***37***

494 16 0
                                    

GEÇMİŞ...

Mir ve ben yaşadıklarımızdan sonra bir birimizi daha çok sevmeye başladık, aramızdaki bağ kuvvetlendi ve artık gerçekten güzel günler göreceğimize inancımız vardı. Ailemden sadece annem ve Berzan benimle konuşuyordu çünkü diğerleri Aram'ın hapse girme olayını duyduklarında beni reddetmişlerdi. Dedem o hasta haliyle bile sözleriyle bana zulüm etmek için aramış ağzına geleni söylemişti, yeğenlerimi arada Berzan görüntülü aradığında görebiliyordum.

  Ama tüm bunlara rağmen mutluydum, stajım çok iyi gidiyordu patronum sık sık benimle iletişime geçip davaları tartışıyordu. Çok konuşuyor olmam ve ikna kabiliyetim onun dikkatini çekiyordu... Aramla olan evliliği biliyordu onunla yaşamış olduğum sorunları da biliyordu buna rağmen işime yansıtmadığım sürece bir sorun olmayacağını söylüyordu. Benim için bir iyilik yapıp boşanma avukatım olmayı teklif etmişti, bende tereddütsüz kabul ettim tabi ki çünkü gerçekten alanında iyiydi. Ona güvenebilirdim, Aram uzun süre hapisten çıkacakmış gibi görünmüyordu çünkü bana o gün yaptığı şeylerin 2 şahidi vardı ve en önemlisi polisler tam o anda gelmişlerdi. Gerçekten ucuz atlatmıştım ama her şeye değmişti...

' aa kuşum aylar sonra yüzünü görüyorum onda da dalıp gidiyorsun sen' 

Belma'nın içten sitemini duyunca çıkıverdim bütün bu düşüncelerin buğusundan.  Gülümsedim ve hafifçe kolunu cimcirdim 

' Tamam be hemen de kızıyorsun Belma kuşum, ne yapayım daldım öyle'

' ne o yoksa Mir'i mi düşünüyorsun sen? gerçi düşünülmeyecek gibi de değil! ama bak bu sefer de kötü bir şey çıkmaz demi ben o domuz seni seviyor sandım da altından neler çıktı'

dediklerine gülmeye başladım, önceden ağladığım şeyler şuan inanılmaz komik gelmişti.

' yok gülüm korkma bu sefer her şey daha güzel olacak!'

Belma dolu gözlerle sarıldı bana sımsıkı

' inan çok istiyorum mutlu olmanı kuşum, o pislik bir ömür çıkamasın oradan da sen hayatını korkusuzca yaşa.'

dedi. gülümsedim iyi dilekleri için zaten ne diyebilirdim ki? uzun süredir görüşemedik görüştükten sonra da her şeyi bir bir anlattım ona. Birine bir şeyleri anlatmanın verdiği huzurla yudumladım kahvemi. Güzel sohbetler edip ayrılmak için hazırlandık, Mir' den gelen mesaja bakmak için telefonumun ekran kilidini açtım

' Benim güzelim, işin bitince ara da beraber güzel bir akşam yemeği yiyelim ne dersin?' 

yazıyordu. gülümsedim ve ona cevap yazmaya başladım

' ne harika olur biliyor musun?  baş başa vakit geçirmeyeli biraz oldu sanki :) '  

telefonun ekranını kapattım ve Belma'yı gönderdikten sonra ofise geçtim. Öğlen yemeği molası için çıkmıştık aslında dışarı ama ben pek aç olmadığımdan kahve içmek istedim, Belma da yakınlarda bulunan ufak bir avukatlık bürosunda çalışıyordu yani benim gibi stajını yapıyordu ve ikimizin de gerçek birer avukat olmasına çok az bir zaman kalmıştı. Masama otururken Mir'le yiyeceğimiz akşam yemeği için ne giysem diye düşünüyordum, önümdeki evrakları tek tek incelerken gözüm bir dosyaya takıldı elime alıp incelemeye başladım. İş kazasında ayağını kaybeden bir kadın çalıştığı iş yerine dava açmıştı, dosyada yazanlara göre de özensiz ve güvenlik önlemleri düzgünce alınmadan çalıştırılıyordu buradaki insanlar.  Güzel bir davaya benziyordu üstelik dava açılan firma oldukça güçlü bir firmaydı, çekişmeli ve baya zorlu görünüyordu. Bu davayı alabilir miydim? zaten stajımın bitmesine bir aydan az kalmıştı ve ben bu davayı almak için Timur beyle konuşabilirdim. 

KAFESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin