6.Bölüm

149 8 16
                                    

"Abim damat oluyor sıra bana geliyor ." Hep bir ağızdan söylenen şarkı ile artık gına gelmişti. Ayıp olmasın diye bir kaç halay çekmiştim ama bu fazlaydı bence. Yorulduğumu söylerek halamın yanına gidip oturdum. "Oyunaydın kızım ." "Yok hala," nefes nefese kalmıştım. "Yoruldum." Halam başını sallayıp beni onaylandığında , halaya kalkarken ona tutması için verdiğim çantamı elime tutuşturdu. "Kocan aradı heral açayım dedim beceremedim. " başımı olumlu anlamda sallayıp çantadan telofonumu çıkardım. Halamın da tahmin ettiği gibi Mirza aramıştı. Ekrana düşen mesaj amblemi ile mesajlara girdim.

"Ben eve geldim güzelim. Aradım ama duymadın çok kaptırma kendini pistlere . Eve döneceğiniz zaman aramayı unutma gelip alayım sizi. Gece gece yürümeyin tek başınıza. "

Bir seni seviyorum bile dememiş Alya.

Unutmuştur ya da yorgundur diye kendimi teselli etmeye çalışırken kızlar beni yine pistin ortasına çekiştirmişlerdi. "Yahu yeter yoruldum!" Yüksek sesle konuşuyordum ki beni duysunlar ama onlar, duysalarda oynamak için baskı tapmaya devam ediyordu. El mecbur kilolarım havada erik dalı oynamaya başladım.

Allah aşkına Alya , biz diyarbakırlıyız bunlar ne diye erik dalı oynuyorlar? He he kalbim, he zaten Szen Aksu dadiyarbakrlı ona ses etmiyordun ama. "Alya! Düğünden sonra gelsenize bize laflarız az ." Düğünden sonra burda kalıyor muyduk onu da bilmiyordum ki! "Sorarım bir Yusufa." Müziğin ritmiyle dans ederken artık sadece salınıp alkış tutma mooduna gelmiştim. " Sor sor."

Halay çekmek son derece zor bir işti bence. Ayaklarımın yandığını hissetmeye başlamıştım. "Saat kaç biliyor musun?" Biraz daha bağırırsam kadını sağır edebilirdim herhalde. "11'e 10 var . Ne o yoğurdun mu ?" Başımı olumu  anlamda sallayıp alkışlamayı bıraktım. "Ben gelin odasına gidiyorum!" Başını sallayıp beni onaylayan Ayten kendine yeni bir eş arıyordu.

Dilara gazel düşmüş bağlara dilara!

Bıktım. Gerçekten bıktım. Elbisenin erkeklerini iyice kaldırıp halama doğru eğildim. "Ben gelin odasına gidiyorum hala , hayırlı olusun, deyip geleyim eve gidek artık. Başım çatlayacak. " başını sallayıp beni onaylan halam Şehriban teyzeye "Pek de nazlıdır benim kızım ." Diye konuşmaya başlamıştı bile. Halamdan az evvel aldığım çantadan telofonumu çıkarıp Mirza'nın numarasını tuşladım.

"Yusuf, biz çıkacağız şimdi mesaj atmışsın da haber vereyim dedim. "

Trafik sesleri kulağıma ulaşırken bu saatte nerede olabileceğini düşünüyordum.

"Tamam güzelim. Yoldayım bende zaten , arayacağını tahmin etmiştim."

"Tamam bekliyorum. Haydi görüşürüz." Yüksek bir korna sesi duyduyduğumda kısık bir küfür ilişti kulaklarıma . "Görüşürüz yavrum." Telofon konuşmam bittiğinde sindiğim yerden çekilip eteğimi biraz toparladım. Gelin odası çok kalabalıktı. "Zila!" Dikkatini kendime çekmeyi başardığımda sarılıp hayırlı olsun dileklerimi ilettim. kızların ısrarı ile boş bulduğum sedirin bir köşesine oturmuştum. "Sen ne yapıyorsun Alya, bebe var mı ?" Konu bir anda buraya nasıl geldi bilmiyordum ama karşımda ki kızı tanırdım. Kötü bir niyeti yoktu. "Yok canım bebeğim. Okulun bitmesini bekliyoruz." Guzel bir gülümseme ile başını anlayışla salladı. Şimdi halamı almalı ve Mirza'yı beklemeliydik. Umarım gecikmezdi.

Son denememde indirmeyi başardığım fermuar ile gülümsedim. Ahh gerçekten rahatlık bu olmalıydı. Üzerime geçirdiğim mavi ekoseli pijama takımı ile sırıttım. Bunu halam almıştı. Yıllar geçmesine rağmen hala çok güzeldi.

"Biraz kısa değil mi ?" Ayna karşında göz göze geldiğim kocama baktım. "Biraz." Sanırım eskisi kadar güzel değilmiş. Başını gülümseyerek salladığında giydiği pijamasının lastiğini çekiştirerek yatağa ilerledi. "Buraya gelirken pijama getirmedin mi? " hayır getirmiştim ama bunu giymek istiyordum. "Getirdim." "Hızlıca değiştirip gel artık uyumak istiyorum."

zahiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin