Bölüm 22: You Have Everything I Want!

733 89 14
                                    

Lena bedeninde hissettiği soğuk zincirlerle gözlerini açtı. Duvara sıkıca bağlanmıştı. Nerde ve kimlerle olduğunu hatırlıyordu. Gözlerini kısaca olduğu ortamda gezdirdimişti. Hala jettelerdei. Etrafında ise birçok kişi vardı. Lena yüzüne sinsi bir gülümseme takınarak başını sağa yatırdı. Sinsi gülümsemesi ile annesine benziyordu.

Lena: Red Room'un kurucusu, iki Red Guardian, bir Black Widow, en başarılı Black Guardian ve en başarılı ikinci Red Widow... Bunca kişinin burda olasına rağmen sıkıca zincirlerle bağlıyım. Bu da demek oluyor ki; Benden kokuyorsunuz.
Ava ve Ivan Jr. ona aynı anda göz devirmişti. Dottie, Yuri ve Vindiktor sadece homurdanmıştı. Tek tepki vermeyen ise Ivan'dı. Yaşlı adam sadece Lena'nın gözlerinin içine bakıyordu.

Vindiktor: Senden korkmuyoruz, sevgili yiğenim. Sadece bir tutsak olduğunu unutmayasın diye bu kadar şey.
Küçük dayısından gelen cevap Lena'nın sinirlerine dokunmuştu. Bunu belli etmedi. Tıpkı yüreğindeki acıyı belli etmediği gibi. Onlara koz verecek değildi. Canını yaktıklarını bilemeyeceklerdi.
Lena: "Tutsak"?
Sesindeki alay belli olurken ufak bir kahlaha attı. Kahkahası kısa sürmüştü. Hemen onrasında ciddi bir ifade takındı Lena.
Lena: Burda tutsak olmayan tek kişi Ivan! Ama sen kıskanıyorsundur, annem kurtuldu ve sen kurtulamadın...
Söylediği cümleler kısmen doğruydu.

Red Room, kurucusu dışında herkes için bir hapishaneden farksızdı. Ama Ivan için de durum pek farklı değildi. İtiraf etmese de Red Room onun da hapishanesiydi. Sevdiği, emek verdiği ve asla tek edemeyeceği hapishanesi. Kalbi Red Room'a o kadar bağlıydı ki bu kuruluş adına herkesi, her şeyi harcayabilirdi. Bu yüzden Red Room içindeki herkes için hapishaneydi, bu hapishanenin tek seveni ise Ivan Rozanov'du.

Lena'nın cümlelerinden sonra oluşan sessizlik Ivan'ı rahatsız etmişti. Tabii Lena'ya itirazlar da gelmişti. İlk kişi de ondan en çok nefret eden kişi olabilirdi.
Ava: Herkesi kendin sanma kuzen... Bazılarımız burayı hapishane değil, ev olarak görüyoru.
Sesindeki zorlama belli bile olmuyordu. Ava Rozanov iyi bir yalancıydı. Yine de Lena onun yalan söylediğini anlayabiliyordu. Bebekliğini bile bildiği kuzeniydi, onu kolay kolay kandıramazdı. Lena ona cevap vermek yerine gözlerini kısaca Ava'nın üstünde gezdirdi. Genç kadın annesine tutnuyordu. Gerçekten iyi bir iş çıkatmıştı Lena. Ava berbat görünüyordu, bunu saklamakta ne kadar iyi olsa da gerçek değiştirilemezdi.

Ivan: Cevap vermekle uğraşmayın. Ava, Ivan Jr. siz burda kalıyorsunuz. Diğerleri benimle gelsin. Gözünüzü Haleena'dan ayırmayın.
Herkes onun emirlerini onayladığında Lena gözlerini devirdi. Kendi dedesi olsa bile bu adamdan nefret ediyordu.
Ivan: Yakında ailemiz yine bir arada olacak.
Arkasını dönüp avaş adımlarla kapıya ilerledi. Söylediği cümle ise Lena'nın yüzünü buruşturmasını sağlamıştı.
Lena: Sana ve senin askerlerine "aile" diyeceğime Winter Soldier'a "aile" derim daha iyi. Senin gibi bir herifle kan bağım olduğu için kendimden utanıyorum!

Lena'nın sert tepkisi Ivan'ın umrunda bile olmamıştı. Yine de onu dışındaki herkesi şaşırtmıştı. Yine de kimse bir tepki vermedi. Ivan'dan çekinmişlerdi. Ivan odadan çıktığında Vindiktor ve Yuri onu takip etti. Dottie ise bekledi. Kızını sandalyeye otutturup iyi olduğundan emin olunca çıktı odadan. Ava ise annesi odadan çıkana kadar onu izlemişti. Sonrasında gözlerini Lena'ya çevirdi. Mavi gözlerindeki nefret belli oluyordu.

Lena ise bakışlarını Ava'nı üstünde bile tutmadan Ivan Jr.'a çevirdi. Kendi gözlerinin aynısı gözlere sahipti bu kuzeni. Ava'nın gözleri bebek mavisiydi. Ama Ivan Jr. ve Lena ayı kobalt mavisi gözleri paylaşıyorlardı. Bu yüzden Lena için Ivan Jr.'ın gözlerine bakmak hep zor olmuştu.
Lena: Sen...
Sustu. Bakışlarını yere çevirdi Lena. Ivan Jr. ise kendisine bakıyordu.
Lena: Kendi anneni öldürdün...
Ivan Jr. oldu bu defa gözlerini yere çeviren. Gerçekten yapmıştı, değil mi? Kendi annesini öldürmüştü. Ama Klara Red Room'a ihanet etmişti. Bunun sonucunun ölüm olduğunu bile bile yapmamış mıydı bunu? Ivan Jr. sadece ona öğretilen kuralalrı uygulamamış mıydı?

O zaman hissettiği bu duygu neydi? İçindeki bu tuhaf his neydi? Pişman mıydı? Peki yapmasaydı ne olacaktı? Bu defa da yapmadığı için pişman olmayacak mıydı? Hem o vurmasa bile başkası vuracaktı. Ivan Jr. en azından kendi hayatını güvene almıştı. Böyle düşünüyordu. Ya de böyle düşünmek istiyordu. Kafası karışıktı. Nasıl düşündüğünü ve neler hissettiğini umursamadı.

Ivan Jr.'ın sessizliği Lena'nın daha da sinirlenmesine yol açmıştı. Nasıl bu kadar sessiz ve sakin kalabiliyordu ki!?
Lena: İsmini Ivan vermişti senin, halam anlatmıştı. Ivan ona benzemeni istemiş. Tek erkek torunusun diye... Her daim halam gibi biri olacaksın diye umdum. Ama yanılmışım. Adın gibi sen de Ivan'a benziyorsun!
Ivan Jr koblat mavisi gözlerini Lena'ya çevirdi. Ava ise bir tenis maçı izler gibi ikisine bakıyordu. Ivan Jr. bir tepki vermezken Ava, Lena'nın söylediklerine sinirlenmişti.

Ava: Kapa çeneni!
Soğuk aksanı ile konuşmasına rağmen Lena ona dönmedi. Bu Ava'nın öfkesinin artmasını sağlamıştı. Oturduğu sandalyeden kalkıp Lena'nın karşısına geçti. Elini Lena'nın çevesine yerleştirip kızıl kadının bakışlarını kendisine çevirdi.
Ava: Konuşurken bana bak! Hem sen ne anlarsın ki?

Lena gözlerinden çıkan alevlerle birlikte tek bir hamle ile yüzünü Ava'dan kurtardı. Ava şanslıydı. Şu anda kurtulamaacağı bir şekilde bağlı olmasa Lena onu parçalarına ayırmıştı bile.
Lena: Bir daha bana dokunma! Ayrıca saçmalamayı kes!
Ava: Saçmalayan sensin!
Lena ona göz devirmekle yetindi sadece. Bu Ava'yı daha da sinirlendirmişti. Ava en küçük kuzendi. Bu yüzden sürekli çocuk olmakla ve saçmalanmakla itham edilirdi.
Ava: Samalayan senisn Haleena, çünkü sen her şeye sahiptin. Ve yine de ihanet ettin!

Lena başını sağa yatırdı. Ava'nın içini dökeceğini biliyordu. Ona izin verdi ve bekledi. Ava, kendisine olan nefretini kusarken sessiz kalmayı tercih etti.
Ava: En iyi ve ilk Red Widow'sensin! Ivan'ın göz bebeği, Red Room'un göz bebeği! Sadece sen değil, annen ve banan da Red Room'un göz bebekleri. Ön planda hep siz varsınız değil mi!? Bizler sadece sizin arkanızda kalıp sizden arta kalanlarla yetiniyoruz!
Haklıydı aslında. Alexie, Natasha ve Lena Red Room'un her daim en iyileri olmuşlardı. Bu yüzden onlar etraftayken geri kalan herkes arka planda kalıyordu.

Ava: Annen de baban da seni seviyorlar. Senin için canlarını feda ederlerer, ettilerde. Nişanlın ise en iyi ikinci Black Guardian. Viktor. Ve onun sevgisine de sahpsin. Sen Viktor'un aşkına, kalbine sahipsi!
Lena olayların buraya geleceğini tehmin etmeliydi. Göz devirmek istese de yapması o anda. Sadece Ava'nın bitirmesini beklemek istiyordu. Onu bölüp söylediklerine tek tek cevap vermekle uğraşmak istememişti. Böylesi akıl sağlığı için daha iyiydi.
Ava: BENİM OLMASINI İSTEDİĞİM HER ŞEYE SAHİPSİN!

Ava bağırdıktn sonra yorgunca sandalyesine çöktü. Bunca yıldır içinde tuttuklarını söylemişti. Lena gereçkten de istediği her şeye sahipti. Lena'nın onu seven, onunla ilgilenen bir babası vardı. "İlk ve en iyi Red Widow" ünvanı Lena'ya aitti. Ava'nın kalbi Viktor için atarken ise Viktor'un kalbi Lena için atıyordu. Bunlar artık Ava'ya ağır geliyordu.
Lena: Kendine gel kuzen. Saydıklarının neler olduğunu düşün. Çocukça şeyler için içindeki öfkeni harlıyorsun. Bu yüzden asla büyüyemedin Ava...


Bu bölüm de Lena'nın nerde olduğunu gördük bakalım ilerde ne olacak...

Red WidowHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin