Medya Ege
~~~~~~~
"Ulan Selin!" diye bağırdı Akın içeriden. Kardeşi onu duymuştu ama pek taktığı söylenemezdi çünkü telefonda güzeller güzeli sevgilisi Ceren ile konuşuyordu.
"Üstünde ne var?" diyerek sordu Selin. Biraz fazla abartıyordu sanki. Ceren bir şey diyememişti yüzü kızarmış ve kekelemeye başlamıştı. Selin yatağında uzanmış sevgilisiyle garip bir konuşma içinde bulunurken abisi odaya girince dediklerini duyduğunu düşünmüş, paniklemişti.
Hemen kendini toparlayıp oturur pozisyona geçmiş "çilek, krema evet anladım" diyerek saçma bir şekilde durumu toparlamaya çalışmıştı. "Ne yapıyorsun lan sen? Sesleniyorum iki saattir duymuyorsun beni" bağırmaya başlamıştı esmer oğlan. "Akın ne var? pasta tarifi alıyordum duymamışım" çok saçma bir yalan uydurmuştu.
"Tişörtümü bulamıyorum it, sen mi aldın?" Selin severdi abisinin kıyafetlerini çalıp giymeyi genelde bol ve maskülen tarzı vardı Ceren'in aksine, Ceren çiçekli elbiseler renkli kıyafetler giymeyi severdi. Zıt olmaları daha güzel yapıyordu onları.
"Ben aldım ne yapıcaksın ulan?" diye diklenmeye başladı abisine. Akın üstüne gelmeye başladığında yatağın diğer tarafına kaçmaya başladı. Göt korkusu başka oluyordu tabi. "Lan bücür abinim ben senin düzgün konuş benimle" diyerek çıkıştı kardeşine.
"Pabucumun abisi bütün gün Ege'nin peşinde koşup durmaktan başka bildiğin bir şey yok oğlum" fazla dikleniyordu ama bir yanda da korkuyordu Akından. "Uzatma erkek Fatma ver tişörtümü en sevdiğim o" diye cevapladı kardeşini büyük olan.
"Aman ne özelliği varsa düz tişört işte yemedik ya" göz devirerek konuştu kardeşi. "Ege'm ile ilk konuştuğumuzda üstümde o vardı anısı büyük" gülümseyerek söylemişti bunu. Gülmesi için Ege'nin isminin geçmesi yeterdi Akın'a. Kardeşi de aşıktı sonuçta fazla uzatmadan verdi tişörtü ve odadan kovdu abisini.
Akın istediğine kavuşmuş biçimde sırıtarak kendi odasına doğru adımladı. Bugün okul çıkışına gitmeyi planlıyordu en son olan konuşmalarından sonra Ege biraz daha ılımlı yaklaşmaya başlamıştı kendisine, bu fırsatı değerlendirmeliydi.
Üzerine o zorlukla aldığı siyah küçük cepli tişörtünü geçirmiş altına da siyah dar pantolonunu giymişti. Saçını da hafif jöleleyip hazır olmuştu. Aslında parfüm de sıkacaktı ama Ege'nin astımı olduğu için boğuyordu onu bunu baya kötü bir şekilde öğrenmişti Akın. En sonunda tamamen hazır olmuştu ve artık sevdiceğinin yanına gidebilirdi.
Evden spor ayakkabılarını da ayağına takıp çıkmıştı artık. Yavaş yavaş elinde kehribar tesbihi ile sallana sallana okul yolunu tutmaya başladı yoldan geçerken esnafa selam vermeyi, kapı önünde oturan teyzeler ile de dedikoduya girişip çekirdek çalmayı da ihmal etmemişti. Akın'ı herkes severdi mahalle de. Gay olduğu ortaya çıkınca biraz şaşkınlık olmuştu ama Akın'ın dürüst delikanlı bir çocuk olduğunu bildikleri için fazla üzerinde durmamışlardı üstünde bu konunun bazıları konuşmuyordu hâlâ ama Akın'ın umrunda da değildi açıkçası.
Sonunda okulun önüne vardığında derin bi nefes bırakmış ve güvenlikçinin yanına yanaşmıştı. "Ahmet abi nörüyon?" gevşekçe gülerek sormuştu. Ahmet abi alışmıştı artık Akın'a, sonuçta mahalle de Ege'ye olan aşkını bilmeyen yoktu.
"Akın Bey ne zamandır yoktunuz özlettiniz kendinizi" gülerek söylenmişti. "Benim ki biraz nazlı biliyorsun abi ondan oluyor bazen bunlar. Ama artık buralardayım özletmem daha fazla kendimi" dedi.
"İyi iyi aranız iyi olsun da o yeter. Zaten Ege de son kavgadan beri huysuz" Akın anlamaz bi şekilde baktı Ahmet abiye. "Ne kavgası abi ne diyorsun?" telaşlandı Akın Egesiyle kim kavga ederdi hem de kendinden korkarken.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBİM EGE'DE KALDI|GAY
Humor-TAMAMLANDI- "Derler ki; ay ve güneş birbirine aşıktır, ama biri geceye biri ise gündüze aittir. O yüzden kavuşamazlar." Egenin ellerini avuçları içine alarak "sen de benim güneşim oldun. Ama diyorum ki biz kavuşalım mı, yani sevgilim olsana lan" "...