21-Şımarık Johnny! uslu güzel Ten Mrrh!

869 85 19
                                    

Johnny ve melez eve döneli iki gün oluyordu. Dönemin son sınavına hazırlanan Johnny fazla meşgul olduğu için Ten huysuz ve şımarık davranıyordu.

"Ten'in ayakkabısı bir sürü bir sürü güzel Mrrhh~"
Ten, mutfak dolabının önünde yerde otururken en fazla beğendiği ayakkabısını küçük ayaklarına geçirdi ve söylendi.

En sevdiği ayakkabısı oydu çünkü her tarafı kuyruğu ile aynı renkti.
Çıkarmış olduğu pembe beyaz süsleri olan ayakkabıyı da kırmızı kapaklı tencerenin içine koyduktan sonra dolabı kapattı.

Salonda ders çalışan Johnny'nin yanından geçerken kuyruğuyla uzun bedenin önündeki kağıtları yere itmeyi ihmal etmemişti.

Çünkü o kötü kağıtlar yüzünden Johnny bir sürü güzel Ten ile ilgilenmiyordu.
Johnny, hiçbir şey yapmamış gibi pofuduk kuyruğunu sallayarak merdivenleri çıkan küçük bedene göz devirdi.
"Şımarık!"

Johnny yerdeki kağıtlarını toplarken söylediğinde Ten son basamakta dönüp çatık kaşlarıyla diğerine baktı.
"Şımarık Johnny! uslu güzel Ten Mrrh!"

Johnny'nin odası ve merdivenin arasındaki mesafeyi hızlı bir şekilde koşarak geçtikten sonra kapıyı hemen kapattı.
Misafir odası ve banyoya giden uzun koridordan korkuyordu.

Dolabını açıp içindeki kıyafetlere bakındı.
"Miyaav~"
Sarı ama pembe desenli pijamalarını hızlıca çıkarıp dolaptan aldığı çok açık bir ton olan pembe şortu giydi.

Göbeğini sıktığında umursamadı, çünkü şortu çok güzeldi.
Üzerine de kuyruğu ile aynı renk olan montu geçirip aynadaki görüntüsünde memnun bir ifadeyle göz gezdirdi.

Her şeyi istediği gibi pembeydi. Birkaç kez neşeyle yerinde zıplayıp aşağı kata Johnny'nin yanına indi.

"Ten, bu ne hal?"
Johnny oturduğu koltuğun hemen yanında ayakta dikilen bedende şaşkın bakışlarını gezdirdi.
Melez, çıplak bacaklarının aksine üzerindeki kalın mont ile oldukça garip görünüyordu.

"Ten bir sürü çok fazla güzel oldu Mrrrh~ Johnny, çok bir sürü sevimli Ten'in içine bebek koy Miyaav~"
Cümlesini bitirdikten sonra duraksadı ve küçük ellerini kaldırıp baş parmağını içe bükerek dört parmağını gösterdi.

"Ten bu kadar istiyor, hepsi Ten gibi bir sürü güzel pembe olsun tamam mı?

"Ne saçmalıyorsun Ten, çıkar o üstündeki montu. Şuna bak terlemişsin." Küçük huysuz bedenin alnına yapışan pembe saçlara bakarken söyledi.

Ten omuz silkti. "Ten çıkarmaz! Bir sürü güzel oldu."

"Hayır, Ten güzel olmamış, kuyruğun görünmüyor baksana huh?"
Ten montun altındaki kuyruğunu düşündü ve Johnny'nin sözünü dinleyip üzerinden çıkardı.

"Hadi Ten'in içine bir sürü güzel pembe bebekler koy Miyaav~"

"Sana kim öğretiyor bunları! Ne bebek koyması? Bide sayısını rengini söylüyor." Kızgın çıkan sesiyle söylenirken Ten'in şirin bedeninde bakışlarımı gezdirdi.
O kesinlikle Johnny'nin melezi ilk bulduğu zamanki gibi değildi. Bayağı bir kilo almıştı. Üzerinde giysileri varken çok zayıf görünse de şuan karşısında duran küçük beden hafif tombuldu.

Pembe şort dar geldiği için küçücük göbeği hafif dışa doğru çıkmış Johnny'nin onu mıncırmak istemesine neden oluyordu.

"Git üzerine pijamalarını giy ve gel Ten. Bebek falan olmayacak."

"Hayır! Ten istiyor yoksa uslu olmaz Mrrh!

Johnny ayağa kalkmış ve melezin yanına varmıştı. Küçük bedeni kucağına alıp kanepeye oturdu.
"Bak ufaklık ben baba olmak için gencim. Hem sende bebek falan bakamazsın daha kendine bakamıyorsun. Şimdi bu düşünceyi aklından sil."

Konuşmasını bitirdikten sonra kucağındaki huysuz bedenin terden alnına yapışmış saçlarını geriye yatırdı.
"Tamam mı?"

Ten'in ufak göbeğini büyük elleriyle sevip mıncırırken diğerinden gelecek olan cevabı bekledi.

"O zaman Ten'de Johnny'nin arkadaşından ister. Hem onun saçı pembe."

"Ne! Olmaz öyle Yangyang bozuk, bebeklerininde bozuk olur Ten. Öyle olmasını istemezsin değil mi?"

"Olmasın Miyaav~"

Johnny, Ten'i ikna ettiğini düşünürken Ten aklına gelen şey ile ellerini çırptı. "O zaman bir sürü güzel Ten de kötü, kıskanç Johnny'nin komşusundan ister Mrrh~"

Johnny, gözleri irileşirken Ten'i susturdu.
"Yuta amca mı? Sakın ha, yaşlı başlı adam kalp krizi geçirir. Öyle bir şey söyleme ona sakın Ten!"

 Öyle bir şey söyleme ona sakın Ten!"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Best visual, Yuta dede

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Best visual, Yuta dede.

meaweo
💕

will you meow me?🐾 johntenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin