Sabah 6:17
Gözlerimi açtığımda Jungkook sırtını bana dönmüş uyuyordu. Ben de kendimi cenin pozisyonuna almış uyumuştum. Kollarımı bacağımın üzerinden alıp kalkarken bir anda anlık göz göze geldiğimiz ve öpüştüğümüz.. Hepsi gözümün önünde oynuyordu. Olduğum yerde kaldığımda Jungkook bana doğru dönünce yataktan kalkmıştım.
Uyumaya devam ettiğini görünce rahatlamıştım. Odadan apar topar çıkmaya çalıştığımda uyanmasından korkar gibi tavrım fazla ses çıkarmama sebep olmuştu. Kapıyı araladığımda Jin'i önümde görünce şaşırmıştım. Susmasını işaret ederek odadan çıktığımda "Ne işin var burada?" diye bana merakla sorarken ben de aynısını onun için merak ediyordum. "Jungkook'u kontrol etmek istedim." dediğinde gülümsemiştim. Omzuma vurarak "Neden odadaydın?" dediğinde "Ben de kontroldeydim." diyerek adımlarımı yavaşlatmıştım.
"Uyku ilacı aldı dün gece, hatırlıyor mu emin değilim." dediğimde Jin elini omzuma koymuştu. "Ablasıyla konuştum, bir kaç güne düzelirmiş." demesinin ardından gelen rahatlamayı koridordan gelen ses bozmuştu.
Jungkook
Yunseo yanımda olduğu için yanına yavaşça yaklaşmam gerekiyordu. Herhangi bir şekilde uyanmasını istemiyordum. Elimi diğer tarafa yanlışlıkla uzatmış gibi yaptığımda kolum boşluğa düşmüştü. Kimse yoktu. Başımı kaldırıp baktığımda "Gerçekten kimse yok.." diyerek yatakta doğrulmuştum. Koridordaki uğultulu sesi anlamak için kapıyı açıp koridora çıktığımda Jin'in elini Yunseo'nun omzunda görünce tekrar içeri girmiştim.
"Bunlar sevgili mi oldu lan gerçekten bunlar? " diye söylenirken kapıyı açıp kendimi yere atmıştım. İlgi çekmek için bu hallere düşeceğim aklıma gelmezdi ama yine de bir süre Yunseo'yu ondan uzak tutmam gerekti. Kendime gülmemem için telkinler verip duruyordum.Yunseo
Jinle konuşurken arkamızdan yere un çuvalı düşmüş gibi bir ses gelmişti. Jin benden önce davranıp Jungkook'un kapısına doğru giderken "Böbrek taşı düşürdü sandım, Jungkookmuş" deyip rahatlarken bu halde bile nasıl espri yaptığını anlamıyordum. Jin'e hemşire çağırmasını söylerken Jungkook'un yüzünden yavaşça saçlarını çektiğim sırada gözlerini açmıştı. Ağzının içinde "Gitti mi?" derken şaşkınlıkla sadece başımı sallayabilmiştim. Birden yerden kalkıp üzerini çırptıktan sonra kolumdan tutup koşarak merdivenlere yönelmişti. Henüz nereye gittiğimizi bile soramamıştım. Birden önümüzdeki toplulukla durmuştuk. Daha önce Jungkook'a sarkıntılık eden kızlar aniden yanımıza gelip kırıttıklarında kollarımı bağlayıp beklemiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᴛʜᴇ ʜᴏSᴘɪᴛᴀʟ || ᴊᴊᴋ✔
Fiksi PenggemarKöprücük kemiğini öpüp uzaklaşırken aramızdaki mesafeyi kapatıp "Şu işin adını koyalım. " dediğinde beni kendine çekmişti. Bir kaç kelime döküldü dudaklarımdan, öpüşüyle kapandı yaram. Köprücük kemiğinde uyuttu beni, kollarıyla ruhumu saran adam. ...