Bölüm-11

121 16 11
                                        


Merhabalar, oy ve yorum atmayı unutmayın lütfen 🙏 oylarınız ve yorumlarınız benim için en büyük motivasyon kaynağı unutmayın...sevgilerimle.

Tw: @moonlightbyz



Banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım. Sonrasında kaldığım odaya doğru ilerledim, elimi ışığa götürdüm. bileğimde bir el hissetmemle yine o elin benim ağzımı kapatması eş zamanlı olmuştu.

Şu an benim ağzımı kapatan ve beni zaptetmeye çalışan adam, kimdi! ve en önemlisi kim beni öldürmek için bu adamı göndermişti?

Ağzımı sıkıca kapatan kişiden kurtulmak için ekstra hırçın davransam da beni kollarının arasına hapsetmişti, asla kaçamıyordum. "Sakin ol..." dedi fısıldayarak bu ses tonu bana tanıdık gelmiyordu. "Mert ben"

"Şimdi...elimi ağzından çekeceğim." Aklıma bir mert gelmişti ama o mertin bu mert olma ihtimali düşüktü. "Beni Mahir baba gönderdi...sakin ol" dedi tekrar kulağıma doğru fısıltıyla sakin olmam için Mahir babanın adını kullanma olasılığı yüzde kaçtı? onu hatırlayamıyordum.

"Alo, evet yanındayım" telefonu çalmıştı üstüne hala elini ağzımdan çekmemişti. Nefesim kesilmeye başlıyordu...iyi dövüşmeme rağmen benden çokça iri olduğu için ona karşı gelemiyordum.

"Nevra...seni bekliyoruz hemen gel" dedi Mahir baba, mert denen çocuk telefonu kulağıma tutmuştu. O sırada elini yavaş yavaş ağzımdan çekti. "Bırak beni" dedim elinden kurtulmak için ekstra çaba harcamıştım. Bu sefer kurtulmayı da başardım derin bir nefes aldım "Kusura bakma eve kiminle girdiğini bilmediğim için..."

"Beni hatırlamadın mı?" dedi durduğu yerden neşeli sesiyle, onun aksine şu an nefesimi dengelemeye çalışıyordum. Kafamı yavaş yavaş kaldırıp yüzüne baktım, hatırlamıştım. Yıllarca eğitim görmüştüm, görmüştük. Mert eğitimi verenlerden biriydi, plana dahil mi olmuştu? Burada görmeyi en son beklediğim insanlardan biriydi.

"Kapıda savaş başaranın korumaları var" Mert benden yaklaşık on yaş büyüktü, çok iyi bir dövüşçüydü onunla çok antreman yapıp kavgaya girmiştik. Görüşmeyeli o kadar fazla olmuştu ki onu karşımda görmek beni fazlasıyla şaşırtmıştı, "O yüzden seni evden zorla çıkarıyormuş gibi yapacağım." dedi gülümseyerek, klasik 'nasılsın-napıyorsun' fasıllarını geçip direk konuya girmek tam mert'in yapacağı bir haraketti.

Bende çok cana yakın bir insan olmadığımdan dolayı nasılsın faslını onun gibi geçmiştim. Bana söylediğini yapıp yatak odasındaki eşyalarımı alıp ona verdim. Eşyalarımı değil nevracım, ekibin mina için seçtiği eşyaları alıp ona vermiştin. "Savaş adamlarını hangi ara gönderdi?" dedim kapıdan çıkarken "her zaman buradalardı..."

"Yapman gerekeni biliyorsun?" dedi dış kapıya ulaştığımız da...evet yapmam gerekeni biliyordum. Başımla onayladım anında kaybedecek vaktimiz yoktu ekibin yanına gidip ne yapacağıma dair bilgi almalıydım. Mert kolumdan tuttu, benden tekrar onay bekler gibi baktı yüzüme bu sefer başıma sallamak yerine "BIRAK BENİ!" diye avazım çıktığı kadar bağırdım.

Kolumdan sürükleyerek kapıyı açtı, şu an oyunumuzu çok iyi oynuyorduk. Ben gitmemek için direniyordum mert beni ısrarla kolumdan çekiyordu "BIRAK DEDİM!" mert'e karşı gelmek için kolumu ondan kurtarma çabalarım da çok gerçekçi duruyordu. Çünkü çocuğun kolunu öyle bir ısırmıştım ki koskoca cüssesiyle bildiğin acıyla inlemişti.

"YARDIM EDİN!" diye tekrar bağırdım, mert beni sürükleyerek arabanın önüne kadar getirmişti. Savaş başaranın korumaları beni hem görmüş hem de duymuşlardı. Daha fazla burada çabalayıp müdahale etmelerini bekleyemezdik. Mert arabanın kapısını açıp öfkeli bakışları ile beni adeta arabanın içine fırlatmıştı.

Son NefesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin