(7)

431 24 0
                                    

Gönül: Emir!
Emir: Bende diyordum ki bu annem nerede? Meğersem Egesini besliyormuş!
Gönül: Emir lütfen bırak artık onu-
Emir: O CEZASINI ÇEKECEK!
Gönül: ZATEN 3 GÜNDÜR KAPKARANLIK ODADA! Yeter artık kendine gel.
Emir: Buna sen karışma anne!
Gönül: Hani söz vermiştin. Hani onunla oyun oynamayacaktın! Şimdi ne değişti? Söylesene bana! Şimdi ne değişti?
Annem yüzüne yediği tokatla yana savrulmuştu.
Emir: Ben değiştim anne!
Ne yapacağımı bilmiyordum. Bir tarafım beni oğlu olarak gören kadına yardım etmemi , diğer tarafım ise kaçmamı söylüyordu. Anneme baktığımda kapıyı işaret ediyordu. Gözlerindeki o umudu görmüştüm. Abimin dalgınlığından faydalanıp hızla ayağa kalktım ve koşmaya başladım.
Emir: Nereye gidiyorsun lan sen!
Salona vardığımda karşıma babam olacak lanet adam çıktı.
Semih: Sen cezalı değil misin lan-
Ege: Siktir git!
Hızla onu yana iterek kapıya koştum. Açmaya çalıştığımda kilitliydi. Gözlerim anahtarı aradı ama lanet olsun ki hiçbir yerde yoktu. Hızla kolumdan kavranıp kapıya çarpılmamla anlık nefesim kesilmişti.
Emir: Cidden gidebileceğini mi düşündün? Zavallısın!
Onu itmeye çalışsam da bir işe yaramıyordu.
Ege: Bırak beni ruh hastası! BIRAK!
Iki eliyle boğazımı sıkmaya başladı.
Emir: Sen benimsin. Benim kurbanımsın. Ben olmadan sen yaşayamazsın Ege!
Artık nefes alamıyordum. Göz kapaklarım ağırlaşmıştı sanki. Emirin kafasına inen bir adet vazoyla kendime gelmiştim.
Emir: Ahhhhh!
Emir ellerini boğazımdan çekmiş kafasını tutuyordu. Hızlı hızlı nefes almaya başladım. Emir elini kafasından çekip bakmaya başladı.
Emir: Siktir kanıyor.
Gözlerim hızla elinden kanlar akan anneme kaydı. Beni kurtarmak için Emirin kafasında vazo patlatmıştı. Emir arkasını dönüp anneme saldırdığında cebinden anahtar düşmüştü. Hemen yere eğilip anahtarı aldım. Annemin çığlık atmasıyla kafam oraya kaymıştı.
Ege: ANNE!
Gönül: Ege ne olursa olsun git buradan. Kaç kurtar kendini!
Artık babam da olaya el atmış , hatta Emire yardım ediyordu. Anahtarla kapıyı açıp merdivenlerden aşağı inmeye başladım.
Emir: EGE BURAYA GEL!
Abimin kükremesiyle hızımı arttırarak aşağıya indim. Apartman kapısını açıp koşmaya başladım. Arkamı döndüğümde abimin peşimde olduğunu gördüm.
Ege: Siktir git!
Emir: Sana bunları tek tek ödeteceğim Ege!
Emirin hızlanmasıyla bende hızlanmıştım. Ne yapacağımı , nereye gideceğimi bilmiyordum? Lanet olsun ki telefonum da evde kalmıştı. Bu halde Rüzgarın evine gidemezdim ama başka arkadaşım da yoktu. Aklıma gelen fikirle sokağın solunda bulunan otoparka saptım ve bir arabanın arkasına saklandım.
Emir: Ne yani saklambaç mı oynuyoruz? Tamam madem. Seni bulduğumda acı çığlıklarını zevkle bekliyor olacağım güzelim.
Deli gibi otoparkı arıyordu. Biraz ortalığın sakinleşmesini bekledim ve hızla saklandığım yerden çıkarak bir zamanlar çok gittiğim eve koşmaya başladım.

Ard arda zile basıyor , etrafımı kontrol ediyordum.
- Patlama lan akşam akşam!
Kapının açılmasıyla gözlerim oraya kaydı.
- Ege!
Ege: Yunus çok acil evinde saklanmam lazım lütfen beni içeri al.
Cevap vermesine bile izin vermeden içeri girip kapıyı kapattım.
Ege: Şu andan itibaren asla ama asla Emirin yanına yaklaşma!.............

Wanna Play? (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin