"Sen bahçesin ben kasırga
Çiçeklerin kopar burada"Jungkook elimi bırakıp olay yerine doğru koşarken yerde yatan adamın yanına çökmüştü. Etrafına dolanan insanlara
"Ben Doktor Jeon Jungkook! Kenara çekilin! Alanı boşaltın!" dediği an sadece bakakalmıştım.Doktor Jeon Jungkook...
Gözleri benimle buluştuğunda başını geri adama doğru çevirmişti. Üzerine çıkıp kalp masajı yaptıktan sonra eğilip suni teneffüs yapmaya başlamıştı.Ambulanstan koşarak gelen hemşire Jungkook'un adamdan ayırarak
"Korona testi pozitif çıktığı için kaçarken kaza yaptı, lütfen sizi de alalım.." dediğinde gözlerim kapanmıştı.Gözlerimin kapanmasına engel olamadan yere yığıldığımı fark etmiştim. Jungkookla konuşmam gerekiyordu. Ambulans hemşirelerinden biri Jungkook'a maske takıp içeri almıştı. Arabaya hasta ile birlikte binip giderken bir şekilde ben de orada olmam gerektiğini düşünsem de kapılar kapanmıştı.
"Birazdan başka bir ambulans daha gelecek, bekleyin hanımefendi." diyen sağlık görevlisi önümde eğilmiş gözümün içine bakarken yakasından tutup kendime çekmiştim.
"Je.. Jeon.. Jungkook, doktor mu?" dediğimde başını sallamıştı. Yakasını kurtarmaya çalışırken birden elimi çekmiştim.
Elimi yüzüme kapatırken merdivendeki konuşmaları hatırlamaya, elim yaralandığında Doktor Hoseok'un ona davranış biçimi.. Her şeyin daha da netleşmeye başladığını hissediyordum ama bana bu zamana kadar söylememesi garipti.
Ambulans siren sesleri arasında boşluğa dalmıştım. Denizden çıktığımız için hala biraz ıslaktım. Titreyerek ambulansa alınmıştım. Hastaneye geldiğimizde arabanın kapısı açılır açılmaz koşarak hastaneye girmiştim. Acildeki yatakhanelere koşup perdeleri aralayıp Jungkook'un olup olmadığına bakarken nefes nefese kalmıştım.
Hemşireler beni tutmak için yanıma gelirken aralarından koşarak merdivenlere yöneldiğimde odadan Jungkook beyaz tulum ve siperlikle çıkmıştı. Ona doğru koşacakken eliyle dur işareti yapmıştı.
"Jungkook?" diye seslendiğimde geri adım atıp karşıya baksa da gözlerini benden kaçırmıştı.
Ona doğru adım atacakken
"Gelme artık!" dediğinde olduğum yerde kalmıştım. Sesim çıkmıyordu. Nedenini bile soramıyordum.
Merdivene dönüp adım attığımda Jungkook 'un ablası olduğundan emin olduğum hemşire yanıma gelip kolumdan tutmuştu.
"Test yapmamız gerek, benimle gel." dediğinde peşinden gitmiştim. Odaya geçtiğimde ben otururken özel ekipman giyip hemşire içeri girmişti. Burun ve genizimden sıvı alırken ağlamama engel olamamıştım.
"Neyin var kızım?" dediğinde hıçkırık ve ağlamayla karışık yutkunup
"Jungkook hasta olmasın! Lütfen olmasın.." dediğimde kapı aralanınca o tarafa dönmüştük, içeri Jungkook girip öylece yüzüme bakmıştı. Hemşire odadan çıktığında o da odanın en köşesine gidip kollarını bağlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᴛʜᴇ ʜᴏSᴘɪᴛᴀʟ || ᴊᴊᴋ✔
FanficKöprücük kemiğini öpüp uzaklaşırken aramızdaki mesafeyi kapatıp "Şu işin adını koyalım. " dediğinde beni kendine çekmişti. Bir kaç kelime döküldü dudaklarımdan, öpüşüyle kapandı yaram. Köprücük kemiğinde uyuttu beni, kollarıyla ruhumu saran adam. ...