♻️SEB/33☣️

662 82 151
                                    

Yanağına koyduğum elimin üzerine kendi elini koyarken yüzünü bana doğru eğdi. Onunla beraber ben de ona doğru uzandığımda dudaklarımız buluştu. Gözlerimi kapattım. Allah'ım. Bu. Nasıl. Bir. His.

Garip bir histi. Beni ilk öptüğünde hissetmediğim ama dünden beri beni bitiren, eriten garip bir his.

Sanırım buna yol açan duygularımın değişmesiydi.

Lanet olsun.

Elimi göğsüne koyduğumda kalbinin çırpınıșlarını hissederek daha da heyecanlandım. Ya da korktum. Tam olarak hangisi kestiremiyorum. İkisini aynı anda içimde barındırıyor da olabilirim tabi. Yine de o geri çekilmeden bunu sonlandırmak istemedim.

Benden ayrıldığında yüzünü görmeme fırsat tanımadan boynuma gömdü. Doğrusu izin vermeden olmalıydı.

Şiddetle alıp verdiği sıcak nefesi boynuma çarpıyordu ama bu bile çok güzel bir histi.

"Çok güzel kokuyorsun." boğuk sesi ve içine çektiği kokumla beraber yutkunma ihtiyacı duysam da kesik kesik nefesler alıp vererek sakinleșmeye çalıştım.

Elim saçlarına ve ensesine dolanırken boynuma dudaklarını değdirdi. Onu saklamak istiyordum. Her şeyi unutup sadece onu saklamak.

Sonra birden bire sanki yanlış bir şey yapıyormușuz gibi ona sardığım kollarımı tuttu. Alnını benimkine yasladığında gözlerini kapattı ve derin bir nefesle göğsünü şişirdi.

"Sonra pişman olacağın hiçbir şey bırakmak istemiyorum."

Gözlerine baktım. Bırakıp gidecek birinin gözleriydi bunlar. Fırsatını bulduğu her an veda eden birinin gözleri. Yanağıma kuş tüyü gibi bir öpücük kondurdu.

"Olmam." desem de başını iki yana sallayıp üstümden doğrularak ayağa kalktı. Ellerini beline koyarken, "Şimdi olmazsın çünkü teselliye ihtiyacın var. Bunun farkında bile değilsin ama ben farkındayım ve her şey bittikten sonra senden faydalanan pislik biri olmak istemiyorum." dedi.

Ona saçmalıyormuș gibi baktığımda eliyle alnını kașıdı. Birden bire ne olmuştu şimdi?

"Daha iki gün oldu farkındasın değil mi?" alttan çekingen bir bakış attı bana.

"Psikolojik olarak ruh halin iyi değil. Ne bu aramızda ki şeye ne de başka bir şeye."

"Sen ciddi misin?" Diye sordum ona kınayan bir bakış atarken. Ya da hayal kırıklığı dolu.

"Bak her şey benim suçum. Senin ruh halin de dahil olmak üzere ve durum buyken seninle yakınlașamam. Tamam, bu aramızda ki şey çok güzel. Nasıl hissettiğimi tahmin edemeyeceğin kadar güzel benim için. Ama küçük dokunuşlar tehlikeli bir şeye dönüşmek üzere. Bu kadar fazla yakınlașmamalıyız."

"Biz evliyiz gerizekalı."

Güldü.

"Kastettiğimin ne olduğunu anladın Ahsen. Bana salak muamelesi yapma."

"Ahh, peki! Öyle olsun canı her istediğinde bana adımlar atıp oyuncağından sıkılınca kaçan pislik herif!"

Gözleri, öyle mi yapıyorum, der gibi bakarken gözlerimi gözlerinden çekmedim ve bakışlarımı kaçırmadım. Evet.

Pes ederek nefesini verirken sanki bu bile ona zor geliyormuș gibi elini boynuna attı.

"Öyle diyorsan..." dedikten sonra devamını getiremeyip kendini odadan dışarı attı. Kapı arkasından sertçe kapanırken irkilerek gözlerimi kapattım. Kendimi sırt üstü yatağa bırakırken ellerimi gözlerimin üstüne bastırarak sakinleşmeye çalıştım. Ama sinir krizi yakın gibi duruyordu.

Son Evlilik Bükücü/2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin