Son Nefes

Bölüm-13

Uzun bir aradan sonra tekrar buradayım 🫶🏻 sizleri çok özledim. Umarım keyifle okuyacağınız bir bölüm olur. Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum ♥️

Savaşın yüzüne bakıp daha kaç dakikamı geçirebilirdim bilmiyorum. "Herkes uyumaya o zaman" dedi alp ve alp olaya müdahale etmese muhtemelen daha dakikalarca anlamsızca savaşın suratına bakardım. "İyi geceler" diyip kalktım.

Savaş merdivenleri teker teker ve hatta yavaş yavaş çıkıyordu bende onun arkasından usul usul çıkıyordum. "Çaktılar her şeyi" dedim fısıltıyla "bi bok çaktıkları yok" dedi oda normal ses tonuyla duymalarını hiç dert etmiyordu gerçekten "eşyaları al" dedi benim kaldığım odanın önünde durarak, "bana emir verme" dedim yine fısıltıyla kaşlarını çatarak anlamsızca bana bakıp "niye fısıltıyla konuşuyorsun?" dedi yine sesli bir şekilde "hiç profesyonel değilsin!" diyip içeri söylene söylene girmem onu keyiflendirmişe benziyordu.

"sen çok profesyonelsin çünkü" dedi benimle dalga geçtiği belli olan bir ses tonuyla "evet profesyonelim" dedim kendimden emin bir ifadeyle "o yüzden odamıza çıkalım dediğimde far görmüş tavşan gibi kaldın." dedi.

"Bir anda söyleyince öyle oldu sadece" dedim banyodan bana aldığı diş fırçamı alıp tekrar odaya girdiğimde hala kolları bağlı bir şekilde beni bekliyor olması garip ve de oldukça komikti. Hayal ettiğim savaş başaran asla bu değildi. Askıdaki kıyafetleri de alıp 1-2 tanesini de beni ayakta dikilip bekleyen savaşa verdim.

Odasının kapısını açtığında benim kaldığım odadan iki kat daha büyük bir odayla karşılaşmıştım bu odaya en son gelişim baya olaylı olsa da şu an savaşın önümden odaya girip bir de kapıyı kapatma talimatı vermesini de çok garipsiyordum bugün başıma gelen her şeyi garipsiyordum.

Balkonu vardı, kocaman bir giyinme odası vardı. Odasında siyah renk hakimdi, odasını siyah dizayn etmesine şaşırmamıştım ama odası çiftlik evinden çok bağımsızdı çiftlik evi tamamen kahverengi tonlarında dizayn edilmişken savaşın odası siyah tonlarındaydı.

"Sen bir yabancıyla aynı evde kalmaktan rahatsız oluyorsun şimdi bir de aynı odada mı kalacaksın?" dedim dikkatimi odasından alıp konuşmayı akıl edebilmiştim sonunda "hayır, sen burada biraz bekleyeceksin ve sonra tam karşımdaki odaya geçip orada yatacaksın"

"Başka bir emrin var mı?" dedim kaşlarımı çatıp yüzüme çok da ciddi olmayan bir ifade yerleştirdim. "İstersen beraber yatalım? Ama çok dağınık yatarım haberin olsun" yüzündeki keyifli ifadesiyle giyinme odasına doğru ilerledi. Benimle dalga geçerken bu kadar keyiflenmesi normal miydi? "Ya odana çıkarlarsa?" dedim onun ardından giyinme odasına girip neden girdiğim hakkında hiçbir fikrim yoktu.

Giyinme odasına girdiğimde yerde duran eşyalarımı görünce "aa bunlar benim eşyalarım!" diyip büyük bir şaşkınlık nidasıyla kıyafetlerimin yanına çöktüm. Ani tepkime şaşırıp bir anlık arkasını dönüp kısa bir bakış atmıştı sonra gardırobunu giyeceklerini çıkardı.

"Çok teşekkürler" dedim bavulumdaki eşyalarımı karıştırmaya başlayarak. Bu eşyalar benim değil minanın eşyalarıydı, çok abartmamakla birlikte neredeyse her türlü kıyafet alınmıştı minaya ama marka kıyafetler değildi. Eminim ki üzerimde hoş duracaklardı ama hoş duracak olmaları bir yana kendi kıyafetlerimi çok çok özleyeceğim gerçeği de vardı. "Geçici olarak şu kısma koy kıyafetlerini, banyoya dış fırçanı felan da koyabilirsin"

"Buse odayı teftişe gelir diye her türlü hazırlığımızı yapıyoruz yani?" ifadem meraklı değildi aksine yüzüne anlamsızca bakıyordum. Buseden bu kadar çekiniyor olması saçma geliyordu. "Eski sevgilin senin sınırlarını çok kolay bir şekilde ihlal ediyor ve sen genelde sessiz kalıyorsun"