Jin ve Joon günü Jimin, Taehyung ve diğer adamlarıyla geçirdi. Jin, Jimin ve Taehyung ile yaptıkları turdan keyif alıyordu. Jimin, The Wall of "I Love You"a gitmelerini önerdiğinde Jin bu fikri çok beğenmişti.(Paris'te 40 metrekarelik üzerinde 250 dilde seni seviyorum yazan bir duvar )
Jin, Joon'un elini tutarken duvara bakıyordu. Joon'a doğru eğildi ve "Seni seviyorum hayatım" diye fısıldadı.Joon, Jin'den bu sözleri tekrar duymanın mutluluğunu saklayamadığı için sırıtıyordu.
Tereddüt etmeden, "Ben de seni seviyorum bebeğim!" diye fısıldadı.Ya da fısıldadığını sanıyordu.
Jimin ve diğerleri, Joon'un tereddüt etmeden bu kadar yüksek sesle konuştuğuna inanamamışlardı.
Jin,Joon'un elini tutup kocasının açık sözlülüğünden çekinerek kalabalığın arasından çıktığında Herkes onlara gülüyordu,Tabii ki daha sonra arabaya geri döndüklerinde alay etmeye devam ettiler.
Akşam yemeğinden önce Jin, oğulları için alışveriş yaparken Joon'un siyah kartını kullanmaya karar verdi. Joon onlarla gelemeyeceğini ve adamlarıyla birlikte yakındaki kafede kahve içeceğini söylemişti.J-Hope ve Jungkook'tan onları korumalarını istedi.
Jin ve çıraklar, kartı kullanmak için çok heycanlıydılar.Çıraklar hala eşyalarının Kore'den kargoya verilmesini bekledikleri için ilk önce kıyafet alışverişi yaptılar. Jimin ve Taehyung bir sürü yeni giysi aldıkları için mutluydular ama Jin ve Joon onları şımarttığı için daha çok seviniyorlardı.
Alışverişten sonra, çocukların ihtiyaç duyabileceği daha fazla mutfak aleti için alışveriş yapmışlardı. Farklı türlerde yeni tavalar, blender, ölçü kapları ve çok daha fazlası aklınıza ne gelirse.
J-Hope ve Jungkook onlar için büyük alışveriş çantalarını taşırken Jin, kocasının kartını kötüye kullanmayı bitirmiş, memnuniyetle kollarına geri dönerek kartını geri vermişti.
Onu yanaklarından öptü ve kartını ödünç verdiği için teşekkür etti. Jimin ve Taehyung, yeni evli çiftin ne kadar tatlı olduklarına kıkırdadılar. Akşam yemeğini Gare de Lyon'daki Le Train Bleu'da yediler.
"Bu gece onlarla uyuyabilir miyim Joonie? Yarın öğleden sonra yola çıkacağız.Bir süre onları görmeyeceğim zaten"
Jin, Jimin ve Taehyung'la pijama partisi yapmasına izin vermesi için kocasına yalvarırken somurtuyordu. Jimin ve Taehyung da somurtarak hyunglarının yanlarında olmasına izin vermesi için Joon'u ikna etmek istediler. Joon başını sallarken iç çekti üçünün birden tatlılıklarına dayanamazdı.
Akşam yemeğinden sonra doğrudan çırakların dairesine yöneldiler. Jimin ve Taehyung, J-Hope ve Jungkook'a alışveriş yaptıkları şeyleri dairelerine taşımaları için yardım ediyorlardı. Jin, çıraklarıyla yukarı çıkmadan önce Joon'a hızlı bir öpücük verdi ve sıkıca sarıldı,
"İyi geceler aşkım. Beni fazla özleme."
Joon kocasını bırakmak istemiyordu ama daha sonra oğullarını özleyeceğini biliyordu. Eve dönmeden önce eğlenmesi için bu geceyi ona vermek istemişti. Jin yukarı çıkıp çıraklarının yanında kalmaya can atıyordu.
Daireye vardığında, J-Hope ve Jungkook,çırakların yeni mutfak ekipmanlarını yerleştirmelerine yardım ediyordu. Jin, kendisi yokken çıraklarına bakıcılık yapacak olan Joon'un adamlarına gülümsedi.
Yemek odasında oturmuş şarap içerlerken Jin, çıraklarıyla ne hazırlamaları ve ne yapmaları gerektiğini tartışıyordu. J-Hope ve Jungkook sadece ne tartıştıklarını anlamaya çalışıyorlardı. Jin ağızları açık onlara bakan adamlara baktı,
YOU ARE READING
SENİ YAKIŞIKLI YÜZÜMDEN DAHA ÇOK SEVİYORUM {NAMJİN}
FanfictionHuysuz bir pastacı yanlışlıkla havalı, sevimli ve gamzeli bir mafyayla karşılaştığında ne olacak dersiniz ? Jin her zaman yemek tutkusu olan bir pastacıydı . Kendine ait bir kafesi ne kadar asabi ve sabırsız olursa olsun çevresindekiler tarafından s...