Bücür Bakıcı Bölüm 20

3.2K 233 45
                                    

Bücür Bakıcı Bölüm 20-Final

KyungSoo'dan,

O gece ne kadar bitkin olsam da onun kollarında huzurlu bir uyku çekmiştim. O yanımdayken mutlu oluyordum. Ne sorunum olursa olsun onun varlığı bile benim huzurumu okşuyordu. Bir kere o çok güzeldi. Çok güzel kokuyordu. Varoluşumu hissetmemi sağlıyordu.

Gözlerim kapalıydı. Güzel bir uyku çekmemi sağlayan adamın kollarında geleceğimle, geleceğimizle boğuşuyordum.

Her gece kafamı yastığa koyduğumda ilk onu düşünerek uyuyordum. Onunla başka türlü tanışsak nasıl bir ilişkimiz olurdu diye düşünüyordum. Hayallerimi süsleyen bir Jongin'im vardı benim.

Ama aşkım beni yok ederdi. Onu yok ederdi.

Acı çekerdim. Sadece kendimi düşünecek kadar bencil biriydim ben bir zamanlar. Ta ki hayatıma o girene dek.

Benim acı çekmem önemli değildi. Önemli olan oydu. Aklımda sadece şu lanet düşünceler vardı.

Gözlerimi yavaşça açtım. O eşi benzeri olmayan kokuyu içime çektim. Yüzünü hafızama iyice kazıdım. Unutmam mümkün değildi. Ama güzele bakmak sevaptır değil mi?

"Beni bu kadar çok beğendiysen bırakma." dedi ve gülümsedi.

"Jongin.." dedim çatallaşmış sesimle. Elini dudaklarıma götürerek sus işareti yaptı.

"Benim doğum günüm Haziran'da. Şuan ise Mart'tayız. Ben 17 yaşındayım. Yani ben 18 yaşına girince şirkette söz hakkım olacak. O zamana kadar seninle bir anlaşma yapalım Bücür. 4 ay kadar benim sevgilim olacaksın. Bakıcı değil sevgili. Bunun için yine sana para ödeyeceğim. 4 ay boyunca bana ait olacaksın. Ve anlaşmamızın bir iki kuralı var. 4 ay bittiğinde benden ayrılabilirsen seni bırakacağım. Ki büyük ihtimal benden vaz geçemezsin. Eğer bırakabilirsen.." sesi çatlamıştı. Ama devam etti. "Doğum günümde hediye olarak benim olacaksın. Yani benimle yatacaksın Soo." demesiyle gözlerim büyümüştü.

4 ay onunla beraber yaşamak onu bırakmamı zorlaştırırdı. Bunu biliyordu. Bu yüzden bu anlaşmayı yapıyordu... Zeki esmerim benim! Bana gitme dese gitmezdim. O kadar güçsüzdüm. Bunu biliyordu. O bunu biliyordu.

"Kabul mü?" dedi. Gülümsedim. Dudaklarına uzanarak ona bir öpücük verdim. Bence cevap açıkça belliydi.

***

Sehun'dan,

Luhan Kai'ye bu denli karşılık vermeme çok kızmıştı.

Hatta uzun süredir benle doğru düzgün konuşuyordu bile. Benden erken kalkıp okula gidiyordu. Okulda yüzüme bile bakmıyordu. Eve gelince de misafir odasında vakit geçiriyordu. Kitap okuyordu,müzik dinliyordu. Hatta bazen şarkı söylediğini bile duyuyordum. Arada da hıçkırık sesleri geliyordu kulağıma. Ağlaması yakıyordu beni.

Yine misafir odasındaydı. Odamda oturmuş onu düşünüyordum. Onu çok özlemiştim. Yanımdaydı ama değildi. Onunla konuşamıyor sohbet edemiyordum. Varlık içinde yokluk çekiyordum.

Dayanamayıp onun odasına doğru ilerledim. Kapısının tokmağına getirdim eli. Açmaya cesaretim yoktu. Beni terslerse oturup ağlayabilirdim. Çok seviyordum iste.

Kapıyı tıklatarak,cevapı beklemeden açtım. Müzik dinliyordu. Beni görmemişti bile. Yatağın içindeydi. Bakışları ise belli bir yere sabitti.

Chanyeol,Kai,o ve benim olduğum resim.  Chanyeol'un kafası Kai'nin elleri arasındaydı. İkisi de gülüyordu. Benim bakışlarım Luhan'ın üstündeydi. Luhan ise Kai'ye kolunu atmış gülümsüyordu. O gün Chanyeol'un yoğun isteğiyle pikniğe gitmiştik. Boğazı durmuyordu ki çocuğun. Biz okuldan kaçıyorduk. Bilardo oynamaya gidiyorduk. O bizi bırakıp yemek yemeye gidiyordu ibne.

Bücür BakıcıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin