29-Salatalık komşu sevimli Ten'e sadece ot verdi.

760 65 12
                                    

Johnny, çıplak göğsünde gezinen yumuşak kuyruk nedeniyle uyandığında, kolunda ve sırtında hatta yanağında bile sızlayan tırnak izleriyle yüzünü buruşturdu.

Müsait olduğu en yakın zaman da Ten'in tırnaklarını kesmeyi aklına not etti.

Melezin başı karın kaslarının üzerinde, küçük ayaklarından biri yüzüne yakın, yumuşak kuyruğu da göğsünde geziniyor ve kısık mırıltılar eşliğinde çıplak bir şekilde uyuyordu.

Onu uyandırmamaya dikkat ederek melezi yukarı çekti ve yatış şeklini düzeltip küçük bedenine sıkıca sarıldı.

Tekrar uykuya dalmaya yakınken kolları arasındaki bedenin sızlanıp debelenmesiyle gözlerini araladı.
Çatık kaşları eşliğinde aşağıdan kendine bakan sevimli suratı inceledi. Uyanır uyanmaz neye kızmış olabilirdi ki?

"Miyaav!"

Pürüzsüz, bembeyaz kolunu Johnny'e uzatıp dudağını büzdü.
"Kötü, yaramaz Johnny! Bunu neden yaptın Miyaav!"

Sanırım üst kolundaki küçük morlukları kast ediyordu.
Johnny kolları arasındaki küçük bedene göz devirdi.

Kendisi Johnny'nin göğsündeki ve hatta yüzünde bile olan tırmalama izlerini görmüyor muydu?

"Çok tatlıydı, severken olmuş üzgünüm kedicik. Hem çirkin görünmüyor merak etme."

"Mrrrhh! Kötü Johnny Bir sürü güzel Ten'in bembeyaz sevimli kolunu çirkin yapmışsın Miyaav"
Ten, zorlukla güçlü kollar arasından çıktığında hafif çıkık göbeğinde de gördüğü morluklar yüzünden sevimli gözlerini irileşti.
Sinirle mırlayıp Johnny'i tekmeledi.

Bu arada göbeğinin daha büyümemiş birkaç haftalık minicik bebeklerle alakası yoktu, o sadece fazla yiyordu.
"Mrrrhh!"

Yataktan düşürmeyi başaramadığı ağır bedeni birkez daha tekmeleyip çıkan rahatsız edici sesle yere kapaklanmasına memnuniyetle sevimli bir miyavlama bıraktı. "Miyaav~"

Yerde sızlanan bedeni umursamadan hatta kenardan dolanmayı üşenip göğsüne basıp üzerinden geçtikten sonra odayı terketti. Yumuşak, kabarık kuyruğu havada sallanıyordu.

Johnny odayı terk eden ufak çıplak bedenin belindeki ve sevimli poposundaki morluklara bakarken Ten onları göremediği için mutlu oldu.

Birde onlar için tekme yemek istemezdi, küçük pembe sevgilisinin ayakları ufaktı ama canını yakmıyor değildi.

Ten odadan çıktığında yerde uzanan beden az önce üzerine basılarak geçildiği için göğsünü sıvazlayıp doğruldu.

Kısa bir duş alıp kahvaltı, daha doğrusu öğle yemeği hazırlamalıydı.

~~~

"Salatalık komşu sevimli Ten'e sadece ot verdi. Ten çok bir sürü yemek istiyor Mrrhh~"

Ten tezgahta otururken, yemek hazırlayan Johnny ile konuşuyor, daha doğrusu nazlanıyordu.

"Çok bir sürü güçlü, kocaman Johnny küçük Ten'e hep güzel yemek yapıyor Miyaav~" Normalde olsa kendisine küçük demezdi fakat yemek vakti hep küçük olduğundan bahsedip dururdu.
Çünkü bir sürü kocaman Johnny az, küçük Ten çok yemeliydi.

Johnny, eli kirli olduğu için sıkmak istediği yanakları uzanıp öptü ve güldü.
"Sevdiğin her şeyden yaptım Ten. Ve ayaklarını sallamayı bırak, kahvaltı niyetine onları yiyeceğim şimdi."

Johnny söylediğinde Ten, ayakkabısın ayağında olmadığını fark edip uzun bedenin koluna tutunarak tezgahtan indi ve misafir odasına koştu.
Ayakkabısını orda unutmuş olmalıydı.

 Ayakkabısını orda unutmuş olmalıydı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

uaresafewithme💕

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

uaresafewithme
💕

will you meow me?🐾 johntenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin