve kırılgan duruyordu ki. Kalbimin acıdığını hissetmiştim.

Yanına oturdum. Dirseklerini dizine dayamıştı. Elleri de saçlarının içindeydi. Onun bu halini gördükçe ister istemez gözlerim doluyordu işte. Benim aptal devim nasıl bu hale gelmişti?

Kolumu omzuna attım ve kendime doğru çektim. Hani hayatınızın kahramanları vardır. Herşeyden, herkesten daha güçlü olduğunu düşünürdünüz. Benim için de bu dev öyleydi işte. Ama onu kendime çektiğimde sanki nefes alacak gücü dahi tükenmiş gibiydi. Bu hali o kadar canımı yakıyordu ki.. Nasıl ona bu kadar bağlanmıştım hiçbir fikrim yoktu. Sıkı bir şekilde sarıldım ona.

"Her gün kapımın önüne çilekli krema bırakanın sen olduğunu başından beri biliyordum. Ve beni her gün izlediğini de." diye lafa girdim. Sessizce beni dinliyordu.

"Belki fark etmedin ama bende hep seni izledim Yeol. Belki biliyorsundur ben Kai'den hoşlanıyordum. Tamamıyla tek taraflıydı. Seninde beni bu şekilde sevmen çok iyi gelmişti. Böylece ilgimi çektin. Yalnız olmaya o kadar alışmıştım ki. Senin varlığın beni öylesine mutlu ediyordu ki. Mesela kapımın önüne çilekli krema bıraktığın saati iyi biliyordum. Ve 5 dakika geç getirsen endişelenmeye başlıyordum. Ne olursa olsun sen beni küçük sürprizlerinle hep mutlu ettin. Benim için kahraman gibiydin. Ve şimdi senin için hiçbirşey yapamayacak olmak canımı öyle yakıyor ki. Tarifi yok."

İki kolunu da belime sardı ve daha da sıkıca sarıldı. Bende karşılık verdim. Çok güzel kokuyordu. Fazla güzeldi. Çoktan bu kokuya bağımlı olmaya başladığımı hissettim.

"Seni çok seviyorum, Byun Baekhyun." dedi hıçkıran ses tonuyla. İçimden bir şeyler gidiyordu işte. Neden ağlıyorsun devim?

"Bir boşluktan düşüyormuş gibi hissediyorum. Ama bu boşluğun sonu yok sanki. Sürekli boşluktaymışım gibi, ıssızlık beni boğuyor gibi. Daima boşlukta kalacakmışım gibi. O ameliyat masasında yatan Jongin ve Soo masada kalırsa sonsuza dek boşluğa hapsolacakmış gibi. Anlıyor musun beni Hyun?" dedi kalın sesiyle. Boğazımda yumrular. Gözlerimde birikmiş bi miktar göz yaşı.

Ama güçlü olmalıydım ben. Eğer ağlarsam ona yaşam olamazdım çünkü. Ağlamadım sarıldım sımsıkı. O kadar canım acıyordu ki. Kelimeler anlatmaya yetmezdi.

Elimle omzuna hafifçe küçük küçük pat pat yapıyordum. O da ağlamaktan yorulmuş bir şekilde omzumda dinleniyordu. Onu bu halde gormek beni bitiriyordu ama yine de onun güç kaynağı olmak istiyordum.

"Geçecek herşey." diyip saçlarına öpücük konurdum. "Asla yalnız olmayacaksın. Buna izin vermeyeceğim."

***

Bücür BakıcıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin