NOVA || texting (+18)

|22|

  "Abi, bir sorun mu var?"

Ortama çöken gergin sessizliği bölen ve babamı konuşması için dürten Pamir olmuştu.

Zira an itibariyle Işık benim koluma girmiş, gelecek haberin büyüklüğünü hesaplamaya çalışıyordu. Çocuklar da merakla neler olduğunu anlamaya çalışıyordu.

Herkesin kafası epey karışmıştı, çünkü hepimiz kötü bir şey olduğunu anlamıştık.

     "Dün geceyle ilgili bir sıkıntı mı var? Kötü bir şey mi olmuş?"

Tahmin yürüten kişi Buğra olmuştu. Bizse, ölüm sessizliğine bürünmüş gibiydik.

Çünkü en son babam böyle bir surat ifadesiyle geldiğinde Buğra'nın eski sevgilisinin yarattığı sansasyon yüzünden ortalık karışmıştı. Yani bir bokluk olduğu aşikardı.
 
    "Evet."

Babam sonunda donuk yüzünü bozmaya karar verip konuştuğunda derin bir nefes aldım.

Bakalım bu defa ne geliyordu?

"Çıkıştaki kalabalığın arasından geçerken sen Işık'ı, Uraz da Adel'i korumuşsunuz ya."

Buğra'ya yönelik konuşsa da hepimiz için geçerliydi ve cümlenin gelişi, gidişinin hiç hayra alamet olmayacağının kanıtı niteliğindeydi.
 
     "Birine bir şey mi olmuş yoksa? Magazinciler falan mı bir sıkıntı çıkartmış?"

Babam öyle taksit taksit konuşuyordu ki Pamir onu itekleme gereği hissetmişti.     

Ama ben şunu çok iyi biliyordum ki, babamın bu kadar yavaş anlatıyor olması sorunu kafasında çözememiş olduğuna işaret ediyordu. Yoksa dan diye söylerdi.

Yara bandı çeker gibi, tek seferde ağzımızsa sıçardı ve konuyu bitirirdi.

      "Hayranlardan herhangi birine ya da muhabirlere bir şey olmamış." Babam, ellerini ovuşturarak konuşmaya devam etti.

"Işık, röportajlarınızda falan daha çok ortada olduğu için onun kim olduğunu biliyor birçok kişi ama Uraz Adel'i çekip alınca 'Barın Arkan'ın yeni gözdesi mi?' Gibi manşetler çıkmış birkaç yerde."
     
Babam cümlesini bitirince Işık içmekte olduğu suyu püskürtürken ben far görmüş tavşan gibi kalakaldım.

Uraz'la benim hakkımda aşk dedikoduları mı çıkmıştı, yoksa ben mi yanlış anlamıştım?

     "Bunlar iyice şaşırdı kendilerini ama! Çüş yani!"

Çocuklar da şaşkınlık içinde bakarken ilk konuşan tabi ki benim canım kuzenim olmuştu.

"Bir biz kalmıştık bulaşmadıkları!"

Hiddetle nefesini verirken geriye doğru yaslandı. O da sinirlenmişti.
    
Evet, birçok radyo ve internet röportajlarında grubun yanında Işık oluyordu. Ben genelde arka planda kalmayı tercih ediyordum. Dolayısıyla Işık bana göre daha çok göz önündeydi ve kim olduğu biliniyordu.

Bir de birkaç internet videosu sırasında çocuklara sorulmuştu zaten; onlar da Işık'ın asistanları, aynı zamanda menajerlerinin yeğeni ve fahri kız kardeşleri olduğunu söylemişlerdi. Dolayısıyla dün Buğra'nın Işık'la yakın durması garipsenmemiş olabilirdi.
    
Ama Pamir ve Uraz'ın yanında beni görmeleri, üzerine bir de Uraz'ın beni yakınına çekip yardım etmesi dedikoduya meraklı bazı gerizekalı magazin aşıklarını harlamıştı tabi.
  
Şansımızı sikeyim, bir bu eksikti!

     "Etrafta fazla magazinci de yoktu ki abi, ne ara çekmişler?"