(38)

149 15 2
                                    

Cemin yanına gittim ve onu kendime çektim.
Ege: Artık seni sevmiyorum Emir. Cem senden daha iyi ve beni seviyor.
Emir: Ege siktirtme bana Cemini şimdi! Bunca zamandır beni kandırıyordun yani öyle mi?
Ege: Evet öyle.
Yalan söylüyordum. Ne kadar bunu yaparken canım acısa da buradan gitmem gerekiyordu. O yüzden Emire olan duygularımı bir kenara bıraktım ve planımı uygulamaya başladım.
Cem: Ne oldu Emir yediremedin mi?
Aslında Ceme acıyordum. Olacaklardan habersiz bana inanıp Emirin üstüne gidiyordu ama bilmediği birşey vardı. Ben ona seni ölürken zevkle izleyeceğim derken şaka yapmıyordum. Cem bayağı kaşınmıştı ve bende onu kaşıyacaktım pardon kaşıtacaktım. Cemi kendime çevirdim ve onu öpmeye başladım. Emirin ne yapacağını şaşıran hali ve Cemin kocaman açılmış gözleri olayların nereye varacağını belli ediyordu. Cem bana sarılırken ben sadece onu öpmeye devam ettim. Emir gelip Cemi benden ayırdı ve onu duvara fırlattı. Cem acıyla inlerken Emir bana yumruğunu geçirmiş , saçlarımdan tutarak yere fırlatmıştı.
Emir: Ikinizi de gebetricem! Ne demek lan gözümün önünde öpüşmek! Buradan sağ çıkamayacaksınız!
Bana attığı tekmeler dün bıçakladığı yere denk gelmişti. Karnım kanamaya başlarken acıyla çığlık atmıştım. Hadi Ege dayan! Buradan kaçacaksın azıcık dayan! Cemin , Emirin kafasında patlattığı bardakla Emir sendelemişti. Cem yanıma geldi ve yere eğildi.
Cem: Bunların hepsinin plan olduğunu anlamayacak kadar salak mıyım? Buradan kaçmak için beni kullandığını biliyorum ve maalesef ki buradan çıkamayacaksın.
Işte şimdi boku yemiştim.
Cem: Emir , Ege buradan kaçmak için sana plan kurdu. Ve beni de kaçmak için kullanıyor.
Ege: KAPAT O LANET OLASI ÇENENI!
Hızla ayağa kalktım. Karnımdan elime bulaşan kanı üstüme sildim. Emir sinirden deliye dönmüştü. Hızla Cemi Emirin üstüne ittirdim ve kapıyı açıp koşmaya başladım. Karnımın acısından ağlayacak raddeye gelmiştim ama bu umrumda değildi. Şimdi buradan kaçacaktım. Dış kapı açıktı ve Rüzgarla Yunus beni bekliyordu.
Rüzgar: Ege koş!
Yunus: Ege arkandalar dikkat et!
Sonunda dış kapıya gelmiştim kapıdan çıkar çıkmaz kolumdan tutulup geriye çekilmiştim.
Ege: Bırak beni!
Cem beni yere düşürmüş ve dış kapıyı kapatıp , kapının üstündeki anahtarla kapıyı kilitlemişti. Anahtarı da kapıdan çıkartıp eline almıştı. Yunus ve Rüzgar hızla kapıya koşup kapıyı açmaya çalıştı.
Rüzgar: Aç lan kapıyı!
Yunus: Orospu çocuğu aç kapıyı!
Ege: Ikimizi de öldürteceksin aç kapıyı!
Ayağa kalkmaya çalıştığımda kollarımda tutulup yerde sürüklenmeye başlamıştım.
Emir: Benden kaçamazsın Ege! Sana demiştim. Eğer kaçarsan seni öldürürüm demiştim!
Kollarımı ondan kurtarmaya çalıştıkça daha da hızlı sürüklüyordu beni. Yavaş yavaş kapıdan uzaklaşmaya başlamıştım. Cem sırıtarak bana bakıyordu.
Ege: Sende öleceksin! Benden önce geberirsin İnşallah!
Ellerimi Emirin ayağına attım ve kendime çektim. Emir yere düşmüş , kollarımı serbest bırakmıştı. Ayağa kalktım ve Emire tekme atmaya başladım. Emiri orada bırakıp hızla Cemin yanına ilerledim. Tam ona yumruk atacaktım ki arkasında sakladığı bıçağı bana doğrulttu.
Cem: Ne o bir korktun sanki.
