everything starts here

197 16 176
                                    

Evden çıkmadan aynanın karşısına geçip saatlerce kendime bakmıştım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Evden çıkmadan aynanın karşısına geçip saatlerce kendime bakmıştım. Kendimi sevdiğim ya da çok güzel olduğumu düşündüğüm için değildi. Sadece Jeno ile ilk kez planlı bir şekilde dışarı çıkıyorduk ve güzel görünmek istiyordum.

Geçen hafta biletlerini aldığı konser bugündü. Şehir merkezindeydi. Hava ısınmaya başladığı için siyah kısa bir elbise giymiştim. Umarım motorla gelmezdi. Yoksa yolculuk minik kazalarla bitebilirdi.

Üzerime de yatağın üzerinde bıraktığım beyaz kısa kot ceketimi alıp odamdan çıktım. Çanta falan almamıştım, ağırlık yapacaktı ve konserde eğlenmek yerine onu korumaya çalışmak istemiyordum.

"Anne çıkıyorum." Dizlerimin biraz üzerinde biten çizmelerimi giyerken kurduğum cümle ile annem mutfaktan kafasını uzatıp bana baktı.

"Çok güzel olmuşsun Jimin." Gülümsedim. "Teşekkür ederim." dedim koşarak yanına gittiğimde. Kollarımı boynuna sarıp yanağını öptüm. "Geç gelirsem kızma bana olur mu?"

"Kim var yanında?" diye sordu.

"Jeno." dedim. Annem Jeno ile bu kadar yakın olduğumuzu bilmiyordu ama bir şeyler seziyor olmalıydı. Yüz ifadesi bir anda değiştiğinde be diyeceğini beklemeye başladım. "Sen ondan hoşlanıyor olabilir misin?" Çok açık bir şekilde sorduğunda birkaç saniye durakladım.

"Hayır." dedim. "Ne alaka anne? Çocuk zaten mutsuz, eğlensin diye uğraşıyorum."

"Hiç tatmin edici değildi."

"Anne!" dedim kapıya ilerlerken. "Geç kalıyorum."

"İyi eğlenceler!"

Evden çıktıktan sonra asansörlere doğru ilerledim. Jeno gelince arayacağını söylemişti. Daha aramamıştı, gelmemiş olmalıydı.

Binanın dışına çıktığımda etrafa bakındım. Yoktu ama birkaç dakika içinde burada olmalıydı. Son hızla buraya gelen motoru gördüğümde tahminlerimin doğru olduğunu fark ettim.

Tam önümde durdu. "Atla hadi." dedi. Kaslı takılı olduğu için sesi boğuk çıkmıştı. "Binmesek mi?" diye mırıldanarak elbisemi gösterdim. "Bir şeyler olmasın."

Güldü, "Gel gel." dedi. Gülünce gözleri kısılıyordu, çok tatlı görünüyordu. Üzerindeki ceketi çıkarıp bana uzattı. "Bunu örtersin üstüne."

"Yürüyebiliriz" dedim. Jeno'nun ceketini almak istemediğimden değildi ama yol boyu öyle gidebileceğimi zannetmiyordum.

"Gel Jimin." dedi ısrar ederek. "Beş dakikada gidebileceğimiz yeri yarım saat yapmayalım."

"Beş dakika?" dedim şaşkınca. O kadar da uzun değildi, dayanabilirdim.

Jeno'nun arkasına bindiğimde bana dönüp bacaklarıma ceketini örttü. "Rahat mısın?" diye sordu. Bu kadar yakınımda olması benim için büyük bir sorun teşkil ediyordu.

third of december [karina & jeno]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin