Hatalarım varsa affola. Keyifli okumalar.
Pazartesi gecesiydi. Ya da Salı sabahı. Çok geç olmuştu, tam olarak söylemek zordu.
Hyunjin ile tüm gün boyunca, uygun kumaş balyaları bulmuş, uşaklara bu kumaşları astırmış, kıyafetlerimiz ile mücevherlerimizi kararlaştırmış, porselen takımları seçmiş, menünün kabataslağını hazırlamış ve dil eğitmenlerinin, belki kulak dolgunluğumuz olur diye İtalyanca konuşmalarını dinlemiştik. En azından benim İspanyolca bilmem bir artıydı ki İtalyanca'yı daha kolay anlamama yardımcı olmuştu. Hyunjin, geride kalmamak için elinden geleni yapıyordu.
Yorgunluktan bitap düşmem gerekiyordu ama tek düşünebildiğim Chanyeol'ün sözleriydi.
Hyunjin ile aralarında ne olmuştu? Neden Hyunjin aniden onunla bu kadar samimi olmuştu? Bu kadar umurumda olmalı mıydı?
Ama söz konusu Chanyeol'dü.
Kabullenmek istemesem de hâlâ onu önemsiyordum. Tamamen vazgeçecek durumda değildim.
İşi açıklığa kavuşturmanın bir yolu olmalıydı. Olanları iyice düşünürken, düşüncelerimi düzene sokmaya çalışırken, elimdeki tüm ipuçları dört kategoride toplandı.
Chanyeol'e olan hislerim. Chanyeol'ün bana olan hisleri. Jongin ile aramızda yaşananlar. Ve gerçekten prens olmakla ilgili hissettiklerim.
Kafamda dolanan onlarca şey arasından, en kolayca üstesinden gelinebilecek olanlar prenslikle ilgiliymiş gibi hissettim. En azından o konuda, elimde diğer erkeklerde olmayan bir şey vardı. Elimde Gregory vardı.
Piyano taburemin yanına gittim, günlüğünü çıkarttım ve tüm kalbimle, bana bilgelik aşılamasını umdum. Kraliyet ailesi üyesi olarak doğmamıştı; uyum sağlamak zorunda kalmış olmalıydı. Cadılar Bayramı yazısında söylediklerine göre geleceğiyle ilgili yapmayı planladığı büyük değişiklikler vardı.
Kelimeleri dünyadan sakınan kapağı kaldırdım ve gömüldüm.
Eski usül Amerikan idealini canlandırmak istiyorum. Güzel bir ailem var ve çok varlıklıyım ve tüm bu şeyler, o resme uyuyor, çünkü bana sunulmadılar. Şu anda beni gören herkes, sahip olduklarım için ne kadar çok çalıştığımı biliyor.
Fakat konumumu, diğerlerinin sahip olduklarını ya da sahip olamadıklarını vermek için kullanabiliyor olmam gerçeği, beni suratsız bir milyonerden iyilik peşinde koşan birine dönüştürdü. Wallis işlerin başında, ben değilim ve halka, koltuğu gasp eden biri gibi görünmeden ihtiyaç duyduklarını uygun bir şekilde verebilmenin bir yolunu bulmak zorundayım. Yöneteceğim ve uygun gördüklerimi yapabileceğim bir gün gelecek. Şimdilik oyunu kuralına göre oynayacağım ve bu şekilde ilerleyebileceğim kadar devam edeceğim.
Sözcüklerinden gerçek bilgeliğe ulaşmaya çalıştım. Konumunu kullanacağını söylemişti. Kuralına göre oynayacağını ve korkmamak gerektiğini söylemişti. Belki de bu yeterli olmalıydı ama değildi. Yardımcı olmanın yanından bile geçememişti. Gregory beni hayal kırıklığına uğrattığına göre güvenebileceğim tek bir adam kalıyordu. Masama gittim, kalem ve kağıt çıkarttım ve babama kısa bir mektup karaladım.
Bölüm sonu.
Bugünün son bölümüydü ve bu bölümden itibaren finale 13 bölüm kaldı. Son olarak, içtenlikle 2022 yılının size şans, huzur, sağlık, mutluluk, aşk getirmesini diliyorum. Umuyorum ki 2021 yılında başardıklarınızdan çok daha fazlasını yeni yılda başarabilirsiniz. Yeni hedefleriniz, kararlarınız, düşünceleriniz doğrultusunda girmek üzere olduğumuz yıl sizin yılınız olsun. Nice senelere diyor ve sizlere iyi temennilerimi bırakıyorum. Sonraki bölüm görüşürüz, sağlıkla kalın.
Total: 437 kelime.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
꧁ELITE꧂
Novela Juvenil꧁SELECTİON꧂kitabının devam serisidir. Birinci kitabı okumadan ikinci seriyi anlayamazsınız. "Babamdan gelen mektubu ellerimde tuttum. Jongin'in prens olamayacağımdan emin oluşu aklıma geldi. Halk oylamasında en sonuncu olduğumu hatırladım. Chanye...