"Siz tekrar sözlerin üstünden geçin bir şey sormak isterseniz ben içerideyim." Ogün bizi baş başa bırakırken elimdeki kağıda göz attım. "Değiştirmek istediğin bir yer var mı?" kafamı kaldırıp Zaman'a bakarken "Emin değilim hiç seslendirmedik kulağa nasıl geldiği hakkında bir fikrim yok sözlerin." dedim.
Başını aşağı yukarı sallayıp beni onaylarken "Uzun bir süre diline dolanacak ama emin olabilirsin." diye ekledi. "Kim yazmış bu şarkıyı?" kahvemden bir yudum alırken o işaret parmağını kendine yöneltti. "Ciddi misin?"
"Filmin kitaptan uyarlanacağını öğrenince okumuştum kitabını. O zaman boş vaktimde karaladım bir şeyler."
"Kitabı önceden okudun yani?" kafasıyla beni onaylayıp kağıdı gösterdi. "Bak hadi." Sözleri okurken kendimce melodi oluşturuyordum kafamda.
Telefonumu sessize alırken Ogün girdi içeri. "Üstünde çalıştığımız kısımları dinleteyim size."
"Kaydı normalde İstanbul'da almayacak mıydık niye burada yapıyoruz?"
"Ogün bu sabah İstanbul'dan geldi, stüdyo kayıt işlerini buradan halledebilmek için. Çekimler henüz bitmedi diye biz İstanbul'a dönemediğimiz için."
"Senin çekimlerin bitti ama." omuz silkip ayağa kalkarken kahvesini de almıştı. "Senin bitmedi." ayağa kalkıp ikisinin peşinden ilerlerken "Benim tek şarkılık işim var zaten sonra da halledebilirdik düzeninizi bozmuşsunuz yoktan yere." dedim.
Ogün gülümseyerek bize dönerken " Film kabul etmesen çekilmeyecekti belki, o yüzden düzen şu an hiç önemli değil. Siz rahat rahat şarkıyı kaydedin ki bu zamana kadar verdiğimiz emekler boşa gitmesin." dedi. Açtığı kapıdan girip geniş gri koltuğa yönelirken Zaman Ogün'ün oturması gereken koltuğa oturup bana döndü.
"Dinleyelim mi?" Ogün'ü onaylarken arkama yaslandım. Açıkçası bugün buradan nasıl bir sonuçla ayrılacaktık emin değildim ama bu ikisine güvenmeyi seçiyordum.
Elimi çeneme yaslayıp dinlerken " Enstrümanları kim çalıyor tanıdık mı?" diye sordum. "Şimdilik tanımadığın insanlar duruma göre değişebilir." başımla onu onaylayıp dinlerken sözleri de mırıldanıyordum. Ortaya güzel bir şey çıkacaktı sanırım ya.
"Önce hanginiz başlayacak?" Ogün'e dönmeden önce Zaman'ın ayağa kalktığını fark ettim. "Önce birlikte tekrar alabiliriz istersen."
Onu anında onaylarken kayıt odasına yönlendirdi beni. Elimdeki kağıdı sıkı sıkı tutarken derin bir nefes alıp kulaklığı taktım kulağıma. Tamam bunu yapabilirdim, yani ne kadar zor olabilirdi ki zaten?
"Tekrar." Ogün 4. kez tekrar ettirirken gözlerimi kısıp camın arkasından ona baktım. Bir de yüzünü görsem gözlerimdeki alevleri görebilirdi sanırım.
Nerede hata yaptığımız da belli değildi ki sürekli tekrar alıyorduk. " Bir saniye bekle Ogün." Zaman bana bakarken kulaklığıma uzattığı ellerine baktım merakla. "Kaymış."
Sözleri hızla tekrar ederken "Tamam başlayabiliriz." dedim. Bu sefer olsun istiyordum.
"Biraz duygu katın sesinize hiç mi aşık olmadınız hayatınızda ya?" Ogün içeriden isyan ederken bakışlarımı odanın her yerinde gezdirdim. Bu çok gerekli bir soru muydu cidden?
Zaman'ın bakışlarını fark ederken " Tekrar hadi." demesiyle nefesimi üfleyip odaklandım. Tek seferde yapıp eve gitsek ne güzel olurdu.
Hiç mi aşık olmamıştım?
Güzel soruydu. Olmuştum ama değmemişti, boşa vakit kaybıydı benim için.
O günden sonra da aşka tövbe etmiştim sanırım. Ben arkada bırakılabilecek bir insan değildim, hiçbir zaman olmamıştım. Arkada bırakılıyorsam geri döndüğünde beni bulamayacağını da bilmeliydi insan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beni Kendinden Kurtar
Short Story053**: Şu an anayasanın bilmem kaçıncı maddesine göre suç işliyor muyum bilmiyorum ama 053**: Umurumda da değil gerçi 053**: İşliyor muyum acaba ya? 053**: OFF NEYSE NE DİYORDUM 053**: hatırladım 053**: normalde de bu kadar suratsız mısın yoksa 053*...