18-Johnny sevimli değil. Kötü Johnny!

811 80 14
                                    

Ten, mutfaktan ayrıldıktan sonra Johnny'nin eşyalarını karıştırmak için onun ders çalıştığı masayı buldu.
Kalemlerine bakındı ama hiç pembe renk yoktu bu yüzden yüzünü buruşturup kırmızı olanı seçti.

Masa onun için yüksek olduğundan eline aldığı kalem ve bir defter ile yere oturdu.
Bir süre sonra yaptığı çizime odaklanmış ve eğlenmeye başlamıştı. Pembe kuyruğu keyifle arkasında sallanırken mırlıyordu.

O sırada yemeğini yemiş ve mutfağı toparlamış olan Johnny, meleze söz verdiği gibi elindeki büyük bir bardak süt ile onun yanına varmıştı.
Önce yerdeki şirin ufaklığa baktı. Yerde oturduğu icin sadece kulakları ve sallanan kuyruğu görünüyordu. Ardından masanın üzerindeki projesi için kullandığı araştırma defterininin şuan orada olmadığını fark etti.

"Ten, siktir ne yaptın sen!"
Melezi azarlayarak hızlı birkaç adımda masaya yaklaştı. Elindeki bardağı masaya bırakıp eğilerek Ten'in şirin elleri arasındaki kalemi ve yerdeki defteri aldı.

Ten ne olduğunu anlamadığı için ayaktaki uzun bedene aşağıdan şirin gözleriyle masum bakışlar attı.
Johnny'nin korkutucu yüz ifadesini gördüğünde hızla gözleri dolarken pembe kulakları üzüntü ile geriye yatmıştı.

Alt dudağı titremeye başladığında ayaktaki onun eline, hevesle çizdiği resmin bulunduğu deftere son kez bakıp hızlı adımlarla yukarı kata Johnny'nin odasına kaçtı.

Johnny defteri açıp hasara baktı. Notların olduğu kısım dokunulmamıştı.
Biraz önce ona kızdığı için kendini kötü hissetti ve iç çekti. Melezs öyle davdanmamalıydı.

Ten'in ne çizdiğine bakmak için sayfaları karıştırıp kırmızı kalemle çizilmiş kocaman bir adamı gördüğünde güldü. Yanında çirkin bir el yazısı ile 'Johnny' yazıyordu.
Johnny onun okuma yazması olduğunu şuan öğreniyordu.
Ufaklığın gönlünü alması gerektiğini düşünerek üst kata çıkan merdivenlere yöneldi.

Johnny odasına çıktığında büyük yatağında, yorganın altına girmiş küçücük duran bedeni görür görmez kendini daha da kötü hissetti.
"Ten.. kuyruğunu tarama mı ister misin güzelim?"
Yatağın boş kısmına otururken söylediğinde Ten hızla küçük yüzünü yorganın altından çıkarıp yanındakine bağırdı.

"Git! Güzel de deme, Ten seni istemiyor. Kötü Johnny!"

Johnny güzel dediği için sinirlenen kediyi gördüğünde melezi gerçekten fazla kırılmış olduğunu anladı.
"Üzgünüm sana kötü baktığım ve kalemini aldığım için."

Ten tepki vermeden tekrar yorganı yüzüne kadar çekti.
"Git dedim! Kötü Johnny! Bozuk Johnny! Yaramaz Johnny! Bir sürü güzel Ten artık seni azıcık bile sevmiyor. Git Miyaav!"

Johnny diğerinin kendi isteği ile çıkmayacağını anladığında yorgan ile beraber hafif bedeni kaldırıp kucağına oturttu.
Hala yüzü gözükmeyen öfkeli kedinin küçük yüzünü yorganın altından zorlukla çıkarıp güldü.

"Miyaav!"
Sadece suratı açıkta kaldığı için düğme burnu ve sevimli iri gözleri çok tatlı görünüyordu.
"Çok sevimlisin."

"Johnny sevimli değil. Kötü Johnny!"
Melezin her yeri yorganın içinde olduğu için sadece konuşabiliyordu.

"Bırak, Ten seni istemiyor Yangyang gelsin. Bir sürü güzel Yangyang Miyaav~"
İri gözleri yeniden dolarken yorganın içinden zorlukla çıkardığı zarif eliyle Johnny'nin gömleğini kavrayıp avcunda toparladı.

"Ten'in resmini bozdun! Sonra da kalemini elinden hıphızlı aldın ve burası çizildi bak."
Avcundaki kırmızı boyayı gösterdi.
"Küçücük acıdı ama çok değil Miyaav~"

Johnny kucağında hıçkırarak dolu gözleriyle konuşmaya çalışan kediye bakarken hem sevimliliğinden dolayı hemde onu üzdüğü için ağlayacak gibi oluyordu.
Birkaç kez öksürüp kendini toparladı ve zarif eli kavrayıp Ten'in gösterdiği kırmızı çiziği ardından parmakları dahil bütün her yeri öptü.

"Üzgünüm Ten bir daha yapmam barışsak olmaz mı?"
Kucağındaki ufaklığın cevabını beklemeden ağladığı için kızaran burnu ve yanakları öptü.

"Hayır Ten affetmedi git Miyaav!"
Küçük elleriyle yüzünün her santimini öpmeye çalışan adamın dudaklarını kendinden uzaklaştırmaya çalıştı.

"Ten kötü Johnny istemiyor Mrrhh!"
Adamın yapılı kollarına sertçe dişini geçirdi.

"AHHH! Ten!"
Johnny yüksek sesli bir çığlık atıp refleks olarak kolunu ısıran kedinin, belinde duran iri ellerini sıkılaştırdı. Ten hissettiği hafif acıyla sızlanıp dişleri arasındaki kolu daha sert ısırdı.
Ağzına gelen kan tadı ile geri çekilip yüzünü ekşitti ve küçük ayaklarıyla zaten köşede oturan adamı tekmeleyip yere itti.

Yatakta serili olan çarşafı zorlayarak çekip Johnny'i görmek istemediği her zaman yaptığı gibi bütün bedenine sarıp salona indi.

Johnny acıyan kalçasını es geçerek kolundaki küçük ama bütün dişlerin tam olarak geçirilmiş olduğu hafif kanayan ısırık izine baktı. Normalde olsa meleze kızar yada korkuturdu ama onu az önce kırdığı için bir şey yapmayacaktı.

Johnny'nin göz renginin güzelliği🚶Çok nadir bir renk bu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Johnny'nin göz renginin güzelliği🚶Çok nadir bir renk bu. Bir asyalı da olması garip.

 Bir asyalı da olması garip

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kitty.

will you meow me?🐾 johntenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin