11.Bölüm

3.4K 97 30
                                    

Merhabalar, yeni bölümümüz geldi. Keyifli okumalar dilerim.💖

🌙

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🌙

Tahmin ettiğim gibiydi, annemle babamı benden alan şerefsiz Korhan Karakaya'ydı. Sinirle kolumdaki serumu çıkardım, yataktan destek alarak ayağa kalktım. İki elim de yumruk şeklini almıştı, sinirlenince böyle oluyordum. Fakat ne yazık ki benim sinirim, öfkem annemle babamı geri getirmeyecekti... Bu da acı bir gerçekti işte.

Koşarak odadan çıktım, koridorda da aynı şekilde koşarak ilerledim. Gebertecektim o şerefsizi. Kendisini de, oğlunu da acı çektire çektire öldürecektim.

Amcamın arkamdan bağırışlarını umursamadan koşmaya devam ettim. Arkama dönüp bakmamıştım ama peşimden geldiğini biliyordum, hissediyordum. Hastanenin önünde bekleyen adamlar, benim geldiğimi görünce önce şaşırdılar. Üzerimdeki hastane kıyafetlerini süzdüler ama pek de umursamadım. Şuanda görünüşüm umurumda bile değildi. Yolda kenara çekip giyinirdim arabadaki yedek kıyafetlerimi.

"Ne bakıyorsunuz lan? Versenize arabanın anahtarını!"

Adamlardan biri hızlıca cebinden anahtarı çıkardı ve bana uzattı. "Buyur abi."

Hemen anahtarı alıp sürücü koltuğuna oturdum ve arabayı çalıştırdım. Tam o sırada amcam hastanenin bahçesine çıkmıştı ve bana doğru geliyordu. Başımı yola çevirip onun gelmesini önemsemeden gaza bastım, arabayı hastanenin bahçesinden çıkardım.

Direksiyonu tutan parmaklarım beyazlaşmıştı. Ara ara sinirimden direksiyonu dövüyor, ondan alıyordum hıncımı.

Meğerse Efsun'la ortak bir kaderimiz varmış aslında, ikimiz de onların kurbanıymışız... Belki de kader bu yüzden karşılaştırmıştı bizi, 'onun elini tut, ona yardım et, onu bırakma' demişti bana. 'Çünkü sana ihtiyacı var' diye fısıldamıştı ruhuma. Alın yazımızda varmış bizim bir araya gelmemiz, benim onu kaçırmam, ona aşık olmam...

Evet, artık ona aşık olduğumu biliyordum. Hissediyordum ve bu çok güzeldi...

Arabanın saatine kaydı gözlerim, gece 12'ye geliyordu, yeni bir günün başlamasına az kalmıştı. Ve o günün sonunda kazanan ben olacaktım. Buna inancım tamdı.

•••

Efsun Akçıl

Serumum bitince doktor odaya gelmiş, şuanda soğuk algınlığı geçirdiğimi ve yazdığı ilaçları içmem gerektiği söyleyip gitmişti. Bense öksüre öksüre geçirdiğim zaman diliminde biraz dinlenmiş ve sonrasında Yiğit'in odasına gitmiştim. Onun odasında olmadığını, yattığı yatağın boş olduğunu ve amcasının Yiğit'in odasında ağladığını görünce şaşırmış ve telaşlanmıştım.

Yanına gidip "Ferhat amca, ne oldu? Yiğit nerede?" diye sorduğumda yüzüme uzun uzun bakmış, iç çekip yanıtlamıştı.

"Gitti... Annesiyle babasının katilinin... Neyse, boş ver."

Tutkunun Pençesinde | +18 (Mafya)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin