12. BÖLÜM

346 32 24
                                    

LÜTFEN OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN!

Bölüm sonu açıklamasını okumadan geçmeyin lütfen.

Keyifli Okumalar!

Bölüm Şarkıları;
Sezen Aksu - Farkındayım
Mor Ve Ötesi - Küçük Sevgilim

Bölüm Şarkıları;Sezen Aksu - FarkındayımMor Ve Ötesi - Küçük Sevgilim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


12. BÖLÜM

Cesaret ve itiraf, düğümlenmiş iki farklı ip gibiydi.

Cesaretimiz ya iyiye açardı yollarımızı ya kötüye; ve itirafta tıpkı cesaret gibi iki ihtimalden oluşurdu. Kimilerimiz cesaret ederek kaybeder, kimilerimiz korkarak kazanırdı.

Cesaretimiz kadar korkak, korkumuz kadar cesurduk ve itiraflarımız kadar doğru, sakladıklarımız kadar da yanlış.

Doğruyu veya yanlışı seçmenin avuçlarımızda olduğunu söylerdi büyüklerimiz ama buna inanmıyordum. İnsanoğlu her seçim için pişman olabilirdi ve pişman olmamak elinde değildi.

O'na ait olduğum ilk andan beri düşünüyordum pişman olup olmadığımı, ama her ne zaman düşünsem aynı cevaba ulaşıyordum.

Pişman değildim.

Ya olursan, Aslı?

Olmayacaktım çünkü bu benim kararımdı. O'nunla yaşadığım şeyler ikimizin arasındaydı ve O dahil kimseye hesap vermek zorunda değildim.

Eğer konu pişmanlıksa, pişman olacağım tek şey, O'nunla yaşadığım her şeyi daha önce yaşamamış oluşum olurdu.

Ve ben O'nu sevdiğimi daha önce kabullenmediğim için oldukça pişmandım.

Samet

Harelerimi araladım ve her zaman yaptığım gibi saate bakmak yerine O'nun kapalı gözlerini izledim.

Küçük bedenini daha da küçültmüş, başını göğsüme yaslamıştı.

Gece de kaç kere uyanmış ve O'nun bana tamamen ait olduğunu tekrar etmiştim bilmiyordum. İnanması zordu. Bütün duvarlarını cesurca indirebilmesine inanmak çok zordu.

Beni kabullenmesine inanmak çok daha zordu.

Küçük bedenine defalarca dokunmak istiyordum ama endişem bunu engelliyordu. O'na zarar vermekten korkuyordum.

Kıpırdadı, yüzünü tam omzumla boynumun arasına yerleştirip mırıldandı. "Prens, Rapunzel'i seviyormuş." Belinin altından bedenine sardığım kolumu hareket ettirip daha rahat bir pozisyona gelmesini sağladım.

Amacım uyandırmak değildi ama uyanmıştı.

Tam kalbimin üzerine koyduğu eli hareketlendi ve başını kaldırdı omzumdan. "Sabah mı oldu?" Dedi pencereden, hâlâ gece olduğu görülmesine rağmen. Tebessüm ettim ve boynuna, tam nabzının üzerine bir öpücük kondurdum.

KÜÇÜĞÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin