20

8.5K 710 147
                                    

Kendimden Hallice-Acın Ev Sahibi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kendimden Hallice-Acın Ev Sahibi

Verdiğim ifadenin sonunda kendimi karakoldan atıp, rahat bir nefes aldım. Yapılması gerekeni yapmıştım. İçimde ne vicdan, ne de rahatlamaya dair bir şey vardı. Bir şey hissedemiyordum.

"Kutay Kara kim?" Dedi merakla.

Kapalı banka geçip, oturduğumuzda ona döndüm. "Abim." Gözleri şaşkınlıkla büyürken eline aldığı sigarayı dudaklarına götürmüştü. "Sorması ayıptır kaç kardeşsiniz ?" Dudaklarıma yerleşen alaylı gülümsemeyle sigaramı yakmıştım.

"2 abim, 2 erkek kardeşim varmış." Ne kadar kardeşlerimi tanımasam da onları da istemiyordum. O aileye dair hiç bir şey istemiyordum. "O gelen adam kardeşlerimle gideceğim derken onları mı kastteti ?" Doğrulamak istercesine sorduğu soruya kafamı salladım.

"Gidecek misin? O adamın bir ilgisi yokmuş bile."

Keşke bu bir şeyleri değiştirebilseydi.

"O ailenin soyadını taşıdığı sürece ilgisi olur Gökhan."

Ne kadar uzak kalabilirdi ki? Ya da o adam ne kadar çocuklarından uzak kalabilirdi ?

"Haklısın...Şimdi ne olacak ?" Dudaklarımı bilmiyorum dercesine büzüp, zehri içime çektim. Düşüncelerim donmuş, hislerim ise bir bir ölmüştü. Ata'yı bile özleyip, özleyemediğimden emin olamıyordum.

Onu bir şekilde bugün gelmemesi için ikna etmiştim ama farkında olmadan kırmış da olabilirim. Önceden ona duyduğum özlemle şuan bir şey hissedemiyor oluşum rezillikti. Kendime çeki düzen vermem gerekiyordu.

"Seninkiler ne zaman gelecek ?" Konuyu dağıtmak için sorduğum soru sadece Gökhan'ın moralini bozmuştu. "Bu gece burda olurlar." Kaşlarım şaşkınlıktan havalanırken yerimden doğruldum. "Niye demedin önceden ? Toparlanırdım."

Bana çatık kaşlarla baktığında iç çektim.

"Gökhan daha abin meselesi yüzünden tartışacaksınız." Bir de benim yüzümden tartışmalarını istemezdim. "Saçmalama oğlum nerde kalacaksın ?" Öfkesine göz devirip, kalkan bedenini oturttum.

"Bir yer var oraya geçerim ben."

O yeri keşke bende bileydim.

Bana mahcup bir şekilde baktığında gülümseyip, omzuna vurdum. "O meymenet suratlı babanla karşılaşmaya hiç niyetim yok." Benimle beraber güldüğünde içten içe bu duruma bozulduğunu görebiliyordum.

Yine de risk alıp, babasının öfkesini körükleyemezdim. Dengesizin tekiydi.

"Kalkalım hadi." Sigarasını söndürüp, çöpe attığında arabaya bindik. O an karşıdan geçen adama gözüm takılmıştı. Beyaz gömleği ve siyah pantolonu resmiyetini gözler önüne sürüyordu. Bir an için güneş gözlüklerin ardındaki gözlerin beni izlediğini düşünsem de kafamı çevirip, önüme döndüm.

HataHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin