Zorla Evlilik | Ç A Ğ K I Z K U R G U S U

(14)

Bölüm müzikleri:Sweather weather

Careless whisper

Mask off

İyi okumalaaaaar!

İkimiz de uyumamıştık. O uyuyamıyor diye, ben de o uyumadı diye.

Her ne kadar gözlerimi kapatıp uyumaya çalışsam da uyuyamadım. Çağan ise uyumak üzereydi ama uyumuyordu.

Tekrar ateşine baktım. Bu sefer ateşinin olduğunu gördüm. Az önce baktığımda ateşi normaldi ama şuan ateşi artmıştı.

Hemen mutfağa gittim. Temiz bi bez ve biraz su alıp yukarı çıktım. Çağanın yanına gittiğimde gözlerinin kapalı olduğunu, uyuduğunu gördüm.

Yatağın kenarında oturdum ve bezi ıslatıp alnına koydum. Elimi hafifçe bastırdım ve okşadım.

Çağan:yn, güzelim başım ağrıyo, lütfen biraz masaj yapar mısın?

Şaka yapmayacak haldeydi. Bu halinin karşısında gözleirm doldu.

Allah seni kahretti işte. Salak gibi tutturdun dışarı çıkalım diye. Senin sayende çocuk bu halde.

Çocuk mu?

İç sesime küfrettim ve çağana odaklandım. Derin bi nefes aldım ve yavaş yavaş şakaklarına masaj yaptım. Bezin çoktan ısındığını anlayınca da biraz daha ıslatıp sıktım. Alnına koydum ve şakaklarına masaj yapmaya devam ettim.

Çağan:hava çok soğuk, sen pencereyi mi açtın güzelim?

Yn:hayır çağan, senin sadece ateşin var diye böyle diyosun. Pencere de açık değil.

Çağan:ben gerçekten üşüyorum.

Yerimden kalktım. Dolabı açtım ve içinden yeni bi battaniye çıkardım. Hızlandım ve onu üzerine örttüm, yerime geri geçtim.

Yn:artık üşüyor musun?

Çağan:bilmiyorum, sanki biri beynimin içinde bana bağırıyor, hakaret ediyor.

Gözleri hala kapalıydı. Neyse ki sarsılmıyordu. Yavaşça saçlarını okşadım ve hafifçe tebessüm edip bezi tekrar ıslattım.

Aceleyle aşağı indim. Nane limonu ısıttım ve bi bardağa doldurup odaya getirdim.

Çağana seslendim.

Yn:çağan, hadi doğrul ve şunu iç.

Ses vermedi, yavaşça yerinden kalktı. Alnından düşen bezi suyun içine koydum ve bardağı ağzına yaklaştırdım. İçmesine yardım ettim.

İçtikten hemen sonra yine uzandı ve derin bir nefes aldı. Gözlerini açtı ve biraz etrafa bakındı. Sonra soluna döndü ve beni gördü. Beni görünce gülümsedi ve nefesini seslice dışarıya verdi.

Çağan:sanırım daha iyiyim.

Sadece gülümsemekle yetindim çünkü hiç de iyi olmadığını biliyoduk.

Yn:sana zencefil falan kaynatayım mı? Ya da ayva? Elma? Ne istersin söyle.

Çağan:ben sadece seninle uyumak istiyorum ama zihnim izin vermiyor.

Yanına uzandım ve karnının üzerindeki ellerini sıkıca tutup kendime çektim. Yanına biraz daha yaklaştım.

Çağan:hava çok sıcak, pencereyi açabilir misin?

Yn:hava sıcak değil çağan, normal. Bak eğer iyi değilsen ambulans çağırayım.

Çağan:hayır, gerekmez. Eskiden de böyle olurdu zaten.