Üstüme gelmeye başlayınca geriye kaçmıştım. Yunus ve Rüzgar kapıyı açmaya çalışıyor , kapıyı zorluyordu.
Bunca oyunlara katlanmıştım ve şimdi sikik bir çocuk yüzünden bütün planımın mahvolmasına izin vermeyecektim. Cemin üstüne yürümeye başladım. Cemin gülümsemesi artarken bıçağı bana doğru savurmaya başladı. Kollarımda yavaş yavaş kesikler oluşuyordu. Ani bir hamleyle Cemin bıçağı tutan bileğini yakalamıştım. O bıçağı elime sapmalaya çalışırken Emir yanımıza gelmiş ve bıçağı almıştı.
Emir: Artık oyun bitti! Ölme zamanı.
Ve bıçağı karnıma sapladı. Ben acı içinde yere düşerken elimle kesilen yerime bastırmaya başlamıştım. Emir Cemi de kolundan tutmuş ve onun karnına bıçağı saplamıştı. Rüzgar ve Yunus haykırıyor , kapıyı tekmeliyordu
Yunus: OROSPU ÇOCUĞU BIRAK ONU!
Rüzgar: E-ege lütfen dayan Ege!
Vücudum yavaş yavaş kanla kaplanırken kendime gelmeye çalışıyordum. Ve aniden hiç beklemediğim birşey oldu. Cem Emirin elindeki bıçağı alıp Emirin omzuna sapladı. Emir bağırarak geri çekilirken Cem yanıma geldi ve beni yerden kaldırdı. Ondan destek alarak kapıya kadar ilerledim.
Ege: Cem lütfen anahtarı ver de çıkalım şuradan!
Cem ağlayarak ceplerini karıştırdı ve ağlaması daha da şiddetlendi.
Cem: E-ege anahtar y-yok!
Ege: N-ne demek anahtar yok!
Cem tekrar ceplerine baktı.
Cem: Ege b-ben anahtarı k-kaybettim.
Hızla yüzüne bir yumruk attım.
Ege: Sana dedim dimi! Anahtarı ver dedim!
Cem: Ç-çok özür dilerim.
Yunus: Ege dikkat et!
Yunusun bağırışını duyamamla arkama baktım. Emir üstümüze doğru geliyordu. Sendeleyerek kenara çekildim. Emir Cemi kolundan yakaladığı gibi kendine çekti ve ard arda onu bıçaklamaya başladı.
Cem: E-ege yardım et! Lütfen yardım et Ege!
Ege: Sana söylemiştim Cem. Seni kurtarmayacağımı söylemiştim...
Ve Cemin orada acı içinde ölüşünü izledim. Emir Cemin üstünden çekildi ve bana baktı. Sıra bana gelmişti. Cem siktiğimin anahtarını kaybetmişti ve ben buradan çıkamayacaktım. Emire doğru birkaç adım attım. Ölme vaktim gelmişti ve buna karışamazdım. Elimden geldiğince çabaladım ama olmamıştı. Ben buradan kaçamamıştım. Emir bana yaklaştı ve bana sarıldı.
Emir: Bunu yaptığım için özür dilerim.
Benden ayrıldı ve bıçağı ilk baş karnıma sapladı.
Yunus: EGE!
Rüzgar: EMIR BIRAK ONU!
Yunus ve Rüzgara bakıp bütün içtenliğimle gülümsedim.
Ege: Bu zamana kadar yanımda olduğunuz ve bana yardım ettiğiniz için teşekkür ederim.
Ve Emir bıçağı kalbimin üstüne sapladı. Kaderin istediği olmuştu. Bizim ayrılmamızı isteyen kader bizi ayırmıştı. O an bütün yaşadıklarım gözümün önünden geçti. Bütün bu yaşananlar bir hayaldi sanki. Gözümden yaşlar akarken Aquaparkın olduğu yere baktım. Oradaki anı geldi aklıma. Hep beraber eğleniyorduk. Hepimizin kahkahası kulaklarımdaydı. Ve sonra yere baktım. Anahtar oradaydı. Sadece gülümsedim. Bütün herşeyin çözümü olan anahtar şu an yerde hatta tam karşımdaydı. Gözlerim yavaş yavaş kararmaya başladı. Zihnim boşalıyordu. Yunus ve Rüzgarın çığlıkları kulağımdan uzaklaşıyordu. Ve en önemlisi ise Emirin sıcaklığı artık üstümde yoktu.
Ege: Beni sevdiğin için teşekkür ederim...
Ruhumu başıboş bırakmadan önce tek dediğim buydu. Ve kaderin emrettiği gibi kendimi toprağa , ruhumu gökyüzüne bıraktım...

Wanna Play? (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin