18. bölüm

8.9K 513 59
                                    

Mete'ye bir müddet sarılırken bir kaç dakika uyuya kalsam da ayakta olduğumu fark edip uyanıp Mete'den ayrılmıştım.Saat geç olduğu için uykum çok fazla vardı. Kafamı omzuma yaslayıp gözlerimi kapalı hâle getirirken  Mete'ye hitaben konuşmaya başladım.

"Şimdi ben sana çok önemli bir şey demem gerekiyor.Ama bu kötü bir şey olduğu için yarın gözümü açabiliyor iken ben sana anlatayım tamam mı?"

"Ne kadar kötü ? Ve sen benim hakkımda kötü olan şeyi ne zaman öğrenme fırsatın oldu?"

Bu soruya karşı Mete'ye içimden ne geliyorsa gelişine konuşmayı devam ettirdim.

"Yani bana yapılsa bir saat ağlarım sadece ama sadece bir saat.O da onunla giden vaktim için olur yani."

Gözümü açıp karşımda konuşmamın devamını bekleyen Mete, onun yanında duran Barlas ve arkamızda ailenin geri kalan üyeleri duruyorken olay daha fazla uzamasın diye daha hızlı konuşmaya devam ettim.

"Hem ne zaman öğreneceğim be Melis ve sevgilisi bizim kafenin devamlı müşterisiymiş.Tabi ben de hemen anlamadım abime sordum o hatırlattı.Bende seni aldattığı için üzüldüm işte ama sonuç olarak seni tanımadan öğrenme fırsatım oldu,ama senin aldatıldığından haberin olmadığı için sen çok üzülme diye ben sana bunları yarın çok kibar bir şekilde anlatacağım şuan anlatamam sende çok merak etme tamam mı?"

Çok uzun konuştuğumdan yorulunca Mete'nin omzundan tutup yüzümün hizasına getirince iki yanağından öptüm.O hala eğik bir şekilde dururken Toprak'ın karşısına geçip aynı hareketi ona da yapmak isterken kendisi dünden razı olduğu için  elimi kaldırmama gerek olmadan kendisi eğilmişti.Onun da iki yanağından öptükten sonra iyi geceler diyip odama doğru çıkmak isterken kenarda içli içli bize bakan Barlas'ı gördüm.Normal zamanda sırf inat için Toprak ve Mete'yi bir kere daha öpme fikri aklıma gelse de ne ben normal zamandaydım ne de normal bir bendim.Çok saçma şeyler yapma isteğim varken nedense buna dur demek istemiyordum.

Barlas'ın karşısına geçip gözlerim kısık şekilde ona bakarken işaret parmağımı bana doğru eğilmesi için gel gel yaptım.
Benim boyuma doğru eğildiğinde ikimiz de göz göze bakıyorduk.O an göz rengi çok garip geldiği için yapacağım şeyi düşünmeden yaptım.

"Aaa bak çok güzel renkli renkli benim bundanım hiç yok." diyerek işaret parmağımı gözünü almak için gözüne doğru getirirken ne yapmak istediğimi anlamış olan Barlas hızlıca dik hale gelmişti.Aramızdaki mesafe attığı için hoşnut olmamıştım.

"Bak sen bana renkli gözünden ver,bende sana benimkinden vereyim ikimizde de eşit sayıda renki göz olsun benim rengi yok hiç."

Beni nasıl ikna etmesi gerektiğini bulamayan Barlas çaresiz bir şekilde bakarken aklına gelen şey ile heyecandan biraz sesi yüksek konuşmaya başlamıştı.

"Renkli gözü boşver şimdi bak sen tam uyumaya gidiyordun kaldın burda hadi sen uyu en iyisi.Evet evet ,sen kesinlikle uyu. Gözümü seviyorum ben."

Uykum aklıma tekrar geldiğinde ne yapacağımı hatırlayıp uyumaya gitmeden önce Barlas'ı tekrardan boyumun yeteceği hizaya getirdim.O gözünü çıkarıcağımdan oldukça emin bir şekilde korkuyla beklerken bende onun bu korkulu haline gülüp iki yanağından hafifçe öptüm.

Bunu beklemeyen Barlas'ın ağzı ve gözü dehşet şekilde açılırken ben merdivene çıkmaya başlamıştım.

"Hepinize iyi geceler benim gibi tatlı rüyalar.Tabi o biraz zor benim kadar nasıl tatlı olsun demi? Çınar adam sen cevap ver seni seçtim."

Kendisiyle konuşmasına alışık olmayan Çınar da Barlas gibi şaşırırken kafasını hızlıca sallayıp onay vermişti.

"Hee bu arada Barlas senden çok hoşlaşmıyorum şuan ama ne demişler biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar, diye demi ? Yarın kitap almaya gideceğim senin yüzünden daha okumadığım bir çok kitap varken ölmek istemedim. Yoksa senin hiç alakan yok tamam mı yarın da senin gözünü çıkaracağım."

Deniz'e Bir Haller OluyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin