Aden
Öhömmm devam edelim
/
AdenKarşımda asker üniformalı Eren Teğmen durduğu zaman beynimden vurulmuşa dönmüştüm. Onu 1 aya yakın görmüyordum ve onun da şaşırdığı her halinden belli oluyordu...
Onun burada ne işi olduğunu bilmesem de şu an onu görmek beni bir hayli üzmüştü.
Belinden tuttuğum Barbaros'u bırakmadan arkama doğru almıştım. Birazdan işler çirkin bir hâl alacaktı ve onun, benim yüzümden zarar görmesini istemiyordum.
Eren'e gelirsek de, o benim Tim'den arkadaşımdı ve kısacası ailemdi...
Dediği şeyi duymazdan gelmek istesem de yanına Gazel geldiğinde onunla göz göze gelmiştik. Turgut sayesinde bütün tanıdıklarım beni ölü olarak biliyordu, eminim ki işlerini yapaken hiç de zorlanmamıştı çünkü para ile açılmayacak kapı yoktu.
Beni pusuya düşürdüğü yerde -ormanlık alana- benim cüsselerimde yüzü tanınmayacak ölü birini getirip koymuşlardı ve eğer o maktül'ü Tim'den biri bulursa onun ben olduğumu düşünecekti ve hepsi benden umudu kesecekti.Bu yaptığı plan başarılı olmuş muydu? Evet olmuştu. Dediğim gibi askeriyede Turgut'un paralı kanı bozuk itleri çoktu ve hepsi de yüksek rütbeli kişilerdi, onlar yüzünden Turgut bütün istediklerini elde etmişti ve beni de böyle etkisizleştirmişti.
Her şeyden önce daha çok merak ettiğim şey, neden beni seçmişti?
Barbaros ile sözde kendi evimize geçtiğimiz zaman Tim ile iletişime geçebilir miydim? Evet belki geçebilirdim ama onların benim yüzümden zarar görmelerini istemiyordum. Telefonumu Turgut iti kırmıştı ve hattımı da kapattırmıştı. Ne zaman dışarıya çıksam da peşime bir adam takıyordu, yani onlar ile iletişime geçmem imkansız gibi bir şeydi ve geçsem bile onlara büyük bir olasılıkla zarar gelirdi.
Ulan adam öz oğluna acımıyordu bizimkileri komple bozuk para gibi harcardı.
"Aden, sen ölmemiş miydin?" Eren'in yanındaki Gazel konuştuğu sırada bakışlarım Araz başta olmak üzere tek tek üçünün de üstünde gezinmişti. Barbaros'u arkama aldığım için onun yüzünü göremiyordum ve bu işi başımıza bir iş gelmeden çözmem gerekiyordu.
"Vatan haini için ölüp ölüp dirilmek kolaydır Doktor, Turgut şerefsizi ile bir olup koluna taktığı oğlu ile sefa sürüyor işte, biz de hâlâ bu hainin yasını tutalım." Eren iğrenir bir tonda konuştuğu sırada duyduğum şeyleri idrak etmede zorluk çekmiştim.
Dedikleri şeyler ağırdı ve benim için oldukça zordu ve duyduğum şeyleri sindirmek kolay olmayacaktı belki hiç sindiremeyecektim bile...
Bu durumda sakin olmaktan başka hiçbir şansım yoktu ve onların yerinde kim olsa aynı şeyi düşünürdü fakat bana, hain demesi...
Eğer ben o köy için kendimden geçmeseydim daha büyük kayıplar verecektik ve neredeyse kendim başta olmak üzere hepimizin başına Turgut büyük felaketler getirecekti. Bilmeden konuşmak oldukça kolaydı ve ona bir şey açıklayamazdım çünkü kabul etmezdi.
Eren şu an inkar aşamasındaydı ve ben ona ne söylersem söyleyeyim o hep bir müddet konuştuklarımı inkar edip yalanlayacaktı. Turgut ile iş birliği yaptığımı sanıyordu, evet yapmıştım ama canlarımız için yapmıştım, sefa sürmek için değil.
Aksine ben sefa sürmek yerine cefa çekiyordum ve içimdekileri kimseye anlatamıyordum. Barbaros desem abidik gübidik işler ile uğraşıyordu ve babası için onu suçlayamazdım.
Gazel'in sorusuna yanıtsız kalarak arkamda duran Barbaros'un elini daha sıkı tutmaya başladım, Eren'in gözü kara biriydi ve onu tutamazdım.
-Ulan utanmadan elini tutuyor, ikisi de elimde kalacak.
Eren sinir krizi geçiriyormuş gibi bize doğru bir adım attığı sırada Gazel onu tutmak adına önüne geçip bana doğru bakmıştı. Aramızda en iyimser ve sakin kişi oydu ve ben sadece ona anlatabilirdim.
-Hepimiz adam akıllı konuşmalıyız, burası bizim hastaneye benzemez hepimizi kapı dışarı ederler, en iyisi yemek yerken konuşmalıyız, bizim mekana gidelim. Aden düş peşimize yoksaçok büyük olay çıkacak.
Gazel her zamanki gibi haklılık ile konuşup Eren'i bileğinden tutarak merdivenlere doğru yönelmişti. Onlar kısa sürede aşağıya inerken bakışlarımı Araz'a çevirmiştim, şaşırmış bir ifade ile bize bakıyordu.
Ulan her şey bu dallamanın önünde olmak zorunda mıydı?
Bir şey demeden Barbaros'un parmaklarını kendi parmaklarımın arasına kenetleyip merdivenlere yönelmiştim, Araz işini sonra da halledebilirdim...
kenetlenmişsin kalbime ...
ilmek ilmek işlenmiş gibisin...
hasretinle yüreğime...
nereye böyle bileyim söyle...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aden / bxb ✔️
General FictionTamamlandı. Aden, düşmanı Turgut Kara'ya esir düşen bir Teğmen'di. Esirlikten tek çıkış yolu Turgut'un oğlu, Barbaros Kara ile evlenmekti.